Korkaklar zafer anıtı dikemez

Güncelleme Tarihi:

Korkaklar zafer anıtı dikemez
Oluşturulma Tarihi: Kasım 22, 2009 00:00

Başbakan Tayyip Erdoğan, ünlü filozof Eflatun’dan alıntı yaparak, “Korkaklar hiçbir zaman zafer anıtı dikememişlerdir” diyerek, Kızılcahamam’daki AK Parti kampının açılışında, korkak siyaset yapmadıklarını anlattı.

Haberin Devamı

Ülkenin, artık zamanında seçim yapmaya alıştığını, bundan sonra da böyle devam edeceğini kaydeden Erdoğan, ‘Erken seçim yok’ mesajını da verdi. Erdoğan, şöyle konuştu:

Engeller çıkarılıyor

Türkiye’nin hangi meselesine elimizi uzatsak, önümüze engeller çıkarıldı. AB dedik, Kıbrıs dedik, milli menfaatlerimiz tehdit altında dediler. Komşularla sıfır problem dedik, eksen kayıyor dediler. Demokrasi dedik uzak dur dediler. Şimdi milli birlik dedik, ihanet diyorlar. Aynı korkak yaklaşımı sergiliyorlar.

Alparslan  Dadaloğlu

Eflatun ne güzel söylemiş; Korkaklar hiçbir zaman zafer anıtı dikememişlerdir. Eğer Alparslan korksaydı Malazgirt olur muydu? Pir Sultan, Dadaloğlu korksa o muhteşem dizeler dillerinden dökülür müydü? Mimar Sinan korksa, muhteşem minareler dikilebilir miydi? Mimar Hayrettin korksa, azgın nehirlere o köprüler kurulabilir miydi?.

Mustafa Kemal korksaydı

Kahraman Mehmetçik korksa Çanakkale’de o destan yazılabilir miydi? Hasan Tahsin, Nene Hatun, Sütçü İmam korksaydı, bu millet Kurtuluş Savaşı’nda istiklaline kavuşabilir miydi? Mustafa Kemal korksa bu Cumhuriyet inşa edilebilir miydi? Menderes korksaydı, bu demokrasi mirasını bırakabilir miydi?

İstiklal  Marşımız

İstiklal Marşımız, ‘Korkma’ uyarısıyla başlıyor. İşte mesele bu. Bakın, korkma ile başladı ve nerelere geldik ve daha da ileri gideceğiz. Korku aklın katilidir. Korku köleleştirir. Korku üzerine ülke, gelecek inşa edilmez. Korku üzerine demokrasi bina edilemez. Yedi yıldır korkmadık, üretilen korkulara boyun eğmedik. Korkanlardan, korkaklardan olmadık.

Her şeyi yapıyorlar

Bugünlerde birileri, milletimizi korkutmak için ellerinden geleni yapıyor. Bölünmeyle, parçalanmayla, hayali tehditlerle sindirmek istiyorlar. Korkutup, bu korkudan istifade etmek istiyorlar. Bu millet kahramandır. Sizin o korku tünellerinize girmez. Bu millet korkuyla amel etmeyecek kadar cesurdur; özgüven sahibidir. Biz korkuyla değil; özgüvenle hareket ederiz.

Kaybetmeye mahkûmlar

Adımlarımızı ürkeklikle değil azimle atarız. Siyasetlerini korku üzerine kuranlar, korku üzerine gelecek inşa edenler, kaybetmeye mahkûmdurlar. Bu ülke için ne yaptılar? Altına imza atabilecekleri; bunu da biz yaptık diyebilecekleri hangi kronik meselede ellerini taşın altına koydular.

Seçim hep zamanında

Seçimlere 1.5 yıl kala kaçtılar. Ama şimdi kabadayı olmuşlar bizi erken seçimle tehdit ediyorlar. Biz, siz değiliz. Milletin verdiği süreyi aynen devam ettiririz. Boşuna o küçük hesapların içine girmeyin. Bu ülke artık zamanında seçim yapmaya alışmıştır; bundan sonra da böyle devam edecektir.

Bunlar mikser, mikser

Bunların sıkıntısı ekonomiye katkıda bulunalım derdi değil. Bunların tek derdi, ülkeyi karıştırmak. Bunlar mikser, mikser. Şimdi çıkıyorlar; yapanı taşlamaya çalışıyorlar. Benim aziz milletim bu korkaklığı ibretle seyrediyor.

Gün nutuk günü değil

Türkiye’nin 30 yıldır gördüğü manzara oyun değildir. Bu süreç böyle devam edemez, etmemelidir. Gün nutuk, süslü söylevler söyleme günü değildir. Gün akan kanı dindirme annelerin gözyaşını dindirme günüdür.

Dinleme mağduruyum

KARŞINIZDA dinleme mağduru olarak, hakkında dinleme kararı olmaksızın dinlenen bir Başbakan var. Meseleyi hükümetle bağlantılı görenler art niyetli davranıyor. Hükümetimizle yakından uzaktan bağlantısı yok. Zaten olamaz. Her şey hukuki süreç içinde gelişiyor. İstismarları önleyecek olan da yine hukuk olacak. Bu senaryoları hazırlıyorsunuz da dergilerinde, şunda, bunda, açıkça Başbakan’ın dinlediğini yazan var mı, medyaya sesleniyorum bunun hesabını yapıyor musunuz? Art niyetli olsam, bana ait olan dinlemeleri ortadan kaldırırım. Şimdi yeni bir adım daha atıyorlar. Atabileceğimiz en ileri adımı atıyoruz ve atacağız. Biz kim olursa olsun insanların, hakkında mahkeme kararı olmaksızın dinlenmesini saygısızlık olarak görüyoruz. Gereği de neyse bunu yapmak için yasal düzenlemeleri yapmayı bir görev kabul ediyoruz. Bu milleti korkuya mahkum etmek isteyenler çıkabiliyor. Bir korku toplumu oluşturmak isteyenler çıkabiliyor. Milleti bu şekilde dize getireceklerine inananlar çıkabiliyor.

Kızılcahamam gezintisi

AK Parti 14. İstişare ve Değerlendirme Toplantısı, Başbakan Tayyip Erdoğan’ın yaptığı konuşmayla başladı. Kızılcahamam toplantısında Genel Başkan yardımcıları Nükhet Hotar ve Abdülkadir Aksu yan yana oturarak Başbakan’ı dinlediler. Erdoğan’ın konuşması sona erdiğinde, aralarında Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç’ın eşi Münevver Arınç’ın da bulunduğu bir grup kadın, salondan ayrılıp, çevreyi gezmeye çıktılar.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!