KKTC, "Fiilen kapılar kapatılmış olacak"
Güncelleme Tarihi:
LEFKOŞA(A.A)
Oluşturulma Tarihi: Kasım 22, 2006 02:22
KKTC Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat, Kıbrıs Rum yönetiminin KKTC'de kalan eski Rum mallarını kullanan yabancıların yanı sıra Kıbrıslı Türklere de 7 yıl hapis cezası verilmesini öngören yasa çıkarmasının ”ateşten bir gömlek” olduğunu belirterek, yasanın uygulanmaya konmasının, fiilen kapıların kapanması demek olduğunu söyledi.
Cumhurbaşkanı Talat, Bayrak Televizyonu'nda (BRT) bu akşam yayımlanan Akis programında yaptığı açıklamada, Rum yönetimi lideri Tasos Papadopulos'un yasayla iki toplum arasındaki gerginliği artırmayı hedeflediğini ifade ederek, “çok riskli bir oyun oynuyorlar” dedi.
Rumların bu tavırlarını devam ettirmeleri halinde ayrılığın pekişeceğini kaydeden Talat, Kıbrıs sorununun çözümünün imkansız bir hale gelmesinin söz konusu olduğunu vurguladı.
Rum yönetiminin konuya gözü dönmüş bir biçimde yaklaştığına işaret eden Talat, dikkatli olunması gerektiğini söyledi. Yasada yer alan, Rum mallarını kullanan Kıbrıslı Türklerin de yargılanacağı şeklindeki ifadenin, Kıbrıslı Türklerin Güney Kıbrıs'a geçişini engelleyeceğini ifade eden Talat, bunun ”Fiilen kapıların kapatılması” demek olduğunu söyledi.
Cumhurbaşkanı Talat, Kuzey Kıbrıs'taki Rum mallarıyla ilişkisi olmayan Kıbrıslı Türk bulunmadığına işaret ederek, bugüne kadar son derece barışçı bir tutum sergileyen Kıbrıs Türk halkının bu gelişme karşısında nasıl bir tutum içine gireceğini düşünemediğini kaydetti.
Yapılanın mantık dışı olduğunu anlatmaktan başka yapacak bir şey bulunmadığını dile getiren Talat, Birleşmiş Milletler (BM) ve Avrupa Birliği (AB) düzeyinde gereken girişimleri yapacaklarını açıkladı.
Rum halkı arasında “çözüm için ne yapılıyor” şeklinde bir sorgulamanın başladığına dikkat çeken Talat, Rum yönetimi lideri Papadopulos'un yasayla iki toplum arasındaki gerginliği artırmayı hedeflediğini vurguladı.
-“YENİ NİFAK TOHUMU EKİLECEK”-
Söz konusu yasayla iki toplum arasındaki gerginliğin iyice artacağını belirten Talat, Kıbrıslı Türklerin Güney Kıbrıs'a geçişinin engellenmesiyle iki toplumun arasına yeni bir nifak tohumu ekilmiş olacağını söyledi.
İki halkın birbirinden ayrılmasının çözüme olan arzuyu azaltacağını kaydeden Talat, Kıbrıs sorununun çözümünün imkansız bir hale gelmesinin de söz konusu olduğunu söyledi.
Yasanın, BM Genel Sekreteri'nin Siyasi İşlerden Sorumlu Yardımcısı İbrahim Gambari'nin mektubu, Türkiye'ye limanlarını açma dayatması ve doğrudan ticaret konularının gündemde olduğu bir dönemde ortaya çıkmasının da ilginç bir nokta olduğuna işaret eden Talat, “Tüm bunlar bir paket haline getirilirken, Güney Kıbrıs'ta pişmiş aşa su katarcasına girişim yapılıyor. Bunun maksadı iyi değil” dedi.
Cumhurbaşkanı Talat, Rum tarafının iyi niyetli olmadığının tartışma götürmediğini belirterek, tek yolun izolasyonların kalkması olduğunu, Papadopulos'un politikalarının ancak böylece iflas edeceğini söyledi.
-TÜRKİYE-AB-
Cumhurbaşkanı Talat, bir soru üzerine, Türkiye'ye limanlarını Güney Kıbrıs'a açma dayatması yapılmasının büyük bir haksızılık olduğunu ifade ederek, Türkiye'nin üzerine düşeni yaptığını kaydetti. Talat, Türkiye'den, anormal bir yapıya dönüşen “Kıbrıs Cumhuriyeti” ile ilişkilerini normalleştirmesini istemenin normal olmadığını da dile getirdi.
Talat, KKTC'nin 23. kuruluş yıl dönümü olan 15 kasımda düzenlenen törende, bir subayın “program dışı” konuşma yapmasıyla ilgili olarak Başbakanlığın soruşturma açtığını belirtti. Programda olsa bile öyle bir konuşmayı doğru bulmadığını kaydeden Talat, 15 kasımın cumhuriyetin kuruluş yıl dönümü olduğunu o gün de söz hakkının cumhurbaşkanında olduğunu söyledi.
Talat, KKTC'nin Cumhurbaşkanının Mehmet Ali Talat olduğunun altını çizerek, kimsenin olayı başka yönlere çekmemesi gerektiğini belirtti.
Rumların bu tavırlarını devam ettirmeleri halinde ayrılığın pekişeceğini kaydeden Talat, Kıbrıs sorununun çözümünün imkansız bir hale gelmesinin söz konusu olduğunu vurguladı.
Rum yönetiminin konuya gözü dönmüş bir biçimde yaklaştığına işaret eden Talat, dikkatli olunması gerektiğini söyledi. Yasada yer alan, Rum mallarını kullanan Kıbrıslı Türklerin de yargılanacağı şeklindeki ifadenin, Kıbrıslı Türklerin Güney Kıbrıs'a geçişini engelleyeceğini ifade eden Talat, bunun ”Fiilen kapıların kapatılması” demek olduğunu söyledi.
Cumhurbaşkanı Talat, Kuzey Kıbrıs'taki Rum mallarıyla ilişkisi olmayan Kıbrıslı Türk bulunmadığına işaret ederek, bugüne kadar son derece barışçı bir tutum sergileyen Kıbrıs Türk halkının bu gelişme karşısında nasıl bir tutum içine gireceğini düşünemediğini kaydetti.
Yapılanın mantık dışı olduğunu anlatmaktan başka yapacak bir şey bulunmadığını dile getiren Talat, Birleşmiş Milletler (BM) ve Avrupa Birliği (AB) düzeyinde gereken girişimleri yapacaklarını açıkladı.
Rum halkı arasında “çözüm için ne yapılıyor” şeklinde bir sorgulamanın başladığına dikkat çeken Talat, Rum yönetimi lideri Papadopulos'un yasayla iki toplum arasındaki gerginliği artırmayı hedeflediğini vurguladı.
-“YENİ NİFAK TOHUMU EKİLECEK”-
Söz konusu yasayla iki toplum arasındaki gerginliğin iyice artacağını belirten Talat, Kıbrıslı Türklerin Güney Kıbrıs'a geçişinin engellenmesiyle iki toplumun arasına yeni bir nifak tohumu ekilmiş olacağını söyledi.
İki halkın birbirinden ayrılmasının çözüme olan arzuyu azaltacağını kaydeden Talat, Kıbrıs sorununun çözümünün imkansız bir hale gelmesinin de söz konusu olduğunu söyledi.
Yasanın, BM Genel Sekreteri'nin Siyasi İşlerden Sorumlu Yardımcısı İbrahim Gambari'nin mektubu, Türkiye'ye limanlarını açma dayatması ve doğrudan ticaret konularının gündemde olduğu bir dönemde ortaya çıkmasının da ilginç bir nokta olduğuna işaret eden Talat, “Tüm bunlar bir paket haline getirilirken, Güney Kıbrıs'ta pişmiş aşa su katarcasına girişim yapılıyor. Bunun maksadı iyi değil” dedi.
Cumhurbaşkanı Talat, Rum tarafının iyi niyetli olmadığının tartışma götürmediğini belirterek, tek yolun izolasyonların kalkması olduğunu, Papadopulos'un politikalarının ancak böylece iflas edeceğini söyledi.
-TÜRKİYE-AB-
Cumhurbaşkanı Talat, bir soru üzerine, Türkiye'ye limanlarını Güney Kıbrıs'a açma dayatması yapılmasının büyük bir haksızılık olduğunu ifade ederek, Türkiye'nin üzerine düşeni yaptığını kaydetti. Talat, Türkiye'den, anormal bir yapıya dönüşen “Kıbrıs Cumhuriyeti” ile ilişkilerini normalleştirmesini istemenin normal olmadığını da dile getirdi.
Talat, KKTC'nin 23. kuruluş yıl dönümü olan 15 kasımda düzenlenen törende, bir subayın “program dışı” konuşma yapmasıyla ilgili olarak Başbakanlığın soruşturma açtığını belirtti. Programda olsa bile öyle bir konuşmayı doğru bulmadığını kaydeden Talat, 15 kasımın cumhuriyetin kuruluş yıl dönümü olduğunu o gün de söz hakkının cumhurbaşkanında olduğunu söyledi.
Talat, KKTC'nin Cumhurbaşkanının Mehmet Ali Talat olduğunun altını çizerek, kimsenin olayı başka yönlere çekmemesi gerektiğini belirtti.