Eray EROLLU
Oluşturulma Tarihi: Ekim 21, 2007 00:00
Ankara feribotunun halatının biçtiği bacağı kopma noktasına gelen iki çocuk annesi Çera Alfasa, iki aydır hastanede yaşıyor. 7 ameliyat daha geçirecek olan Alfasa, taburcu olunca koluna halat dövmesi yaptırmayı planlıyor.
YAKO Uyar, kardeşi Çera Alfasa (44), eniştesi İlya, yegenleri Mando ve Vanessa, annesi Eliza Uyar (71) ve kızı Verda Uyar’la birlikte Bodrum tatiline feribotla gitti. Tatil dönüşü otomobilleriyle yolda küçük bir kaza yapan aile, İstanbul’a gelecek feribota son anda yetişti. Feribot 20 Ağustos’ta Sarayburnu İskelesi’ne yanaşırken, Yako Uyar, otomobile binmeyi teklif etti. Ancak herkes iskeleye merdivenle inmek istiyordu. Neşe içinde merdivenlerden inerlerken, yanlış komut yüzünden iskeleden açılmaya başlayan geminin halatlarından biri koptu.
ÜÇ AMELİYAT GEÇİRDİHızı nedeniyle ıslık sesi çıkaran halat önce güvenlik görevlisi Zekeriya Timur’un başına, ardından da Çera Alfasa, annesi Eliza Uyar ve yeğeni Verda Uyar’a çarptı. Zekeriya Timur olay yerinde yaşamını yitirirken, Çera Alfasa bacağı kopmak üzereyken Vatan Hastanesi’ne kaldırıldı. İlk ameliyatı başarılı geçince, yaşama olan bağlılığını "Bir ay sonra salsa yapacağım" diyerek anlattı. Ancak iki büyük ameliyat daha geçirmek zorunda kaldı.
ÖRGÜ KİTABI YAZIYORİki aydır hastanede kalan Çera Alfasa, yaşama şarkılarla sarıldı. Bazen doktor ve hemşireleri de zorlayarak koro oluşturdu. Kendi deyimiyle "karga" sesiyle bir ay şarkı söyledi. Sonra örgü örmeye başladı. Bununla da yetinmeyip, tekstilci eşinin müşterilerini hastaneden telefonla takip etti. Tüm bunların sonunda "Dünyanın merkezinin ben olmadığını anladım" diyor. Kızının ÖSS’ye kendi başına hazırlandığını, kazadan iki gün sonra Rusya’ya gitmesi gereken oğlunun bir ay sonra gidip hemen döndüğünü anlatıyor. Ancak bazı dostlarının 60 günde kendisini sadece bir kez ziyaret etmesiyle "hayatın bazı gerçeklerini" anladığını söylemeden edemiyor. Çera Alfasa şimdi eylülde piyasaya çıkacak örgü kitabının hazırlıklarını yapıyor. Birçok erkeğin kitap sayesinde örgü örmeyi öğreneceğini söyleyen Çera Alfasa, ilk ameliyatından itibaren taburcu olduktan sonra yapacaklarını düşünmüş: "Koluma halat dövmesi yaptıracağım. Ağabeyim ve eşime işkembe çorbası pişireceğim. Uçaktan ve yüksekten korkarım. Ama çıkar çıkmaz uçağa binip yurtdışına çıkacağım."
ESTETİK AMELİYATA HAYIRÇera Alfasa daha yedi ameliyat geçirmesi gerektiğinin bilincinde. "Kaslarımı, derimi ve kemiklerimi iskelede bırakarak hastaneye geldim" diyen Alfasa, tedavisini de "Sağlam ayağımdan diğer ayağıma deri nakli yapıyorlar. Arka kısmından da ön tarafa kas kaydırıyorlar. Sağlam kemiklerimi de alıp ayağıma monte edecekler" diye anlatıyor. Ameliyatlardan o kadar bıkmış ki gelecek estetik önerilerine hayır demeye kararlı. Her gün önce iyileşmek sonra da
Fenerbahçe’nin şampiyonluğu için dua ediyor.
O HALATÇI HAYATIMI KURTARDISARAYBURNU’na yanaşınca en önde ben merdivenlerden inmeye başladık. Bu sırada merdiven sallanmaya başladı. "Geri basın geri" diye seslendim. Eşime avazım çıktığı kadar "Çocukları yukarı al. Öldürürüm seni" diye bağırdım. Derken halat koptu. Halatlardan biri bana çarpınca bacaklarımdan oluk gibi kan aktı. Aynı halat daha sonra yeğenim Verda’ya çarptı. Ortalık kan gölü oldu. Bir taksici, üstüme battaniye serdi, şapkasını kafama koydu. Aynı anda yanımda biten bir halatçı, kravatını çözüp, üzerindeki gömleği parçaladı ve bacağıma bağlayıp tampon görevi yapmasını sağladı. Bir psikolog gibi, "Bacağından akan kan artık durdu. Sen çok cesursun böyle kalmaya devam et. Ambulans şimdi gelir" diyerek cesaret verdi. O halatçı hem hayatımı kurtardı, hem de bana psikolojik destek verdi.