Oluşturulma Tarihi: Haziran 30, 2004 00:00
ANNAN Planı ve referandum sonuçlarından sonra KKTC ekonomisinde gözle görülür bir ‘rahatlama’ ve canlılık dikkati çekiyor; ama çeşitli çarpıklıkları da beraberinde getirerek... Taşlar epeyce yerinden oynamış, dengeler değişmeye başlamış... AB’nin Türkiye’ye üyelik görüşmesi için tarih vermesine ilişkin aralık ayı, Türkiye-Yunanistan ve Kıbrıs üçgeninin nasıl şekillendirileceği bakımından çok önemli sayılıyor. Annan Planı yeniden gündeme getirilip, siyasal, toplumsal ve psikolojik yönü yeniden ele alınacak mı? Bu bakımdan KKTC’de yaşayanlar 70 bin Kıbrıslı ile 70 bin de Türkiye’den göç edenler, umutla umutsuzluk arasında gidip geliyor. Türkler kıskaçtan ne zaman kurtulacak? Barış ve toplumsal birliktelik amacıyla M. Ali Talat, iktidarını doludizgin AB tutkusuyla yönlendiriyor. Talat artık ‘KKTC’nin önderi’ sayılıyor.Rauf Denktaş’ın sembolik bir cumhurbaşkanı konumuna düşürüldüğü herkesin hemfikir olduğu bir görüş...23 Nisan referandumu, KKTC’de kırılma noktasını oluşturuyor.HER ŞEY AÇIK DEĞİLBütün bunlara rağmen Kıbrıs’ta her şey açık görülmüyor; sanki bazı şeyler saklanıyormuş gibi izlenim ediniliyor. Muhalefet, iktidara karşı eleştiri dozunu gittikçe artırıyor. CTP iktidarı uygulamalarında ‘açık ve şeffaf olmamakla’ suçlanıyor. Türkiye’deki iktidarların benzer ‘partizan’ uygulamalarının burada da ‘yürürlüğe’ girmesi ciddi eleştirilere yol açıyor. Örneğin, CTP yandaşlarına kadrolar açmış; dış geziler sağlamış, milyarlarca TL elektrik borcu olanlara af getirilmiş. Hele bu konu tam bir skandal sayılıyor; nitekim Volkan gazetesi ‘Rezillik’ diye başlık atmış bu olay için. Denktaş geçen hafta yurtdışındayken, Meclis’te 26 oy sağlanamadığı için düşmüş sayılan ‘kıyak yasası’nı, CTP’li Meclis Başkanı Fatma Ekenoğlu imzalayarak Resmi Gazete’de yayınlatmış. Cumhurbaşkanlığı’na vekalet müessesesini hukukdışı bir şekilde partizan emellere alet etmekle suçlanıyor Ekenoğlu... HORTUMCUYA 6 YIL HAPİSDenktaş’ın daha önce hukukdışı diye geri çevirdiği yasanın vekalet eden tarafından onaylanmasının dünya parlamentorlarında ilk kez meydana geldiği anlatılıyor. İddiaya göre Talat iktidarı, devletin alacağı 25 trilyonluk elektrik borcunu bağışlamasına karşılık muhalefet Anayasa Mahkemesi’ne başvurmuş... CTP, AKP iktidarından çok şey öğrenmiş demek ki.Banka hortumlamaları nedeniyle Tekin Birinci, Fehim Küçük ve Salih Boyacı, Bankalar Yasası’na muhalefetten yargılanmışlar; Salih Boyacı ise 6 yıl hapse mahkum edilip cezaevine konulmuş... Adada her zaman hukuk anlayışı egemen olduğundan bunun Türkiye’ye örnek olması gerekir.Cumhurbaşkanı Denktaş’ın dünürü olan Boyacı’nın mahkumiyeti konusunda damadı Serdar Denktaş’ın, yargıya yönelik çok ağır demeçler vermesi KKTC’de gündemi oluşturan bir başka konu. Kendisinden ‘siyasi intikam alındığını’ söyleyen Serdar Denktaş’ın, bazı gazeteciler için ‘iki ayaklı köpek’ sözünü kullanması CTP yanlısı gazetecilerin tepkisine yol açmış... KKTC’de o kadar banka batırıp yurtdışına -bazısı Rum kesimine- kaçanlar varken, kendi iktidarında kayınpederinin böyle ağır bir cezaya çarptırılmasını içine sindiremediği anlaşılıyor Denktaş’ın. 15 milyon dolar borcu olduğu belirtilen Asil Nadir de bu tartışmalardan ayrı tutulmuyor tabii; hálá niye yargılanmadığı sorgulanıyor.İranlı öğrencilerin başları açık...GAZİMAGOSA Doğu Akdeniz Üniversitesi’ni ziyarette, Bahçeşehir Üniversitesi’nden buraya dönen ve Rektör Prof. Dr. Halil Güven’in verdiği çarpıcı rakamlara şaşırmamak elde değil. İlkin 35 ülkeden 100 öğretim üyesi olduğunu yazalım... Üniversitenin 13 bin öğrencisinden -8 bini Türk- arasında 68 ülkeden 1200 öğrenci bulunuyor.Bunların 525’i İranlı öğrenciler; kız-erkekler hemen hemen eşit sayıda.... Prof. Güven İranlı öğrencilerin çok başarılı olduklarını belirterek şu değerlendirmeyi yapıyor:‘İranlı bütün kız öğrencilerin başları açık; ne bizim baskımız, ne de onların böyle bir talebi var. Böyle bir sorun yaşamıyorlar. Derslerinde çok başarılılar; çünkü kapalı bir yaşam ortamında aileler, çocuklarının iyi eğitim almaları için çok üzerlerine düşüyorlar. Çünkü başka çareleri yok. Müslüman kültürü paylaştıkları bir ülkede yani burada psikolojik olarak rahatladıklarını ve mutlu olduklarını söyleyebilirim. En bakımlı öğrencilerimizin de İranlı kızlarımızın olduğunu vurgulamak gerekiyor.’Rektör, geçen gün İran’a gitmiş; öğrenci sayısının yeni dönemde 1000’i aşacağını söylüyor. Bugüne kadar İran’da mezun olan üniversite mezunlarının sayısı 2 bin olmuş.KKTC’de 5 üniversite bulunuyor; bunlarda 40 bine yakın öğrenci okuyor. Ücretleri 4 bin dolar civarında...KKTC’nin kırılma noktasıCTP’li Magosa Belediye Başkanı Oktay Kayaalp, üçüncü dönem belediye başkanı; ‘Beni dinleyin ama sonra da halka sorun’ diyor önce... Kıbrıs’ın geleceğinden umutlu. AB’den eylül ayından itibaren 250 milyon Euro geleceğini, bunun altyapı ve STÖ’nün projelerine dönük harcamalara verilmiş olduğunu söylüyor. Lefkoşa, Girne ve Magosa belediyeleri de 2 milyon Euro pay alıyor, altyapı çalışmaları için...Yeni dönem için şunları söylüyor:‘Lahey’de Annan Planı reddedildiğinde Ecevit’in resmi artık duvarlardan indirilmiştir. Çünkü Ecevit ve Denktaş’ın, Türkiye’ye ilhak politikası artık bitmiştir. Referandum sonrası dengeler tümüyle değişmiştir. KKTC’nin kırılma noktası 23 Nisan’daki referandumdur. KKTC’de statüko yıkılmıştır. Türkiye ‘milli mesele’ diye artık bizi kullanamayacaktır. Rum kapısının açılmasını Amerika istemiş, Ankara da açtırmıştır. 30 yıldır ne olacağımızı bilmiyorduk, artık biliyoruz.’Zirvenin özüABD Başkanı George Bush ülkemizdeki Türk konukseverliğini unutmayacaktır. Kendini Roma İmparatoru mu sanıyor? Ancak Romalılar yalnızca Roma vatandaşları için hukuku tanırdı. Anlaşılan bu noktada, ortak payda paylaşımı var. Bush, koalisyon ortakları dışındakilere, ‘Her şey bize ait, size ne verebiliriz; konuşalım’ diyor. İstanbul NATO zirvesinin özü bu...‘Size ne verebilirizi konuşalım’ derken, bedelini de ödemelerini istiyor. Bush’un parası çok; parayı veren düdüğü çalar. O düdükle yetinmiyor; zurna çalmaya çalışıyor. Zurnada peşrev ol Ne çıkarsa Türkiye’nin bahtına; dünyanın da...Nurettin KAPTAN ANKARAGÜNÜN SÖZÜ‘Pantolon giymek marifet değil, erkeksen ayakta işe’(Demirel’in Dışişleri Bakanı İ.Sabri Çağlayangil)
button