"Kızım o kadar güçlüyse beni neden vali yapmadı"

Güncelleme Tarihi:

Kızım o kadar güçlüyse beni neden vali yapmadı
OluÅŸturulma Tarihi: Nisan 23, 2013 10:29

İzmir'de, çete yöneticisi suçlamasıyla 'gizli bilgi ve belge bulundurma' davasında kızı yargılanan Akhisar Kaymakamı Kamil Köten, "400'e yakın askeri kimlikli casusu 20 yaşındaki kız çocuğu yönetiyor. Yüksek Askeri Şurayı etkileyecek kadar da güçlüyse, kızım beni niye vali yapamadı" dedi.

Terörle Mücadele Kanunu'nun 10'ncu maddesiyle görevli Ä°zmir 12'nci Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen 49'u muvazzaf asker, 79'u tutuklu 357 sanığın bulunduÄŸu davada çete yöneticisi suçlaması ile yargılanan kızı S.K.'nın suçsuz olduÄŸunu söyleyen Akhisar Kaymakamı Kamil Köten, DHA'ya açıklamada bulundu. Konunun hukukun temel ilkelerine, insan hakları evrensel beyannamesine aykırı olduÄŸunu söyleyen Kamil Köten, "KiÅŸinin özel ilgili dokunulmazlığı çiÄŸneyen bir hukuksuzluk. Çünkü hukukun temel ilkelerinden biri, suçun kanunuliÄŸidir. Bir suçun kanunda suç olarak gösterilmesi gerekmektedir ve kanunda suç olarak gösterilen konu çerçevesinde soruÅŸturma yapılması iddianame hazırlanması gerekir. Kanunda bunların suçlandığı olay nedir. Casusluksa casusluk veya devletin bilgilerini ÅŸantaj yoluyla ele geçirmekse budur. Bunun kapsamının dışına çıkmaması gerekir. Bunun dışındaki kapsama o kiÅŸinin özel hayatıdır. O tamamen insan hakları evrensel bildirisinin sözleÅŸmesine ve bizim anayasamıza da girmiÅŸtir, evletin koruması altındadır. Burada insan haklarını çiÄŸneyen, hukukun temel kuralarını ve kanuni ilkesini çiÄŸneyen bir hukuksuzlukla karşı karşıyayız" dedi.Â

KANUNA AYRIKI TAKÄ°P Ä°DDÄ°ASIÂ

Soruşturma kapsamında kızının birçok kez hukuka aykırı olarak takip edildiğini ileri süren Köten, "Benim çocuğum 3 yıl acımasızca takip edilmiş. Ve bu takiplerin birçoğu hukuksuz olarak gerçekleştirilmiş. Mesela, dinlenme kararı alınmadan 15 gün önceden dinlenmeye başlanmış. 15 gün sonra dinleme kararı alınmış. Bunun gibi çok örnek var. Casusluk, devletin gizli belgeleri gibi bir davada evde ele geçirilen ve çocuğuma ait olmadığı ısrarla söylediği poşet ve belgelerin parmak izi alınmadan, elmayı, armudu poşete doldurur gibi koyup götürmüşler. İşyerindeki bilgisayarında, kendi özel bilgisayarında, telefon konuşmalarında bu iddia edilen suçla ilgili en ufak bir emare yok. Arama yapıldığı anda kızım 'ısrarla poşetler bize ait değil' dedi. Çocuğum görevli olan arkadaşlara 'lütfen bu poşetlere dokunmayın, parmak izini alın' dedi. Ama elma, armudu poşete koyarak gibi doldurdular ve götürdüler. Bu sırada çocuğum evde bu poşedi ilk defa gördüğünü, görevli arkadaşlara söyledi. Sayın Başbakanı, devletin en korunaklı yöneticisinin odasına bile birileri böcek şu bu yerleştiriyorsa, benim çocuğumun hiçbir güvenlik tedbiri olmayan apartman dairesine birisi getirip bu poşeti koyamaz mı? Poşetteki bilgilerle ilgili kızımın bir görüşmesini bulsalar ona da saygı duyarım. Fuhuş ayağı yönetiliyor diyor kadınların hiçbirini tanımıyor, kadınlar da kızımı tanımıyor" diye konuştu.

NE KIZIM, NE SÖZKONUSU SUBAYLAR BİRBİRİNİ TANIYOR

Kızının 16 subayı koordine ettiği iddasını reddeden Köten, "Subaylar kızımı tanımıyor, kızımda onları tanımıyor. Evinde poşette malzemeler çıkmış deniyor, hiçbirini benim kızım bilmiyor. Ne malzemelerle ilgili ne bu kadınlarla ilgili ne de koordine ettiği subaylarla ilgili kendi üç yıllık takibinde telefon konuşması bir e-mail dahi yok. Böyle bir yargı olur mu? Böyle bir iddianame olur mu? Bu zalimleri Allaha havale ediyorum. Zalimler için yaşasın cehennem diyorum. Derdimi anlatacak hiçbir şey bulamıyorum. Çünkü devlet terbiyem gereği, sayın Cumhurbaşkanımıza da mektup yazdım, Başbakanımıza da mektup yazdım. Gerekli yerlere mektuplar gönderdim ve Cumhuriyet Başsavcısını, Hakimler Savcılar Yüksek Kurulu'na şikayet ettim. Ama geri bir dönüş olmadı şu ana kadar. Ne diyebilirim başka zalimler için yaşasın cehennem" dedi.

FOTOÄžRAFLAR DÄ°ÄžER KIZIN

Basında yayınlanan fotoğrafların çocuğuna ait olmadığını vurgulayan Kamil Köten, "400'e yakın askeri kimlikli casusu 20 yaşındaki kız çocuğu ve ceplerinde 5 kuruş para yok altlarında araba yok. Parmaklarında pırlanta üstlerinde kürk yok. 1200 liraya bir şirkete çalışıyor ve elektrik su parasını babası veriyor. Mahalle pazarından kıyafet alıp giyiyor. Ve hesabından 300 lira çıkıyor. Oda çekemediği bir haftalık maaşı. Benim kızıma yüklenen suçlamalardan biri Yüksek Askeri Şuray'a terfi edecek kurmay albaylar ve paşalar üzerinde tavsiyede bulunduğunu yönelik suçlamalar. Benim kızım bu kadar rüştü Yüksek Askeri Şurayı etkileyecek kadar güçlüyse beni niye vali yapamadı. Şunu unutmasınlar Allah acale etmez, ama ihmal de etmez. Görelim mevlam neyler, neylerse güzel eyler. Hep beraber görecez" dedi.
Görüntü Dökümü:
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!