Güncelleme Tarihi:
Konya Meram ilçesi Uluırmak Mahallesi’nde oturan Seyran Ö., 25 Şubat günü komşusu Nermin Bektaş’ın evinde misafirlikteyken, evine hırsız girdi. Hırsız yastığın içindeki altın ve paraları bulamadı. Evine döndükten sonra durumu fark eden Seyran Ö., polis merkezine gidip şikayetçi oldu. Seyran Ö., komşusu Nermin Bektaş’a evine hırsız girdiğini, para ve altınların çalınmadığını anlattı. Bektaş da para ve altınlarını bankaya yatırmasını söyledi.
KENDİ BİLEZİKLERİNİ DE ÇANTAYA KOYMUŞ
Olaydan bir gün sonra Seyran Ö.,45 bin lira altın takı, bin euro ve 2 bin lirayı çantaya koyup,komşusu Nermin Bektaş ile birlikte bankaya gitmek üzere yola çıktı. Bektaş ise kendisine ait 2 adet bileziği, bankaya yatıracağını söyleyip Seyran Ö.’nün çantasına koydu. İki komşu bankaya gitmek için yürüdükleri sırada mahalle mezarlığının yanında yanlarına gelen kar maskeli ve elinde bıçak bulunan bir kişi, Seyran Ö.’nün kolundaki çantasını zorla alarak olay yerinden kaçtı. Çantasını vermemek için direnen Seyran Ö.,yerde sürüklenmesi sonucu hafif şekilde yaralandı.
ZANLILAR KOMŞU KADININ AĞABEYİ VE ARKADAŞI
İhbar üzerine çalışma başlatan polis, görgü tanıkların ifadesi doğrultusunda Nermin Bektaş’ın hırsızlık ve yağma suçundan kaydı bulunan ağabeyi Yaşar Bektaş’ı (40) gözaltına aldı. Suçlamaları reddeden Yaşar Bektaş, çıkarıldığı mahkemece tutuklandı. Soruşturmayı genişleten polis, yaklaşık 170 güvenlik kamerasını incelemeye aldı. Mezarlığın güvenlik kameralarını inceleyen polis, elinde bıçak ve eldiven bulunan şüphelinin daha gönce hırsızlık suçundan cezaevinde kalan Yasin Demirdelen (24) olduğunu tespit etti. Demirdelen de, polisin operasyonuyla yakalandı.
İTİRAF ETTİ
Polisteki sorgusunda Yaşar Bektaş’ın cezaevinden arkadaşı olduğunu ve bin euro karşılığında gasp olayının gerçekleştiğini anlatan Demirdelen, planı Yaşar ve kardeşi Nermin Bektaş’ınÿhazırladığını eldiven ve bıçağı da Yaşar’ın oğlu Mehmet Ali Bektaş’ın (20) verdiğini söyledi. Bunun üzerine Nermin Bektaş ve yeğeni Mehmet Ali Bektaş da gözaltına alındı.
Nermin Bektaş yeğeni Mehmet Ali Bektaş ve Yasin Demirdelen çıkarıldıkları mahkemece tutuklandı.
15 YILDAN 23 YILA KADAR HAPİS CEZASI İSTENDİ
Cumhuriyet Savcısı tarafından hazırlanan iddianamede, sanıklar hakkında ’nitelikli yağma’ suçundan 15 yıldan 23 yıla kadar hapis cezası istendi. Sanıklar hakkında hazırlanan iddianame Konya 4’üncü Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edildi. Davanın ilk duruşmasına tutuklu sanıklar Nermin Bektaş, ağabeyi Yaşar Bektaş ve Yasin Demirdelen ve yaklaşık 1.5 yıl tutuklu kaldıktan sonra tahliye olup tutuksuz yargılanan Mehmet Ali Bektaş katıldı.
POLİSTEKİ İFADESİNİ KABUL ETMEDİ
Nermin Bektaş savunmasında, daha önce poliste verdiği ifadeleri kabul etmediğini söyledi. Bektaş, "Abimin Seyran’a karşı bir eylem planladığını ve benden de yardım istediği şeklindeki anlatımlarım doğru değildir. Bu şekilde ifade verirsem kurtulabileceğim şeklinde yanıltıldım. Bu sebeple ifadelerim arasında çelişki oldu" dedi.
Bektaş savunmasının devamında, "Seyran bana evdeki parasını bankaya yatıracağından bahsetti ve ertesi gün birlikte bankaya gidelim, dedi. Ertesi gün buluştuk. Hava yağışlı olduğu için ben geri dönmek istedim. Bankaya kendin git, dedim. Bunun üzerine Seyran, ’Ağabeyini ara bizi o götürsün’ dedi. Ben ağabeyim Yaşar’ı aradım. Durumu anlattım, o da kabul etti. Beraber oturup sohbet ediyorduk. Ağabeyime bir telefon geldi. Bir arkadaşının çocuğunu bırakmak için çıkacağını söyledi. Daha sonra arayınca biz de evden çıktık. Biraz yürüdükten sonra arkamızdan maskeli birisi geldi. Benim de kendime ait olan iki adet bileziğim vardı. Bu bilezikleri de çantamın sapı kısa olduğu için Seyran’ın çantasının içerisine koymuştum. Maskeli bu şahıs Seyran’ın omuz kısmına eliyle vurdu. Elinde bıçak vardı. Çantanın sapını bu bıçakla kesti. Bana doğru da bıçağı salladı. 7 yaşında oğlum olduğu için çok fazla müdahalede bulunamadım. Seyran çantayı bırakmamak için mücadele etti. Ancak şüpheli çantayı zorla aldı. Çantanın içerisinde benim de iki tane altın bileziğim gitti. Olayla bir ilgim yoktur. Suçlamaları kabul etmiyorum" dedi.
"MADDİ OLARAK SIKINTIDA OLDUĞUM İÇİN YAPTIM"
Maddi sıkıntılar içerisinde olduğu için böyle bir plan yaptığını, kardeşi Nermin’in ise plandan haberinin olmadığını ileri süren Yaşar Bektaş ise şunları söyledi:
"Maddi olarak ailecek sıkıntı içerisindeydik. Ben olaydan bir gün önce Seyran’ın evinde bir hırsızlık olayı olduğunu duydum. Evinde parası ve altınları olduğunu ertesi gün duydum. Kardeşim Nermin, Seyran’ın para ve altınlarını bankaya götürmek istediğini söyleyip benden yardımcı olmamı istedi. Ben de bu paranın beni kurtarabileceğini düşünüp o an aklımdan plan yaptım. Arkadaşım olan Yasin’i aradım. Telefonla teklifte bulundum. Böyle bir iş var yaparsak beraber paylaşırız, dedim. Oda kabul etti. Ben bundan sonra Nermin ve Seyran’ın yanına gittim. Adliyede işim var diyerek yanlarından ayrıldım. Sonra Yasin’in yanına geldim. Araçla mezarlığın oraya kadar gittik. O araçtan indi. Ben araçla geri döndüm. Ben zaten Yasin’e çocuklu olan kadının elinin boş olduğunu, diğer kadının çantasında paranın olduğunu söylemiştim. Bundan sonrasını Yasin yaptı."
"VAZGEÇMEK İSTEDİM AMA OLMADI"
Plandan vazgeçmek istediğini ancak geç kaldığını ifade eden Yaşar Bektaş, "Ben olay yerinden ayrıldıktan sonra Yasin’i vazgeçmesi için aradım ancak olay olmuştu. Yasin’de bıçak olduğundan bilgim yoktu. Olay sonrası Yasin’le buluştuk. Çantanın içerisinde, bin euro, 700 lira para ve cumhuriyet altınları, çeyrek altınlar, iki adet bilezik vardı. Yasin’e bin euro ve 300 lira verdim. Geri kalanları ben aldım. Antalya’ya gidip, altınları orada bozdurdum. Borçlarıma dağıttım. Nermin’e de herhangi bir şey vermedim. Onun da bu olaydan öncesinde haberi yoktu. Ben iki adet bileziğin Nermin’e ait olduğunu daha sonra karakolda öğrendim. Ben altınların tamamını Antalya da bozdurdum. Bozdurduğum tüm altınlar 33 bin lira civarında tuttu" dedi.
’BIRAK GİTSİN DEMİŞ’
Mağdur Seyran Ö. de, ifadesinde yaşadıklarını şu sözlerle anlattı: "Para ve altınları bankaya yatırmak üzere evden çıktık. Nermin yolda iki adet bileziği benim çantama koymak için ısrar etti. Benim çantamı daha garanti gördü. Ben koymak istemedim, ancak oÿısrar etti. Çantama 2 adet bileziği kendisi koydu. Birkaç adım attıktan sonra arkamdan sırtıma yumruk atıldı ve ben yere düştüm. Çantam omzumda çapraz şekilde asılıydı. Üzerinde de şal vardı. Ben yerdeyken şüpheli çantama asıldı. Çantadan benim cep telefonum ve Nermin’in koyduğu 2 bilezik yere döküldü. Ben şüphelinin ayaklarına ellerimle sarıldım ve kilitledim. Şüpheli bir taraftan yerden çantayı aldı bir taraftan da bıçağın sap tarafıyla sırtıma vurdu. 10 dakika kadar şüpheliyle mücadele ettim. Ben Nermin’e polisi ara dediğimde o da bana, ’bırak gitsin’ diye cevap verdi. Kenarda çocuğunun elinden tutup bekledi. Müdahalede bulunmadı" dedi.
Mahkeme, Yaşar, Nermin Bektaş ve Yasin Demirdelen’in tutukluluk hallerinin devamına karar vererek duruşmayı ileri bir tarihe erteledi