Güncelleme Tarihi:
Uzm. Dr. Bakım, kleptomaniyi, ''kişinin ihtiyacı olmadığı, hemen kullanmayacağı ve maddi değeri nedeniyle satmayı düşünmediği birtakım nesneleri izinsiz alması'' olarak tanımladı.
Bu davranışın daha önceden düşünülüp planlanmadığını ve aniden gerçekleştirildiğini anlatan Uzm. Dr. Bakım, ''Bu kişiler, çoğunlukla o malı satın alabilecek yeterli maddi birikime sahiptir. Ancak onahemen sahip olmak ister ve bunu yapana kadar büyük bir gerilim hisseder. Bu davranış akabinde mutluluk ve rahatlama duyar'' diye konuştu.
Rahatsızlığın ortaya çıkmasında çocukluk döneminde yaşanan fiziksel ve duygusal travmaların büyük etkisi bulunduğuna işaret eden Uzm. Dr. Bakım, şunları kaydetti:
''Kleptomani kadınlarda erkeklere göre yaklaşık 4 kat daha sık görülmektedir. Çünkü depresyon, kaygı bozukluğu gibi birtakım ruhsal sorunlara da genel olarak kadınlarda daha fazla rastlanır. Kadınlarda ortalama 30-35, erkeklerde de 50-55 yaşlarında daha sık görülür.
Hem erkek, hem de kadınlarda diğer dürtü kontrol bozuklukları rahatsızlığaeşlik edebilir. Erkeklerde daha çok dürtüsel olarak ateş yakıp, yangınçıkarma ve hastalık derecesinde kumar oynama ile bir aradayken, kadınlarda dürtüsel olarak saç ve vücut tüylerini yolma hastalığıyla beraber bulunabilmektedir.''
Rahatsızlığın sosyoekonomik düzeyle de doğrudan ilişkili olmadığını ifade eden Uzm. Dr. Bakım, ''Yakalanan dükkan hırsızlarının yüzde 5-25'inde kleptomani saptanmıştır'' dedi.
Uzm. Dr. Bahadır Bakım, kişinin geçmişi ve yaşadığı dönemle ilgili zedeleyici olayların saptanarak, bunlara yönelik uygun düşünce şemaları geliştirilmesini hedefleyen terapiler, ilaç ve gerekirse hipnozla tedavide başarılı sonuçlar alındığını sözlerine ekledi.
  Â