Kortizonu kestik, sağlığı düzeldi
Güncelleme Tarihi:
Ergenekon davasının İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi’de görülen 202’nci duruşmasında eski Başbakan Bülent Ecevit’in tedavisini yapan Ortopedi Uzmanı Doktor Mücahit Pehlivan tanık olarak dinlendi.
Başkent Üniversitesi Ankara Hastanesi’nin verdiği kortizonu kestikten sonra Ecevit’in sağlık durumunun düzeldiğini söyleyen Pehlivan, şunları anlattı: “Recai Birgün, 2002 Eylül’ünde gelip muayene etmemi istedi. Başbakanlık konutuna gece gizlice korumalar arasında gittik. Ecevit’in sırt bölgesinde, 8’inci omurgasında kırık çıktı. Hastane evrakını bir dosya halinde verdiler. 3 gün inceledikten sonra onlara brifing verdim. Sonra Ecevit, nörolog ve kardiyoloji uzmanlarınca muayene edildi. Kemik yoğunluğu azdı. Kemikleri helva gibi, cam gibi, dokunduğunda kırılacak durumdaydı. Kortizonu kesmek zorunda kaldık. Kemik erimesini düzeltmek için ilaç verdik. Korsesini çıkardık. Kortizona devam etseydi yürürken kemikleri kırılır felç olurdu.” Pehlivan, “Ecevit’in iyileşmesini ardından Başbakan ile her yere gittim. Seyahatlerinde yanında gidiyordum. Bomba uzmanı olarak tanıtıldım ve bomba uzmanı olarak uçakta yer aldım” dedi. Uyguladıkları tedaviye ilişkin hiçbir not tutmadıklarını da anlatan tanık Pehlivan, daha sonraki süreçte de tehdit edildiğini iddia etti. Davanın tutuklu sanığı, CHP Milletvekili Prof. Dr. Mehmet Haberal, Pehlivan’ın iddialarının belgelere dayanmadığını söyledi. Haberal, “Hiçbir yazı, rapor, belge yok. 45 yıllık meslek hayatımda belgesiz tedavi görmedim” dedi. Pehlivan ise belgelerin Bülent Ecevit’in eşi Rahşan Ecevit’te olduğunu belirtti.
Can Dündar: Gördüğüm Ergenekon bu değil
Gazeteci-Yazar Can Dündar da dünkü duruşmada tanık olarak dinlendi. Dündar, 1997’de yayınlanan Ergenekon adlı kitabında tutuksuz sanık Erol Mütercimler ile ropörtaja yer verdiğini anlattı. Dündar, “Ergenekon adını ilk kez Mütercimler’den duydum. Mütercimler devlet içindeki illegal yapının adının ‘Ergenekon’ olduğunu Memduh Ünlütürk’ün anlattığını söylemişti” dedi. Dündar şöyle devam etti: “Üzerinde durduğumuz örgüt, 2’nci Dünya Savaşı’ndan sonra ABD tarafından kurulan devlet içindeki gizli yapılardı. Faili meçhul cinayetlerde hep aynı isimleri gördük. Benim gördüğüm Ergenekon, bugünkü yargılama ile ilgisi olmayan yapıydı. Bu davada birbirleriyle irtibatı olmayan insanların bir araya getirildiğini ve muhaliflerin cezalandırılmaya çalışıldığını düşünüyorum. Gerçek Ergenekon’un yargılanacağı günü umutla bekliyorum.”