Güncelleme Tarihi:
Profesör Yakın Ertürk, BM'ye bağlı Kadının Geliştirilmesi İçin
Uluslararası Araştırma ve Eğitim Örgütü Başkanlığı’na seçilen ilk Türk
Prof. Ertürk, Birleşmiş Milletler'e bağlı birçok kuruluştan danışmanlık teklifi almış. Bir yanda ODTÜ'de akademisyenlik yaparken yaz aylarında Birleşmiş Milletler'in kalkınma projeleri olan ülkelerde çalışmalarını sürdürmüş.Türkiye'nin onu keşfetmesi ve kamu kuruluşlarındaki projelere danışmanlık yapması, Türkiye'ye 1983'te dönmesiyle başlıyor. Tarım Bakanlığı'nda danışmanlık yapan Kanadalı komşusunun tavsiyesiyle hem de...
Tarım Bakanlığı'yla tanışmasıyla birlikte Birleşmiş Milletler'in Tarım Örgütü'nden teklif alıyor. Erzurum köylerinde Kadının Tarıma Katkısı konuyu projeyi gerçekleştirmesi isteniyor. Proje başarılı oluyor ve diğer Ortadoğu ülkeleri için çalışmaları başlıyor. Prof. Yakın Ertürk, şimdi BM'ye bağlı, Kadının Geliştirilmesi İçin Uluslararası Araştırma ve Eğitim Örgütü (INSTRO) Başkanı... BM'ye üye olan tüm ülkelerde, özellikle gelişmekte olan ülkelerde kadın statüsü ve sorunlarını araştıracak. Dünyada kadına ilişkin politika belirleme, araştırma ve eğitim konularında onlara destek sağlayacak. INSTRO'yu, her kadının hayatına dokunan, gündelik yaşamında kullanılan bir sözcük haline getirmeyi hedefliyor.
Prof. Yakın Ertürk, BM'ye bağlı, Kadının Geliştirilmesi İçin Uluslararası Araştırma ve Eğitim Örgütü (INSTRO) Başkanlığına seçilen ilk Türk oldu. Merkezi Dominik Cumhuriyeti'nde olan bu kurumun başkanlığına önerilen 50'nin üstündeki yabancı içinden hem de. Prof. Ertürk, BM'ye üye olan tüm ülkelerde, özellikle gelişmekte olan ülkelerde kadın statüsü ve sorunlarını araştıracak. Dünyada kadına ilişkin politikaları belirleme, araştırma ve eğitim konularında destek sağlayacak. INSTRO'yu, her kadının hayatına dokunan, gündelik yaşamda kullanılan bir sözcük haline getirmeyi hedefliyor.
1996 Kasımı'nda Şanlıurfa'da ‘‘Kırsal Kadına Yönelik Katılımcı Sorun Saptama Seminerleri’’ düzenlenmiş ve iki gün sürmüştü. GAP kapsamında yürütülen bu toplantıya, GAP köylerinden kadınlar katılmıştı. 100 kadar köylü kadın, ilk kez eşlerinden bağımsız kente gelmişti. Üstelik kürsüye çıkıp sorunlarını anlatmıştı. Prof. Dr. Yakın Ertürk de oradaydı. Köylü kadınların ona duyduğu güven, mahrem sorunlarını bile çekinmesiz aktarmaları ilk bakışta dikkat çekiyordu.
Nedenini kadınlar anlattı: Yakın Hanım'ı tanıyorlardı. Sorunlarıyla birlikte sofralarını da paylaşmışlardı. Hem de yıllardır...
Köy Sosyoloğu, ODTÜ Öğretim Üyesi Prof. Dr. Yakın Ertürk, ‘‘Türkiye çoğunluğu gibi köy kökenliyim. Ancak köylülüğümü kentlilikle birleştirerek yaşadım hep’’ diyor. Kırla kent arasında bağlantı kurmayı, akademik yönelişini de bu kökenin verdiğini anlatıyor.
Konya’dan New York’a
1950'li yıllar... Prof. Yakın Ertürk, henüz çocuk. Köy Enstitülü öğretmen anne baba, Kars'tan Konya'ya sürgün ediliyor. Sınava giren baba, ABD'de eğitim hakkını kazanıyor. Yakın Ertürk de İlkokul ve ortaokulu New York'ta bitiriyor. 1961'de Türkiye'ye dönüyorlar ama babanın doktora ötesi çalışması nedeniyle yeniden ABD serüveni başlıyor. Türkiye'de Sosyoloji eğitimi gören Prof. Yakın Ertürk, yüksek lisans için New York City Üniversitesi'ne doğru yola çıkıyor. Bir yıl sonra Cornell Üniversitesi'ndeki Kırsal Kalkınma Bölümü'ne asistanlık için gidiyor. Prof. Yakın Ertürk, 1976'da Mardin'in köylerinde doktora çalışması için yedi ay kalıyor. ‘‘Pazara Açılmayla Geleneksel Güç İlişkileri Nasıl Dönüşüyor’’ konusunda çalışıyor. ABD'den Türkiye'ye 1983'te kesin dönüş yapıyor. Çeşitli kamu kuruluşlarında çalışmalarını sürdürüyor.
ABD'de öğrendikleri, köylere nasıl bakması gerektiğinin teorik açıklamalarıymış. Ama Prof. Ertürk'ün bilgi birikimi, köylerde geçirdiği yılların toplamıyla oluşmuş. ‘‘Pratikten edindiğim gözlemlerle teorik yaklaşımları birleştirerek gerçeği daha iyi açıklama yollarını arıyorum.’’
Prof. Ertürk, Orta Anadolu ve Doğu illeri ve Karadeniz'de çalışmış. Yemen, Mısır, Ürdün, İran ve Hindistan'da da Birleşmiş Milletler'e danışmanlık çerçevesinde bulunmuş ve o ülke köylülerini araştırma fırsatı bulmuş. Yurtdışı gözlemleri, Türkiye'yi daha iyi değerlendirmesine neden olmuş. Son 10 yılda yaptığı çalışmaların doktora sırasında öğrendiklerini geçtiğini söylüyor. Prof. Ertürk, kitap yazma fırsatı bulamadığından üzgün. son yıllarda, sosyologları önemsememe tavrının ortadan kalmasından sevinç duyduğunu belirtiyor. ‘‘Türkiye dinamik bir döneme girdi. Daha önce kalkınma olayı, daha çok teknik-ekonomik olarak görülüyordu. Ama şimdi bize talep, kamu kuruluşlarından geliyor.’’ Prof. Ertürk, artan taleplere tek başına cevap veremez duruma geldiğini, bu süreçte köy sosyoloğu genç asistanların yetiştiğini söylüyor. En son Orman Bakanlığı, düzenlediği 11. Dünya Kongresi'nde ‘‘Orman ve Kadın’’ yarışması açmış. Prof. Ertürk'ün asistanı Zeliha Ünaldı, birlikte yaptıkları çalışmayı yazıya dökmüş ve ilk üçe seçilmiş. 11. Ormancılık Kongresi'nde bu proje sunulacak.
ODTÜ’den teşvik
1986'dan bu yana ODTÜ' öğretim üyeliği yapan Prof. Yakın Ertürk, durumundan ziyadesiyle memnun. Çünkü ODTÜ, çalışmalarında sınırsız imkanlar sağlıyor, bürokratik engeller çıkarmıyor. Tam tersine çalışmayı teşvik ediyor.
1979-82 yılları arasında Suudi Arabistan'daki Riyad Üniversitesi Kızlar Koleji'nde hocalık yapmış. Bölüm Başkanı olmuş. Üç yıl kaldığı Suudi Arabistan'da kadın ve insan olmanın çok zor olduğunu görmüş. ‘‘Görünümü gibi siyah-beyaz bir ülke. yabancılara karşı çok kapalılar.’’ Kolejdeki kızlarla çok iyi bir diyalog kurmuş. Aileleriyle de tanışıp ‘‘duvarların ötesine’’ geçen çok az sayıdaki şanslı yabancıdan biri olmuş. ‘‘Çok şeyi birlikte yaşadık. Ama bunlar yazıya dökülemeyecek kadar özel.’’