Güncelleme Tarihi:
İLKEL RUHUN TEZAHÜRÜ
“Dünya, iyilerin yüzü suyu hürmetine ayaktadır. Ancak üzülerek ifade etmek gerekir ki bugün iyilerin sesini bastıran, onları önemsizleştirmek isteyen bir anlayış gittikçe dünyada hâkim oluyor. Bizim bu anlayışa esastan itirazımız var. Bizim hayat felsefemiz, iyi ve doğru alışkanlıkları, ahlakı önemseyen kötülükten, fenalıktan, zulümden uzak durmayı ilke edinen bir anlayıştır. Bu anlayışta zengin fakirden, beyaz siyahtan, şehirli köylüden, erkek kadından daha üstün değildir. Birisinin başına gelen kötü bir hadiseye sevinmek insanlıktan nasibini almamaktır. Değil bir insanın bir canlının ölümüne bile sevinmek ilkel kalmış ruhun tezahürüdür. Böyle bir davranışın bizim inancımızda yeri yoktur.
HİÇ DEĞİLSE SUSMALI
Peygamberimiz, ‘kardeşinin uğradığı felaketi sevinçle karşılama. Allah onu rahmetiyle o felaketten kurtarır da seni de derde uğratır’ diye buyuruyor. Yüreği burkulan ailelere sabır ve başsağlığı dilemeyi beceremeyenler hiç değilse susmalıdır.
Dinimizle ilgili yalan yanlış konuşan, milleti inancımızdan soğutmaya çalışanlara geçit vermemek, nasıl Diyanet İşleri Başkanlığının asli göreviyse, gönül gözünü kapatmayan, ruhunu karartmayan nesillerin yetişmesinde, mukaddes dinimiz İslam’ın doğru anlaşılmasında, doğru anlatılmasında da Diyanet İşleri Başkanlığı’nın büyük görev ve sorumlulukları vardır.”