Konuşmadan önce, yazmayı öğrenen çocuğa dikkat!

Güncelleme Tarihi:

Konuşmadan önce, yazmayı öğrenen çocuğa dikkat
Oluşturulma Tarihi: Eylül 12, 2003 22:25

İstanbul Tıp Fakültesi Çocuk ve Ergen Psikiyatrisi Anabilim Dalı Otizm Birimi 29 Eylül - 1 Ekim tarihleri arasında 'Otistik Sempozyumu'nu düzenliyor. Sempozyum, eğitim, bilimsel tedavi, tanı koyma sürecini standartlaştırma, eğitim olanağı sunma ve sürdürmenin yanı sıra deneyimleri paylaşma amacı taşıyor. Türkiye'de 150 bin otistik çocuk ve yetişkin bulunduğu tahmin ediliyor.

Bütün nöropsikiyatrik bozukluklar gibi otizm de erkek çocuklarda kızlara göre daha sık görülüyor. Çok erken yaşlarda (üç yaşın altında) başlayan ve iletişimde kısıtlık ve yetersizlikle kendini gösteren otizm, tıbbi yönünün yanında sosyal hayatta yarattığı zorluklarla da gündeme geliyor.

İstanbul Tıp Fakültesi Çocuk ve Ergen Psikiyatrisi Anabilim Dalı öğretim üyesi Prof. Dr. Nahit Motavallı Mukaddes'in verdiği bilgiye göre, konuşmada, sosyal ve duygusal gelişmede gecikme, sapmalar ve tekrarlayıcı davranışlarla kendini gösteren otizm, doğan her 500 çocuktan birinde görülüyor.

Çevreye tepkisizlik, sözel ve sözel olmayan iletişim güçlükleri, cansız nesnelere karşı düşkünlükle seyreden sorun herhangi bir kültüre özgü değil, evrensel. Otistikler iletişim kurmadaki güçlükleri nedeniyle toplumu, toplumsal kuralları, geleneği, uyumu ve kültürü anlamakta güçlük çekiyorlar.

OKULA GİTME ŞANSI

Çocukluk çağı gelişimsel bozuklukları içinde en ağırı otizm. Dolasıyla hem otistiklerin hem de ailelerinin ciddi sorunları var. Prof. Dr. Mukaddes ‘‘Yeterince hizmet verebilecek, iyi yetişmiş profesyonel sayısı az. Öte yandan da aileleri suistimal eden kişiler çok. Aileler çaresizlikten her kapıyı çalıyorlar. Vitamin, diyet, müzik gibi bilimsel literatüre geçmemiş yöntemlerle tedavi edilmeye çalışılıyorlar. Henüz bu çocuklar için iyi eğitim onakları yok‘‘ diyor.

Türkiye'de 150 bin otistik çocuk ve erişkin var. İstanbul'daki altı bine yakın otistik çocuktan okula gidebilenlerin sayısı 200'ü bile bulmuyor. Bu çocukların yüzde 25-30'u normal veya normale yakın zekaya sahip. Bazıları destekle normal okula devam edebiliyor.

Otistiklerin normal çocuklarla kaynaşmasını istediklerini kaydeden Prof. Dr. Mukaddes, şöyle devam ediyor: ‘‘Kapasiteleri iyi olanları okula gönderiyoruz. Ancak diğer velilerin ‘Bizim çocuğumuz kötü etkilenir' baskılarıyla karşılaşıyoruz. Aslında zorluğu olan bir insanla da sosyal paylaşımı, aynı ortamda bulunmayı, haklarına saygılı olmayı öğrenebilirler. Bazı otistiklerin dikkkati dağınık olabiliyor. Bir kısmı öfke nöbetleri geçirebiliyor. Bazıları sese duyarlı, kimsenin duymadığı sesleri duyup öfke nöbetlerine tutuluyor. Bu çocuklarla baş etmek kolay değil ama öğretmen, eğitici, hekim, aile işbirliği yaptığında başarılı olunuyor.‘‘

AİLELER SEMPOZYUMDA

İstanbul Tıp Fakültesi Çocuk ve Ergen Psikiyatrisi Anabilim Dalı Otizm Birimi 29 Eylül-1 Ekim tarihleri arasında 'Otistik Sempozyumu' düzenliyor. Sempozyum eğitim, bilimsel tedavi, tanı koyma sürecini standartlaştırma, eğitim olanağı sunma ve sürdürmenin yanı sıra deneyimleri paylaşma amacı taşıyor.

Sempozyumun bilimsel programı Harbiye Kültür Sitesi'nde yapılıyor. Sempozyumdan önce 21 Eylül pazar günü ise ailelere yönelik sosyal program yer alıyor. Bu sosyal etkinliklerle otizme, otistiklerin ve ailelerin yaşadıkları sorunlara dikkat çekilecek. Otistik çocuk sahibi aileler, otizme yönelik 'stigma (damga)' ile mücadelede bir adım daha atacaklar.

Normal ve otistik

bebeklerde gelişim özellikleri


Normal bebekte gelişim

Bir bebek ortalama altı aylıkken aguluyor, dokuz aylıkken heceliyor, bir yaşındayken anlamlı tek kelime söylemeye başlıyor.

Ortalama iki yaşındaki bir çocuk en az iki kelimelik bir cümle kuruyor. Üç yaşına gelince cümle uzunluğu artıyor.

Normal bir bebek bir aylıkken anneyle göz göze geliyor. Güldürdüğünde, ona gülebiliyor.

Bebek, üç-beş aylıkken kucağa alındığında anneye sarılıyor, tutunuyor.

8-9 aylıkken anneden ayrılmaya tepki verebiliyor, ağlayabiliyor.

9-10 aylık bebek 'ce' oyunu oynayabiliyor.

Bir yaşındayken 'bay bay'ı, öpücüğü öğrenebiliyor.

1.5-2 yaş civarında annenin yaptıklarını öğreniyor. Biberonunu kendi bebeğinin ağzına veriyor.

İki yaşında, yaşıtına ilgisi başlıyor, onunla yan yana oynuyor.

Üç yaşında evcilik oyunu kurabiliyor. Yaşıtıyla karşılıklı oynayabiliyor.

Otistik bebekte gelişim

Otistikler göz göze gelmiyor ya da çok seyrek geliyor.

Anne güldürdüğünde veya eğlendirdiğinde gülümsemeye yanıt vermiyor.

Kucağa alındığında koltukta oturur gibi oturuyor, tutunmuyor.

Yabancı görünce, anneden ayrılınca tepki göstermiyor. Taklite dayalı oyunları beceremiyor.

Duygusal açıdan içine kapanık. Dış dünyayla aralarında bir duvar oluyor.

Sallanma, dönme, parmak ucunda yürüme, dönen eşyalara özel ilgi gösterme (çamaşır makinesi, araba tekerleği, elektrikli süpürgeye) veya el çırpma gibi tekrarlayıcı hareketler söz konusu olabiliyor.

Otistiklerin yüzde 25'i konuşmadan önce okumaya başlıyor. Bu aileyi yanıltıyor. Çocuklarının çok yetenekli, zeki olduğunu düşünüyorlar. Tanı gecikiyor.

Eğer bir çocuk üç yaşına gelmesine rağmen hálá cümle kuramıyorsa aile uyanmalı. Elbette tek neden otizm değil. İşitme sorunları, genel gelişme bozukluğu, zeka sorunları da buna yol açıyor olabilir ama ayırıcı tanı için ilgili merkezlere başvurmakta yarar var.

Otistiklerin yüzde 70'inde konuşma sorunu hiçbir zaman çözülmeyebiliyor. Yüzde 30'unda çözülüyor.


11.30-13.30: Ortaköy Meydanı'nda otizm için kamuoyu oluşturmak, aileler arası irtibat ve paylaşım için zemin yaratmak, sosyal dayanışma ve destek oluşturmak amacıyla aileler, ilgili sivil toplum kuruluşları konuşmalar yapacaklar. Otizm standında hastalıkla ilgili broşürler dağıtılacak. Bu etkinliğe şarkıcı Nilüfer ile Beşiktaş futbol takımı oyuncularının da katılması bekleniyor.

14.00-14.30: Beşiktaş Belediyesi Orkaköy Kültür Merkezi'nde Otistik çocukların 'Otistik Bakış' konulu sergisi açılıyor. Sergi 3 Ekim'e kadar gezilebilecek.

14.30-15.30: Aynı yerde 'İletişim Toplumlarında, İletişimsizlik OTİZM' konulu panel var.

16.00-17.30: Ortaköy İskelesi'nden otistik çocuklar ve aileleri için tekneyle Boğaz turu düzenleniyor.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!