Kızdıran danışman

Yılmaz'ın, ‘‘ANAP'a yönelik kampanyanın ardında, ABD şirketleri için çalışan eski bir danışmanım var’’ dediği kişinin Erhan Göksel olduğu anlaşıldı. Yılmaz'ı gündemi saptırmakla suçlayan Göksel, ‘‘Mavi Akım, Bakü-Ceyhan'a karşı oluşuturulmuştur. Partneri de Yılmaz'dır’’ dedi.

ANAP Lideri Mesut Yılmaz'ın, ‘‘ANAP'a dönük kampanyanın arkasında Amerikan petrol şirketleri adına çalışan bir eski danışmanım var’’ dediği kişinin eski siyasi danışmanı Erhan Göksel çıktı. Göksel, dün Yılmaz'ın suçlamalarına yanıt vererek, ANAP liderinin gündemi saptırmak için kendisini suçladığını söyledi.

Bazı Amerikan şirketlerine danışmanlık hizmeti verdiği bilinen ve ABD Başkanlık seçimindeki Demokrat aday Al Gore'a danışmanlık yaptığını söyleyen Göksel, ‘‘Mavi Akım Projesi, Rusya tarafından Bakü-Ceyhan Petrol Boru Hattı'na karşı stratejik olarak oluşturulmuştur ve bunun Türkiye'deki partneri malesef Mesut Yılmaz'dır’’ dedi.

ABD BASKI YAPMIŞ

ANAP çevreleri, Yılmaz tarafından ortaya atılan görüşe dün tam destek verdiler. ANAP çevrelerinde bu konuda, ‘‘Amerikan petrol şirketleri bu projeyi istemiyor. Çünkü Türkiye pazarını Rusya'ya kaptırmak istemiyorlar. Yeni ABD yönetimi bunlara göz yumuyor. Ortaya atılan iddiaların ardında bu şirketler var. Çünkü genel başkanımız bu projeyi destekliyor. Proje ertelenirse Rusya'yla ilişkilerimiz 30 yıl geriye gider’’ görüşü dillendirdildi. Üst düzey bir ANAP yetkilisi, dün bu konuda Hürriyet'e, ‘‘Amerika bu nedenlerle Mavi Akım'dan vazgeçmesi için Başbakanlığı döneminde Mesut Bey'e büyük baskı yapmıştı. Aynı baskılar Sayın Ecevit'e de yapıldı’’ diye konuştu.

KİRPİYLE YATAN...

Bu ANAP yetkilisi, Erhan Göksel'in Yılmaz'ın danışmanlığı görevine son verilince intikam almak için ANAP'a savaş açtığını söyledi. Bu ANAP yetkilisi, şunları ekledi: ‘‘İntikam almak için her yolu denedi. Önce televizyon televizyon gezip bir çok iddia ortaya attı. Olmadı el altında, dedikodular yaymaya başladı. Zaten böyle bir kişiliği olduğu ortaya çıktığında ANAP olarak ilişkimizi kesmiştik, Şimdi yanılmadığımızı görüyoruz. Kirpiyle yatan dikenle kalkar. Sürekli birilerinin yanıda görürsünüz. Aydın Güven Gürkan'dan sonra DYP'ye danışmanlık yaptı, sonra ANAP'la çalıştı. Oradan da uzaklaştırılınca şimdi herkese, ‘Ben başbakanlık danışmanıyım' diyor. Uçak seyahatlerinde de VİP'i kullanıyor.’’

Askerle kavga Yılmaz'ın stratejisi

Danışman Erhan Göksel, bir kaç hafta önce haftalık haber dergisi TEMPO'ya yaptığı açıklamada, ANAP Genel Başkanı Mesut Yılmaz'ın orduyu siyasete çetkmek için özel bir stratejik hesabı olduğunu öne sürmüştü. Göksel, şöyle demişti: ‘‘MİT Müsteşarı'nın konuşmasının kendine ait bir konuşma olduğunu düşünmek, fazla iyi niyetli olur. Ben bunun arkasında Mesut Yılmaz'ın olduğuna inanıyorum. Maalesef talihsiz bir konuşmadır. Geçen sene cumhurbaşkanlığı seçimlerinden bu yana zaman zaman Yılmaz'ın (AB'nin yolu Diyarbatır'dan geçer) türü açıklamaları vardı. Yılmaz, FP'nin kapatılacağına emin olarak cumhurbaşkanlığına giden süreçte, FP'nin desteğini alabilmek için muhafazakar kesime, asker karşıtı bir senaryoyu oynadı. Türkiye'de orduyu siyasetin içine çekmek gibi bir stratejik hesabı var Yılmaz'ın.’’