Kızılay'da bombalı saldırı: 1 ölü

Kızılay Ziya Gökalp Bulvarı'nda "Crocodil" adlı kafenin tuvaletinde meydana gelen patlamada, DHKP-C örgütüne mensup olduğu bildirilen Şengül Akkurt (26) öldü.

Ziya Gökalp Bulvarı'nda bulunan "Crocodile Kafe"nin tuvaletinde, saat 09.15'te bir patlama meydana geldi. Patlama nedeniyle kafenin camları kırılırken, patlamanın olduÄŸu tuvaletin duvarları yıkıldı.Â

Görgü tanıkları, bir kadının "Crocodile Kafe"ye saat 09.00 sıralarında geldiÄŸini, sipariÅŸ verdiÄŸi muhallebiden birkaç kaşık aldıktan sonra telaÅŸla tuvalete gittiÄŸini ve bu sırada patlamanın meydana geldiÄŸi bildirdiler.Â

Kadının kafede bulunduğu sıralarda dershaneler bölgesinde görev yapan Asayiş Şube Müdürlüğü'ne bağlı bir polisin tuvalet ihtiyacını karşılamak üzere kafeye girdiği, polis memurunun dışarı çıktığı sıradada patlamanın meydana geldiği ifade edildi. Polis memurunun, patlamanın ardından şoka girdiği belirtildi.

Patlamanın meydana geldiÄŸi noktada, akvaryum içerisinde bulunan  yaklaşık 1 metre boyundaki timsahın ise herhangi bir zarar görmediÄŸi kaydedildi.Â

Ankara Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Åžube Müdürlüğü'nün olayla ilgili baÅŸlattığı araÅŸtırma çerçevesinde, patlamada bir kadının parçalanarak öldüğü tespit edildi.Â

Olayda ölen ve belden aşağısı parçalanan kadının 3 el parmağı bulunarak, parmakizi incelemesi amacıyla emniyete götürüldü. Ceset iseKeçiören Adli Tıp Morgu'na kaldırıldı.

Olay yerinde Emniyet Genel Müdürlüğü'nün Kriminal Polis Laboratuvarları Daire BaÅŸkanlığı'nın bomba uzmanları ile Ankara Emniyet Müdürlüğü'nün bomba uzmanları detaylı çalışmalar yaptılar. En ufak kırıntılar bile, özel koruyucu poÅŸetlere doldurularak laboratuvara götürüldü.Â
   Â
PARMAKİZİ, SONUCA GÖTÜRDÜ
   Â
Parmaklardan alınan izler, Emniyet Genel Müdürlüğü'nün Otomatik Parmak İzi Sistemi olan AFİS'e yüklendi. Parmak iziyle ilgili karşılaştırmalar devam ederken, bilgisayar ortamına yüklenemen bazı illere de alınan parmak izinin görüntüleri Polnet hattıyla gönderildi.

İzlerin karşılaştırılması sonucunda, olay yerinde ölen kişinin, 1977 Malatya doğumlu, son olarak DHKP-C örgütüne mensup faaliyet gösteren Şengül Akkurt olduğu belirlendi.
   Â
CANLI BOMBA Ä°HTÄ°MALÄ°
  Â
Öte yandan, Ankara Emniyet Müdürlüğü'nden üst düzey bir yetkili, Şengül Akkurt'un canlı bomba olma ihtimali üzerinde durulduğunu belirterek, "Görevli polisimizin kafeye girmesi kadını telaşlandırmış olabilir. Sivil olan ancak elinde telsizi bulunan polisin kafeye giriş-çıkış yapması, kadını telaşlandırarak böyle bir sonuca yol açmışolabilir. Tabii bu bir varsayım" dedi.

Bu arada, olay yerinden alınan patlayıcıyla ilgili maddelerin Emniyet Genel Müdürlüğü Kriminal Polis Laboratuvarı'nda incelemeleri sürüyor. AkÅŸam saatlerindeki tespitlere ge, patlayıcıda TNT kullanıldığı saptandı.  Patlayıcının, canlı bombalarda kullanılan telli mekanizmayla ateÅŸlendiÄŸine dair bulgular elde edildi.Â
   Â
ÖLEN TERÖRİST İLE İLGİLİ BİLGİ
   Â
Emniyet kayıtlarına göre, olayda ölen Şengül Akkurt, 1994 yılında Malatya Emniyet Müdürlüğü tarafından DHKP-C/Dev-Sol operasyonu çerçevesinde gözaltına alındı. Malatya DGM'ce tutuklanan Akkurt, Malatya E Tipi Cezaevi'ne konuldu.

Bir süre sonra serbest kalan Akkurt, 1998 yılında Ä°stanbul EmniyetMüdürlüğü'nce yakalandı ve tutuklanarak Ãœmraniye Cezaevi'ne gönderildi.  1998 sonunda tahliye edilen Akkurt hakkında, 2000 yılında Malatya DGM tarafından arama kararı çıkarıldı. Akkurt, o tarihten bu yana aranıyordu.Â

Bu arada, Şengül Akkurt'un kız kardeşi Elif Akkurt'un halen Malatya E Tipi Cezaevi'nde tutuklu olduğu, küçük kardeşi Songül Akkurt'un da 1 Mayıs 2003'ta Malatya Emniyet Müdürlüğü'nce gözaltına alındıktan sonra serbest bırakıldığı öğrenildi.
   Â
GENEL MÃœDÃœRLÃœK UYARMIÅžTI
   Â
Emniyet Genel Müdürlüğü'nün, bir süre önce il emniyet müdürlüklerine, DHKP-C örgütünün canlı bomba kullanarak saldırılarda bulunabileceğine dair bir uyarı yazısı gönderdiği bildirildi. Yazıda, canlı bomba olarak kullanılabilecek DHKP-C örgütüne mensupbazı isimlerin de yer aldığı kaydedildi.

Kafede ölen Şengül Akkurt'un DHKP-C örgütüne mensup olduğunun belirlenmesinden sonra, olayı soruşturan Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'nın görevsizlik kararı vererek dosyayı Ankara Devlet Güvenlik Mahkemesi Cumhuriyet Başsavcılığı'na gönderdiği bildirildi.