Güncelleme Tarihi:
DESTEK YAĞDI
''YARGILANMAK ONUR MADALYASI''
Silivri Adalet Sarayı’nın kapısında alkışlarla karşılanan Ümit Kocasakal, “Türkiye’nin nasıl bir ortamdan geçtiğini hatırlatmama gerek yok. Tarihin bazı dönemlerinden yargılanmak bir onurdur. Burada yargılanmak benim için onur madalyasıdır. Yargı kendisiyle ilgili bir karar verecek. Bende açıkçası verilecek kararı merak ediyorum" dedi.
''ZULMETTİKLERİ İÇİN HATIRLANACAKLAR''
Metin Feyzioğlu ise, “Bu dava Türk hukuk tarihine bir kara leke olarak geçti. Bu davalarda yargılananları tarih unutmayacaktır. Bu davaları yaptıranları isim olarak değil, zulmettikleri için hatırlayacaklardır. Sokrates halen daha konuşuluyor ve savunması hatırlanıyor ancak Sokrates’i yargılatanlar tarihte zalim olarak geçiyorlar. Bugün burada beraat kararı verilir ve yargı kendini temizler. Biz yargının namusunu, onurunu, yine yargı temizlesin istiyoruz. Bugün şurada bir beraat kararı verilmesi suretiyle yargının alnının akıyla çıkmasını bekliyorum" dedi.
''EŞİM DE YANIMDA DURSUN''
Davayı izlemek için onlarca avukat duruşma salonunun önüne toplandı. Ancak salon küçük olduğu için yalnızca 40-50 kişi içeri girebildi. Kapıda kalanlardan biri de İstanbul Barosu Başkanı Ümit Kocasakal’ın eşi Hatice Kocasakal’dı. Ümit Kocasakal kimlik tespitinin ardından arkaya dönerek eşine seslendi. Eşinin salonda olmadığını öğrenince, “Bari karım görsün” diyerek eşinin salona alınmasını istedi. Hatice Kocasakal sanık bölümünün hemen arkasında eşinin savunmasını dinledi.
''EN AZ KAZANAN BARO BAŞKANI''
Kimlik tespitinde yönetim kurulu üyelerinin tamamı ortalama gelir olarak 10 bin ya da 7 bin 500 TL kazandıklarını söyledi. Baro Başkanı Ümit Kocasakal ise gelirle ilgili soruyu, “Üniversitelerin durumunu biliyorsunuz. İki üniversitede ders veriyorum. Herhalde 4 bin 500-5 bin civarında kazanıyorum” diye yanıtladı.
''KEYİF ÇATMAK İÇİN GELMEDİK''
Ümit Kocasakal alkışlarla biten savunmasında, Sokrates’ten örnekler verdi. Kocasakal özetle şunları söyledi:
“Bu mevki ve makamlara keyif çatmak için değil meslektaşlarımızı savunmak için geldik. Barolar alelade meslek örgütleri değildir. Barolar ve avukatlar herkes için güvencedir. Sizin için de güvencedir. Biz hep yargı bağımsızlığını savunduk. Son günlerde yaşadıklarımızdan sonra da bunu savunduk. Herkes susup otururken biz yine savunan bizdik.
BAŞBAKAN BUNLARI SÖYLERKEN BİZ Mİ ETKİLİYORUZ?
Başbakan’ın yargıyla ilgili söyledikleri ortada. Bunların söylendiği bir ortamda biz yargıyı etkilemeye çalışıyoruz öyle mi?
DERSTE UTANIYORUM
Üniversitede ceza hukuku anlatırken artık utanıyorum. Savcı bir emir veriyor ve kolluk kuvvetleri bunu uygulamıyor. Ne diyeceksiniz?
KARARI TARİH VERECEK
Ceza hukukunda fail değil fiil yargılanır. Bizi fiille yargılayın. Karar vereceksiniz tabi ama asıl kararı tarih verecek.
BAŞIMI DA KESSELER
Ateşten bir gömlek giydik belki. Bu da bir tercihtir. Başımı da kesseler, beni zinlanlara da atsalar susup oturamazdım. Çocuklarımın yüzüne bakmak istiyorum. Bu fetret günleri geçecek. O zaman geldiğinde, ‘Baba sen baro başkanıydın. Neden susup oturdun’ dedirtmem. Son sözü Sokrat söylüyor: “Ben ölmeye siz ise yaşamlarınıza gidiyorsunuz. Hangisinin iyi olduğunu yalnızca tanrı bilebilir.”
AYNI GÜN MÜTALAA İSTEDİLER
Savunmaların ardından İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi’nden getirtilen, Ümit Kocasakal ve baro yöneticilerinin duruşma salonundaki görüntüleri izlendi. Savcı mütalaa için zaman istedi. Ancak hukukçu Turgut Kazan, “Ortalama bir hukukçu bu dosyada aynı gün mütalaa verebilir” diyerek savcının aynı gün mütalaa vermesini istedi. Hakim savcıya, “Bugün mütalaa verebilir misiniz?” diye sordu. Savcı da saat 15.00’e kadar süre istedi. Duruşmaya ara verildi.
''YENİ ATANDIM SÜRE İSTİYORUM''
Savcı saat 15.00'de yeniden başlayan davada mütalaasını hazırlayamadığını, dosyaya bir gün önce atandığı için en az 1 ay süreye ihtiyacı olduğunu söyledi.
Bunun üzerine söz alan avukat Turgut Kazan, "Başbakan'ın baş danışmanı milli orduya kumpas kuruldu dedi. O dava işte bu davaydı. O mahkemedeydi. Arkadaşlarım savunmayı savunmak için ıradaydı. O gün baroya da darbe yapıldı" dedi.
Ümit Kocasakal da son kez söz alarak Sokrates'in, "Ben ölüme sizlerse yaşamlarınıza dönüyorsunuz. Hangisinin iyi olduğuna yalnızca tanrı karar verir" dedi.
Hakim davayı 21 Şubat'a erteledi. Bir kez daha söz alan Ümit Kocasakal, "O gün italyan avukatlar bir ödül verecek. İsterseniz iptal ederim. Yargılandığımı söylerim" dedi. Hakim bunun üzerine davayı 24 Şubat'a bıraktı.