"Kızıl ejder" yol ayrımında

Güncelleme Tarihi:

Kızıl ejder yol ayrımında
Oluşturulma Tarihi: Haziran 03, 2012 19:27

Çin’de son birkaç ayda yaşanan gelişmelerin gösterdiği bir şey var: Ülke bir yol ayrımında. Üst düzey yetkililerin işlerine son veriliyor, Komünist Parti’nin taşra teşkilatından emekli olmuş önemli isimler Politbüro üyelerinin görevden alınmasını istiyor.

Haberin Devamı

Görünen o ki Çin’in geleceği, artık, ülkeyi kısa bir süre içinde bir küresel güce dönüştüren büyük, başarılı ekonomisi tarafından belirlenmeyecek. Bunun yerine karmaşık ve siyasi yapı, Çin’in kaderini çizecek.

Bu sonuca ulaşmak için çok uzağa gitmeye gerek yok. Bu yıl sonbaharda gerçekleşecek planlı lider değişimi öncesindeki iktidar mücadelesi ya da kırsal kesimdeki protestoların Çin’in gayrı safi yurtiçi hâsılası kadar hızlı büyüdüğünü gösteren resmi verilere bakmak yeterli. Bo Şilai’nin ani düşüşü ve Yunnan Eyaleti yöneticilerinin Bo’ya yakın iki Politbüro üyesinin görevlerine son verilmesini talep etmesi, Pekin’de her yolun mübah olduğu bir savaşın başladığını gösteriyor. Hatta bu öldürücü tartışmalar dolayısıyla, yeni başkan ve başbakanın açıklanacağı Komünist Parti kongresinin bile ertelenebileceği söyleniyor.

Haberin Devamı

Komünist Parti’nin yıllar boyunca Çongçing’deki yönetim başarısı için övdüğü Bo’nun bir anda üzerini çizmesi, Bo’nun planlı düşüşü ve lider kadrosunun zayıf ideolojik çekirdeği konusunda kamuoyunda bir karamsarlık yarattı. Eğer Çin, küresel boyuttaki kazançlarını korumak istiyorsa, siyaseten çakılmaktan kaçınmak zorunda. Şu an için en az beş senaryodan söz ediliyor.

YENİDEN DENGELEME
Komünist Parti, meşruiyetini ve ordu üzerindeki üstünlüğünü korur, halktaki huzursuzluğu bastırmayı başarır. Bir başka deyişle, öngörülebilir bir gelecek için statüko yeniden sağlanır. Ancak parti içindeki anlaşmazlıkların derinleştiği ve halkın tepkisinin büyüdüğü düşünülürse, bu olasılık en düşük senaryo.

SOSYAL PATLAMA
Siyasi bölünme, ekonomik yıkım ve sosyal huzursuzluk olasılığı da bir üstteki senaryo kadar düşük. Hükümetin “weiwen” (istikrar) takıntısı, Çin’in iç güvenlik bütçesi ulusal güvenlik bütçesinden büyük tek küresel güç olmasını sağladı. Bu durum, yetkililerin tek partili yönetimi sürdürmek ve Çin’in yüzde 60’ını oluşturan huzursuz etnik gruplar üzerinde kontrolü sağlamak için iç baskıyı daha ne kadar devam ettirmesi gerektiğini de gösteriyor. Ancak bu durum aynı zamanda Tunus’ta bir kişinin kendini yakması Arap Baharı’nı tetiklerken, Tibet’te 30 keşişin kendini yakmasının Çin hükümetine karşı benzer bir halk hareketiyle sonuçlanmamasının nedenleri açısından da açıklayıcı olabilir.

Haberin Devamı

Sovyetleri Birliği çöktü çünkü parti devletti devlet de partiydi. Buna karşın Çin çok güçlü bir kurumsal kapasite, çok ayaklı bir federal yapı, her on yılda bir sivil liderlerin değişimi geleneği ve iyi işleyen, gelişmiş, teknolojinin hızını yakalamış bir güvenlik aygıtı oluşturdu. Dolayısıyla Çin hükümetinin bir “wai song nei jin” (dışarıda rahat, içeride sıkı) bir politika geliştirmesi söz konusu olabilir.

PLANLI REFORM
Koltuğunu kısa bir süre sonra devredecek Başbakan Wen Jiabao’nun “acilen” reform yapılmazsa Çin’de karmaşa yaşanacağı ve ekonomik büyümenin sekteye uğrayacağı yönündeki uyarıları doğrultusunda, kademeli bir siyasi değişim süreci başlar. Çin, son olarak komşusu Myanmar’n gerçekleştirdiği gibi başarılı, ve belki de belirsiz, bir siyasi reform süreci başlatabilir mi? Komünist devrimcilerin siyasi varisleri olarak, Çin’deki yönetimi devralan üçüncü nesil liderler güçlü bir gelenekten geliyor olabilir. Ancak bu gelenek aynı zamanda yaralayıcı ve sınırlayıcı bir durum. “Küçük prens” denilen bu üçüncü nesiller, milyonlarca Çinlinin ölümüne ve muhaliflerin baskı altında tutulmasına yol açan siyasi kültür içinde hapsolmuş durumda. Dolayısıyla hiçbir şekilde siyasi reformculara benzemiyorlar.

Haberin Devamı

GERİYE BÜYÜK BİR ADIM
Gücü elinde tutan küçük grup, hem yönetim kadrosunun içindeki hem de dışındaki muhalefeti bastırmaya çalışırken yeni bir “Kültürel Devrim” başlar. Dalai Lama’nın kısa bir süre önce uyardığı üzere, Çin yönetimi içinde hala “silaha tapan” büyük bir kitle var. Gerçekten de Çin’in siyasi sistemi sadece güçlülerin ilerleyebildiği bir yapı. Düşen “küçük prens” Bo zalimlikle ve yolsuzlukla suçlandı. Ama bunlar Çin’deki aile bağlarını ve müttefik ağlarını önemseyen oligarkların çoğu için geçerli özellikler.

ORDUNUN DURUMA EL KOYMASI
Çin’de ülkeyi siviller yönetiyor gibi görünse de asıl kararları Halk Kurtuluş Ordusu veriyor. Sivil liderlerin dağınık bir yapıda olmasına rağmen (Mao Zedong’dan bu yana gelen her lider, selefinden daha zayıftı), ordu 1990’lardan bu yana özerkliğini artırıp bütçesini büyüttü. Tek bir liderin yönetimindeki tek parçalı bir yapı olmaktan çıkan Komünist Parti, siyasi meşruiyet kazanmak ve iç düzeni sağlamak için orduya bağımlı hale geldi.

Haberin Devamı

Ordunun artan siyasi nüfuzu, parti içindeki keskinleşen iktidar mücadelesiyle de kendini gösterdi. Son haftalarda, üst düzey subayların Komünist Parti’ye disiplin ve birlik çağrısı yapan, ülke içindeki çatışmayı bastırmada ordunun rolüne vurgu yapan makaleleri resmi yayın organlarında her zamankinden daha sık yayımlandı.

Bir başka gelişme de ordudaki generallerin stratejik meselelerde yerli yersiz konuşması ve diplomatlara köstek olması. Ortada şöyle basit bir gerçek var: Dışişleri Bakanlığı, Çin hükümetinin en zayıf kolu. Bakanlığın kararları, güvenlik birimleri tarafından çoğu zaman reddediliyor ya da göz ardı ediliyor.

Çin’in iç siyasetinin dış siyaset üzerinde bir ağırlığı var. Sivil liderler zayıfladıkça, Çin Deng Şiaoping’in “tao guang yang hui” (parlaklığı sakla, karanlığı besle) düsturunu bir kenara bırakmaya o kadar meyilli oluyor. Çin son dönemde gölgeler arasında durmaktan ziyade spot ışıklarının altında durdu. Herhangi bir mantıklı senaryo kapsamında, itidalli ve istikrarlı bir dış politika oluşturmak Çin için çok daha zor olabilir.

Haberin Devamı

* Yeni Delhi’de bulunan Politika Araştırmaları Enstitüsü Stratejik Çalışmalar Profesörü Brahma Chellaney’nin kaleme aldığı bu makale, China’s Political Storm başlığıyla Project Syndicate’te yayımlanmıştır. http://www.project-syndicate.org/commentary/china-s-political-storm

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!