Güncelleme Tarihi:
TEMSİLDE ADALETSİZLİK
“1 Kasım 2015 seçim sonuçlarına göre bir simülasyon çalışması yaptırıyoruz; bütün olasılıkları değerlendireceğiz. İlk bakışta görünen tablo, bazı sıkıntılara işaret ediyor. İttifak, artık oyların dağılımı konusunda bazı haksızlıklara zemin hazırlıyor. Örneğin, bir seçim çevresinde A, B ve C partileri var. A partisi 88 bin, B partisi 20 bin, C partisi ise 90 bin oy alıyor. Mevcut sistemde son milletvekilliğini C partisinin alması gerekiyor; ancak A ve B partisinin ittifak yapması halinde, son milletvekilini alacaklar. B partisi en az oya sahipken, son milletvekilini alabilecek. Artık milletvekillerinin bu şekilde adaletsiz paylaşılmasına yol açabilir. Yüzde 10 seçim barajı ile milletin bir kesiminin oyu çöpe gidiyordu, yeni sistemde bu, daha da artacak. Seçmen bir partiye oy verecek, milletvekili başka partiden çıkacak. Buna ‘aşkın temsil’ diyoruz. Aşkın temsil, partilerin aldığı oya oranıyla hak etmediği sayıda milletvekili çıkarmasıdır. Bu, aşkın temsil oylarını arttırabilecek bir sistem. Bu matematiksel olarak böyle bir sonuç doğuruyor. Simülasyonda da buna bakacağız.
‘İKİ PARTİLİ’YE GÖTÜRÜR
Öngörülen ittifak sisteminde yüzde 10 seçim barajının korunması demek, ‘küçük partiler, büyük partilere itaat etsin’ demektir. İttifaka katılan bir küçük siyasi parti, yüzde beş oy alsa bile milletvekili çıkarabilecekken; kendi programıyla, ideolojisiyle, söylemiyle, kimliğiyle seçime giren parti yüzde 9.9 oy alsa bile milletvekili çıkartamıyor. Bu sistem, bir süre sonra küçük partileri tasfiye eden bir sisteme dönüşür ve Türkiye’yi iki partili bir sisteme taşır. 16 Nisan referandumu ile getirilen tek adam sistemi zaten iki partili bir siyaseti hazırlıyordu. Kısmen Meclis seçimleri, çoğulculuğu sağlayacak durumdaydı; ama bu getirilen uygulama ile milletvekili seçimlerinde de iki partili siyasetin önünü açacak. Uzun vadede, küçük siyasi partilerin bir süre sonra büyük siyasi partilerin içinde erimesi gibi bir sonuç doğurabilir. Bu küçük partilerin tasfiyesi demektir.”