Köpeğin parçaladığı Sudenaz ölümü bekliyor
Güncelleme Tarihi:
Turgay İPEK/ERZURUM, (DHA)
Oluşturulma Tarihi: Aralık 01, 2007 12:30
ERZURUM merkeze bağlı Uzunyayla Köyü’nde oturan Ayşe- Osman Tanhaş çiftinin iki kızından küçüğü olan 3 yaşındaki Sudenaz, sokak köpeğin saldırısına uğradı. Ağzını yırtan ve yanağında derin yaralar açan köpek, saldırıdan üç gün sonra öldü.
Ailesiyle birlikte kuduz aşısı uygulanan Sudenaz, yüksek ateş nedeniyle yatırıldığı Yakutiye Araştırma Hastanesi’nde felç geçirdi ve bitkisel hayata girdi. Yoğun bakım altında bulundurulan Sudenaz’ın tedavisini sürdüren Uzman Dr. Oğuzhan Sepetçigil, “Allah'tan ümit kesilmez ama Sudenaz’ın durumu giderek ağırlaşıyor. Klinik olarak kuduz tedavisi uyguluyoruz. Beyin iltihabından şüpheleniyoruz” dedi.
Çiftçilik ve hayvancılık yaparak geçimini sağlayan Osman Tanhaş’ın kızı Sudenaz, 22 Ekim günü oyun oynamak için çıktığı Uzunyayla (Ortadüzü) Köyü’ndeki evlerinin önünde bir sokak köpeğinin saldırısına uğradı. Köpek, Sudenaz’ın ağzını yırttı ve sol yanağında derin diş izleri bıraktıktan sonra kaçtı. Diğer çocukların dehşetle izlediği saldırının ardından kanlar içinde kalan Sudenaz, yakınları tarafından Erzurum Numune Hastanesi Acil Servisi’ne kaldırıldı. Erzurum Numune Hastanesi’nde tıbbi müdahale yapılan Sudenaz’a kuduz aşısı uygulanmaya başlandı. Veteriner Hekimlerin, “Köpeği kapalı yerde tutun. Birkaç gün içinde ölürse bize haber verin” uyarısı üzerine gözetim altına alınan saldırgan köpek, üç gün sonra öldü. Köpeğin kuduzdan öldüğünün ortaya çıkması, Tanhaş ailesi kadar köylüleri de tedirgin etti. Uzunyayla Köyü’nde bir köpeğin kuduzdan ölmesi üzerine başıboş köpekler itlaf edildi.
ANNE, KIZINI KANLAR İÇİNDE BULDU
Isırılma olayından bir hafta kadar sonra yanağındaki dikişleri atan Sudenaz’da yüksek ateş ile birlikte korku belirtileri başgösterdi. Ailesi tarafından götürüldüğü Atatürk Üniversitesi Tıp Fakültesi Yakutiye Araştırma Hastanesi Çocuk İntaniye Servisi’nde Sudenaz’ın yatarak tedavi görmesi uygun bulundu. Tedavi altında tutulan Sudenaz, önce felç geçirdi ardından 20 gün kadar önce de bitkisel hayata girdi. Sürekli kilo kaybına uğrayan Sudenaz Tanhaş, bu dönemde 18 kilodan 9 kiloya düştü.
Sokağa oynamak için çıkan kızını kanlar içinde bulduğunu anlatan annesi Ayşe Tanhaş ise “Sudenaz evin önünde arkadaşları ile oynuyordu. Bağırtılar üzerine dışarı çıktım. Sudenaz’ın yüzü kan içindeydi. Hemen eşime haber verdim ve gelip doktora götürdü. Kızımın o halini hiç unutamıyorum. Çok kötü birşey. Allah düşmanıma vermesin” dedi.
Sudenaz’ın ihmal kurbanı olduğunu iddia eden babası 27 yaşındaki Osman Tanhaş, “Köpek tarafından ısırılmasından yarım saat sonra Sudenaz’ı Numune Hastanesi’nin acil servisine götürdük. Burada yaralar temizlendi ve kuduz aşısı yapıldı. Ancak kızımın parçalanan yanağı gece yarısından sonra 03.00 sıralarında plastik cerrah tarafından dikildi. Eve götürdüğümüz Sudanez, birkaç gün çok iyiydi. Daha sonra yanağındeki dikişler attı ve iltihap akmaya başladı.
Doktara götürdük ‘Birşey yok" dedi. Aradan bir iki gün geçtikten sonra kızımda korku belirtileri ortaya çıktı. Annesine sıkıca sarılıyor ve bazen de kendini duvarlara vuruyordu. Yine hastaneye getirdik, ‘Ateşi yükselmiştir’ diyerek ilaç verdiler. Bu kez götürdüğümüz Yakutiye Araştırma Hastanesi’nde tedavi görürken felç geçirdi. Kızım gözümüzün önünde eriyip gidiyor. Kızımı ısıran köpek, yakalamak isterken beni de ısırdı. Eşimle ben de kuduz aşısı yapılıyoruz. Çok kötü günler geçiriyoruz. Kızıma birşey olursa sorumluları mahkemeye vereceğim” diye konuştu.
KÖYLERDEKİ KEDİ VE KÖPEKLER MUTLAKA AŞILANMALI
Köpeğin beyne en yakın bölge olan yanağından ısırması sonucu hastalığın çabuk yayıldığını ifade eden Atatürk Üniversitesi Tıp Fakültesi Yakutiye Araştırma Hastanesi Çocuk İntaniye Servisi sorumlusu Dr. Oğuzhan Sepetçigil, “Kesin tanı değil ama kuduz tedavisi uyguluyoruz. Hastanın durumu kuduzun klasik evrelerine uygun değil ama benzerlik çok fazla. Şuuru açık, konuşamıyor, felçli durumda ama bacak hareketleri var. Allahtan ümit kesilmez ama Sudenaz’ın durumu giderek ağırlaşıyor. Beyin iltihabı geliştikten sonra kurtulan birkaç vaka var. Ankara’ya tahlil için gönderdiğimiz örnekler temiz çıktı. Salyasından yeniden örnek aldık ve tahlile gönderdik” dedi. Dr. Sepetçigil şöyle devam etti:
“Kedi, köpek gibi hayvanlar mutlaka aşılanmalı. Ama maelesef köylerdeki hiçbir köpek aşılanmıyor. Kedi ve köpek ısırmalarından sonra hemen hastaneye başvurmak gerekiyor. Tabii ki kuduz gelimişse, yaranın yeri, büyüklüğü ve beyine yakınlığı en önemli faktördür. Kuduz hastalığı kedi, köpek, vahşi hayvanlardan ve yarasalardan bulaşıyor. Kuduzun kesin bir tedavi yöntemi yok. Hastalarda nadiren de olsa beyin iltihabı gelişebiliyor.”
Çiftçilik ve hayvancılık yaparak geçimini sağlayan Osman Tanhaş’ın kızı Sudenaz, 22 Ekim günü oyun oynamak için çıktığı Uzunyayla (Ortadüzü) Köyü’ndeki evlerinin önünde bir sokak köpeğinin saldırısına uğradı. Köpek, Sudenaz’ın ağzını yırttı ve sol yanağında derin diş izleri bıraktıktan sonra kaçtı. Diğer çocukların dehşetle izlediği saldırının ardından kanlar içinde kalan Sudenaz, yakınları tarafından Erzurum Numune Hastanesi Acil Servisi’ne kaldırıldı. Erzurum Numune Hastanesi’nde tıbbi müdahale yapılan Sudenaz’a kuduz aşısı uygulanmaya başlandı. Veteriner Hekimlerin, “Köpeği kapalı yerde tutun. Birkaç gün içinde ölürse bize haber verin” uyarısı üzerine gözetim altına alınan saldırgan köpek, üç gün sonra öldü. Köpeğin kuduzdan öldüğünün ortaya çıkması, Tanhaş ailesi kadar köylüleri de tedirgin etti. Uzunyayla Köyü’nde bir köpeğin kuduzdan ölmesi üzerine başıboş köpekler itlaf edildi.
ANNE, KIZINI KANLAR İÇİNDE BULDU
Isırılma olayından bir hafta kadar sonra yanağındaki dikişleri atan Sudenaz’da yüksek ateş ile birlikte korku belirtileri başgösterdi. Ailesi tarafından götürüldüğü Atatürk Üniversitesi Tıp Fakültesi Yakutiye Araştırma Hastanesi Çocuk İntaniye Servisi’nde Sudenaz’ın yatarak tedavi görmesi uygun bulundu. Tedavi altında tutulan Sudenaz, önce felç geçirdi ardından 20 gün kadar önce de bitkisel hayata girdi. Sürekli kilo kaybına uğrayan Sudenaz Tanhaş, bu dönemde 18 kilodan 9 kiloya düştü.
Sokağa oynamak için çıkan kızını kanlar içinde bulduğunu anlatan annesi Ayşe Tanhaş ise “Sudenaz evin önünde arkadaşları ile oynuyordu. Bağırtılar üzerine dışarı çıktım. Sudenaz’ın yüzü kan içindeydi. Hemen eşime haber verdim ve gelip doktora götürdü. Kızımın o halini hiç unutamıyorum. Çok kötü birşey. Allah düşmanıma vermesin” dedi.
Sudenaz’ın ihmal kurbanı olduğunu iddia eden babası 27 yaşındaki Osman Tanhaş, “Köpek tarafından ısırılmasından yarım saat sonra Sudenaz’ı Numune Hastanesi’nin acil servisine götürdük. Burada yaralar temizlendi ve kuduz aşısı yapıldı. Ancak kızımın parçalanan yanağı gece yarısından sonra 03.00 sıralarında plastik cerrah tarafından dikildi. Eve götürdüğümüz Sudanez, birkaç gün çok iyiydi. Daha sonra yanağındeki dikişler attı ve iltihap akmaya başladı.
Doktara götürdük ‘Birşey yok" dedi. Aradan bir iki gün geçtikten sonra kızımda korku belirtileri ortaya çıktı. Annesine sıkıca sarılıyor ve bazen de kendini duvarlara vuruyordu. Yine hastaneye getirdik, ‘Ateşi yükselmiştir’ diyerek ilaç verdiler. Bu kez götürdüğümüz Yakutiye Araştırma Hastanesi’nde tedavi görürken felç geçirdi. Kızım gözümüzün önünde eriyip gidiyor. Kızımı ısıran köpek, yakalamak isterken beni de ısırdı. Eşimle ben de kuduz aşısı yapılıyoruz. Çok kötü günler geçiriyoruz. Kızıma birşey olursa sorumluları mahkemeye vereceğim” diye konuştu.
KÖYLERDEKİ KEDİ VE KÖPEKLER MUTLAKA AŞILANMALI
Köpeğin beyne en yakın bölge olan yanağından ısırması sonucu hastalığın çabuk yayıldığını ifade eden Atatürk Üniversitesi Tıp Fakültesi Yakutiye Araştırma Hastanesi Çocuk İntaniye Servisi sorumlusu Dr. Oğuzhan Sepetçigil, “Kesin tanı değil ama kuduz tedavisi uyguluyoruz. Hastanın durumu kuduzun klasik evrelerine uygun değil ama benzerlik çok fazla. Şuuru açık, konuşamıyor, felçli durumda ama bacak hareketleri var. Allahtan ümit kesilmez ama Sudenaz’ın durumu giderek ağırlaşıyor. Beyin iltihabı geliştikten sonra kurtulan birkaç vaka var. Ankara’ya tahlil için gönderdiğimiz örnekler temiz çıktı. Salyasından yeniden örnek aldık ve tahlile gönderdik” dedi. Dr. Sepetçigil şöyle devam etti:
“Kedi, köpek gibi hayvanlar mutlaka aşılanmalı. Ama maelesef köylerdeki hiçbir köpek aşılanmıyor. Kedi ve köpek ısırmalarından sonra hemen hastaneye başvurmak gerekiyor. Tabii ki kuduz gelimişse, yaranın yeri, büyüklüğü ve beyine yakınlığı en önemli faktördür. Kuduz hastalığı kedi, köpek, vahşi hayvanlardan ve yarasalardan bulaşıyor. Kuduzun kesin bir tedavi yöntemi yok. Hastalarda nadiren de olsa beyin iltihabı gelişebiliyor.”