Kızılay Başkanı: 323 bin kişi için yardıma hazırız
Güncelleme Tarihi:
AFRİN’de terör örgütü YPG’den alınan köy ve kasabalara insani yardım çalışmaları yapan Türk Kızılayı, Afrin şehir merkezindeki 323 bin kişiye de yardım sağlamak için beklemede. Afrin’de şu anda 323 bin kişinin yaşadığını belirten Kızılay Başkanı Kerem Kınık, bu insanların 125 binin Halep’ten Afrin’e gelmiş iç mülteci olduğunu ve tekrar kendi evlerine, Halep’in kuzeyine dönebileceğini belirtti.
Kınık, çalışmalar hakkında şunları anlattı:
TSK, KONVOYA KORUMA SAĞLADI
“Afrin’de teröristlerden temizlenen köylerin tamamına yönelik, Bülbül, Cinderes gibi merkezler de dahil olmak üzere tek tek, hane hane isimler çıkartıldı. İhtiyaç tespitleri yapıldı. Düzenli olarak buralara yardımlar gönderiliyor.
Birleşmiş Milletler (BM) 30 gün insani ateşkes kararı aldıktan sonra Uluslararası Kızılhaç Komitesi ve BM, Genelkurmay Başkanlığımızla temas etti. Afrin şehir merkezine insani yardımın geçişine Türk Silahlı Kuvvetleri koruma sağlayarak izin verdi. Yaklaşık 10 gün önce, Suriye Arap Kızılayı, Afrin kent merkezine 29 TIR insani yardım malzemesi götürme talebini, güzergâh ve zamanlamasıyla bildirildi. TSK da bu konvoya koruma sağladı.
GUTA’DA YARALILARI TAHLİYE ETTİK
Aynı durum Guta için de geçerliydi. Yaralıların tahliye edilmesi için hazırlık yaptık. Suriye Arap Kızılayı ve Kızılhaç komitesi, Afrin’in merkezine TSK’nın korumasıyla insani yardım malzemesi götürebildi ama bütün dünya birleşip Guta’nın içerisine iki kamyon yardım gönderemedik. Doğu Guta’da şu anda günlük yaklaşık 10 bin ile 20 bin insana gıda desteği sağlıyoruz. Pirincin kilosu 30 kat artmış durumda. Bu muhasara bir ekonomi oluşturdu. ”
İKİ BEBEĞİN TAHLİYESİ İÇİN PARA
“Kerim ve Kasım bebeği oradan çıkartmak için bizden öyle paralar talep edildi ki, dudaklarınız uçuklar. O bebekleri çıkaramadık. Guta’dan yaralıların tahliyesi için Cumhurbaşkanımız, Putin’le defalarca telefon görüşmesi yaptı. İran tarafıyla görüştü. Putin de yaralıların tahliyesi için defalarca Suriye rejimine başvurdu. Suriye Arap Kızılayı’na yazdık, Kızılhaç federasyonuna başvurduk. O dönem (şubat ayı) 500 yaralıyı tedavi etmeye hazır olduğumuzu bildirdik. Rejim ‘Çıkışa izin veririz ama siviller de burayı boşaltacak’ dedi. İstedikleri Türkiye’nin 400 bin insanı alması. Bu insanları topraklarından sürmek istiyorlar. Hepsine terörist diye bakıyorlar. 29 rejim askeri karşılığında sadece 29 yaralıya tahliye için izin verdiler. 6 aylık bebek tahliyeden bir gün önce vefat etti.”