Kongrenin 100’üncü yılında Sivas’ta 5 çağrı

Güncelleme Tarihi:

Kongrenin 100’üncü yılında Sivas’ta 5 çağrı
Oluşturulma Tarihi: Eylül 05, 2019 08:00

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Sivas Kongresi’nin 100’üncü yılında iktidara çağrı yaparak, “Beş temel beklentimiz var: Cumhurbaşkanı tarafsız olmalı, güçler ayrılığı ilkesine uyulmalı, devlet yönetimi şeffaf olmalı, Ekonomik Sosyal Konsey toplanmalı ve devlet ihalelerinde döviz garantileri kaldırılmalı. Yaptıkları takdirde önce biz alkışlayacağız” dedi.

Haberin Devamı

Kılıçdaroğlu, Sivas’ta yapılan Parti Meclisi (PM) toplantısı açılış konuşmasında şunları dile getirdi:

KRİZİN ORTASINDAYIZ

“Türkiye ekonomik olarak sıkıntıdadır. Bir krizin ortasındayz. CHP olarak krizin başında, 13 Ağustos 2018’de ‘Bu krizden şöyle çıkabiliriz’ diye toplantı yaptık. Dinlemediler, kriz yok dediler. Bugün kendileri söylüyor kriz var diye.

Türkiye’nin bir dış politikası yok. Pinpon topu gibi Amerika ile Rusya arasında gidip gelen bir yönetim var. Suriye’ye girildi, neden? Gelen Suriyelilere kızıyoruz. Suriyelilerin bir günahı yok ki. AK Partili kardeşlerime söylüyorum: Kızacaksan Suriyelileri buraya getirenlere kızacaksın sen.

Kongrenin 100’üncü yılında Sivas’ta 5 çağrı

Haberin Devamı

CHP PM SİVAS’TA TOPLANDI: KURTULUŞ mücadelesinin en önemli duraklarından biri olan Sivas Kongresi’nin 100’üncü yıldönümünde CHP Parti Meclisi (PM) Sivas’ta toplandı. İstiklal Marşı ve şehitler için saygı duruşuyla başlayan PM toplantısının açılış konuşmasını CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu yaptı. (Mert Gökhan KOÇ/SİVAS)

KONTROLSÜZ GÜÇ OLMAZ

Türkiye’ye karşı sorumluluğu olan bir partinin Genel Başkanı olarak mevcut yönetime 5 temel konuda çağrı yapmak isterim. Birincisi; kesinlikle ama kesinlikle Cumhurbaşkanı tarafsız olmalı. Bir Cumhurbaşkanı bir partinin genel başkanı olamaz. Bütün devlet bir kişinin iki dudağına bağlanmış. Mustafa Kemal’e verilmeyen yetkiler bir kişiye verilmiş.

İkincisi; güçler ayrılığı ilkesidir. Dünyada sağlıklı işleyen bütün demokrasilerde güç kontrol edilir. Kontrolsüz güç olmaz. İki devlet var şu anda Türkiye’de; bir saray devleti, bir de Türkiye Cumhuriyeti Devleti.

GARANTİLERİ TL’YE ÇEVİRİN

Üçüncüsü; devlet yönetiminde şeffaflık sağlanmalı. Devleti yönetenler sanayiden, çiftçiden, tüccardan, yeni doğan çocuktan herkesten vergi alırlar. Dünyanın bütün demokrasilerinde yöneticiler toplanan vergileri harcarken hesap verirler. Şeffaflık diye bir şey yok. Soruyoruz şehir hastanelerini, havaalanını kaça yaptın? Söyleyemem, sır. Elin oğlunun bildiği şey niye sır oluyor?

Haberin Devamı

Dördüncüsü; Ekonomik Sosyal Konsey toplanmalı. Bir ekonomik kriz yaşanıyor ama saray bunun farkında değil. Sarayda kriz yok. Dertli olan insanları bir topla, dinle. Sanayicisi, çiftçisi, sendikacısı, esnafı ne diyecek? En son 5 Şubat 2009’da toplandı. 2019’dayız, 10 yıl geçmiş.

Beşincisi; verilen garantileri Türk Lirası’na çevirin. Faturayı vatandaşlar ödüyor. Eğer sen yaşanan krizin adil dağılmasını istiyorsan dolar bazında verdiğin ihaleleri Türk Lirası’na çevireceksin. Bu faturayı hep fakir fukara mı ödeyecek? Biraz da sırtı kalınlar ödesin. Bunları yaptıkları takdirde önce biz alkışlayacağız. Hiç kimse umutsuzluğa kapılmasın. Nasıl ki Kurtuluş Savaşı’nda bu ülkenin bütün vatandaşları mücadele ettilerse, CHP’nin görevi onların kurduğu Cumhuriyet’i demokrasiyle taçlandırmak. İktidara A partisi gelir B partisi gelir, çok önemli değil. Bizim hedefimiz Cumhuriyet’i demokrasiyle taçlandırmak.”

Haberin Devamı

Kılıçdaroğlu, Sivas’taki PM’nin ardından karayoluyla İmranlı ilçesine geçti. Kılıçdaroğlu, İmranlı’da ilk olarak Belediye Başkanı Murat Açıl’ı ziyaret etti ardından ilçe meydanındaki vatandaşlara hitap etti. CHP Lideri daha sonra Sivas’a gelerek, şair ve yazar Sunay Akın tarafından düzenlenen ‘Uğurlar Olsun Yüzyılın Hikayesi’ adlı gösteriyi izledi.

‘HANİ TEK DİKİLİ AĞACIMIZ YOKTU’

“‘Gazi’nin döneminde ne oldu?’ diyorlar. ‘CHP’nin dikili ağacı var mıydı, bu ülkeye hizmet etti mi?’ diyorlar. İnsaf denen bir şey var. 1925’te uçak fabrikasının temeli atıldı, 1933’te birinci 5 yıllık sanayi planı devreye konuldu, 1934’te SEKA’yı kurduk, sanayi devrimini yakalayan bir devlet kurduk. 1937’de ilk Türk denizaltısının omurgasının yerleştirme törenini yaptık, hem uçak yaptık hem denizaltı. Hani bir tek dikili ağacımız yoktu. Bunlar CHP iktidarı zamanında yapılanlar. Bunu bilmeyenler tarih bilmiyor. Kabahat onlarda değil onlara öğretmeyenlerde kabahat. Sadece çocuklarımızı değil milyonlarca kişiyi böyle uyuttular. Son 17 yılda Londra’daki bir avuç tefeciye aldığımız borçlarla ödediğimiz faiz 170 milyar dolar. AK Partili kardeşlerim özellikle dinlesinler. 17 yılda 170 milyar dolar faiz ödediler. Fabrikalarımız kapanmak üzere, Türkiye üretimden kopartılıyor. Türkiye tarımdan kopardılar. Çiftçiyi üretemez hale getirdiler. Her şeyi ithal ediyoruz, mercimekten soğana, canlı hayvandan samana kadar. Her vatandaşın kendi tarihimizi düşünmesi lazım. Her vatandaşımıza bunu anlatabilirsek çok şey kazandırırız.”

Haberin Devamı

CHP’NİN İLK KURULTAYI SİVAS KONGRESİ’DİR

“Sivas’tayız ama çok sorunlarımız var. Biz bu sorunları da aşacağız. Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün önemli bir aktör olarak ortaya çıktığı kongre, Sivas Kongresi’dir. Mondros Mütarekesi burada reddedilir, işgal her yönüyle kabul edilemez olarak görülür, tam bağımsızlık ve milli egemenlik ilkeleri temel prensip olarak görülür. Sivas Kongresi’nin bir özelliği daha var. Bu ülkenin temellerini atan CHP’nin ilk kurultayı Sivas Kongresi’dir. Kurulmadan önce kongresini yapan belki de dünyada tek partiyiz.

EKSENİMİZ ALTI OKLA BELİRLENMİŞTİR

CHP’nin geçmişte neler yaptığı, gelecekte de neler yapacağı tartışılırken, bu eksenin asla unutulmaması lazım. Bizim eksenimiz bağımsızlıktır, kalkınmaktır, büyümektir. Bizim eksenimiz özgürlüktür, cumhuriyettir, devrimciliktir. Bizim eksenimiz altı okumuzla belirlenmiştir. Biz CHP olarak ilk kurultayımızı Sivas’ta yapmış olmaktan da gururluyuz.

Haberin Devamı

MİLLETVEKİLLERİNİN HABERİ YOK

Sivas Kongresi’nden sonra Ankara’ya gelinir. 23 Nisan’da TBMM kurulur. 21 Ekim 1920 TBMM beyannamesi çok önemli. Çoğu milletvekili arkadaşımızın, üzülerek ifade edeyim, bu beyannameden haberi yoktur. 1923’te TBMM öyle bir beyanname yapıyor ki gelecekte nelerin yapılması gerektiği söyleniyor. Beyannamede, TBMM, milletin hayat ve bağımsızlığına suikast eden emperyalist ve kapitalist düşmanların saldırganlığına karşı savunma, bu maksada aykırı hareket edenleri cezalandırma azmiyle örgütlenmiş bir orduya sahiptir. Emir ve kumanda yetkisi TBMM’nin tüzel kişiliğindedir. Ordunun bir kişinin değil, TBMM’nin ordusu olduğunu vurguluyor. Ben TBMM Başkanı’na bir çağrı yapmak isterim. Her seçim sonrası, seçimi kazanıp parlamentoya gelen milletvekili arkadaşlarıma bu beyanname verilmelidir.”

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!