Oluşturulma Tarihi: Nisan 07, 2007 00:00
130 ülkeden 2500’ün üzerinde bilim adamının katkısıyla 6 yılda hazırlanan "İklim Değişikliği 2007" raporu onaylandı. Daha öncekilere göre sert uyarılar içeren rapora göre küresel ısı 2.5 derece artarsa hayvan ve bitki türlerinin yüzde 30’u yok olacak. Üstelik önlem için gecikildi ve felaket çok yakın.
BELÇİKA’nın başkenti Brüksel’de bir araya gelen bilim adamları ve hükümet yetkilileri, küresel ısınma ve iklim değişiminin etkileri konusundaki rapor üzerinde gece boyunca süren pazarlıklar ardından uzlaşmaya vardı. Daha öncekilerden çok daha sert uyarılar içeren rapora göre iklim değişikliğinden en çok yoksul ülkeler zarar görecek; küresel ısının 1.5 - 2.5 derece artması halinde hayvan ve bitki türlerinin yüzde 30’u yok olacak. Üstelik felaket çok yakın, hatta dünyamızı etkilemeye başladı bile. Greenpeace örgütü rapora tepkisini "şok edici" diye gösterdi. Örgütün Enerji ve İklim Kampanyası sorumlusu Stephanie Tunmore, "Bu rapor kıyametin habercisi. Derhal ve hızlı bir şekilde harekete geçilmezse dünya insan eliyle değiştirilen iklimle yaşanmaz hale gelecek" dedi. Greenpeace, gerçekleşmekte olan "kıyamet"e karşı önlem almak için çok geç kalındığını da vurguladı.
BM Hükümetlerarası İklim Değişikliği Uzmanlar Grubu, 130 ülkeden 2500’ün üzerinde bilim adamının katkısıyla 6 yıllık bir çalışma sonucunda hazırlanan "İklim Değişikliği 2007" raporunu uzun tartışmalardan sonra onayladı. Çin, Suudi Arabistan, Rusya ve ABD’nin tıkanmaya yol açması nedeniyle açıklanması geciken raporda, iklim değişiminin milyonlarca kişi açısından yıkıcı sonuçlar yaratabileceği vurguluyor.
EN ÇOK FAKİRİ VURACAK
Ortalama küresel sıcaklığın 1.5 ila 2.5 santigrat derece daha yükselmesi halinde bitki ve hayvan türlerinin yaklaşık yüzde 20-30’unun yok olabileceği uyarısı yapılan raporda, küresel ısınmanın getireceği sıcak hava dalgalarının, sellerin, kasırgaların, yangınların ve kuraklığın özellikle yoksulları çaresiz bırakacağı belirtildi. Hükümetlerarası İklim Değişimi Paneli Başkanı Rajendra Pachauri, "Zehirli gazların oluşmasında en az sorumluluğu olan en yoksul halklar, ısınmadan en olumsuz şekilde etkilenecek" dedi.
Bilimsel gözlemlere göre, ısınma başta olmak üzere bölgesel iklim değişikliklerinin kıtalarda ve okyanuslarda birçok doğal sistemi olumsuz etkilediği anlatılan raporda, küçük adaların yükselen denizler tarafından yutulacağı, kasırgaların artacağı, sahillerdeki erozyonun hayati altyapıyı, yerleşim birimlerini ve insanların yaşamını tehdit edeceği kaydedildi.
BM Hükümetlerarası İklim Değişikliği Uzmanlar Grubu, küresel iklim değişikliğiyle ilgili bir önceki bilimsel kanıt incelemesini 2001 yılında yapmıştı. Grup, bu yılın şubat ayı başındaki toplantısında ise fiziki bilimsel kanıtları değerlendirerek, 19’ncu yüzyıldan bu yana ortalama küresel sıcaklığın 0,76 santigrat derece arttığını bildirmişti. Bu yüzyılda ise sıcaklıkların 1,1 ila 6,4 santigrat derece artacağını belirten grup, küresel ısınmaya insanların neden olduğunun "neredeyse kesinlik derecesinde" anlaşıldığını dile getirdi.
SABIKALIÜLKELER
Bu arada, BM Hükümetlerarası İklim Değişikliği Uzmanlar Grubu’nun Brüksel’de hafta başından bu yana süren toplantısında bazı ülkelerin taslak rapordaki ifadeleri yumuşatmaya çalışması, bilim adamlarının tepkisini çekti. Amerika Birleşik Devletleri, Çin ve Hindistan’dan yetkililerin raporda kullanılacak ifadelerin kesinlik derecesi konusunda bilim adamlarını yoğun şekilde sorguladıkları belirtildi. Özellikle sera etkisi yaratarak küresel ısınmaya neden olan karbondioksit salınımında ön sıralarda bulunan bu ülkelerden hiçbiri halihazırda Kyoto Sözleşmesi’nin öngördüğü zehirli gazların sınırlanmasına yönelik önlemleri uygulama taahhüdü altında değil.
TÜRKİYE 21. SIRADA
Bu ülkelerin itirazları nedeniyle birçok bilim adamı, bundan sonraki hükümetlerarası toplantılara katılmayacağını ifade etti. Karbondioksit salınımı en yüksek ülkeler sırasıyla şöyle: ABD, Çin, Rusya, Hindistan, Japonya, Almanya, Brezilya, Kanada, İngiltere, İtalya. Türkiye ise 21. sırada.
Mesaj açık
Stockholm Çevre Enstitüsü’nden Dr. Richard Klein, raporun iklim değişikliğinin halihazırda gerçekleşmekte olduğunu açık bir şekilde ifade ettiğinin, bu sürecin doğa ve toplum üzerinde olumsuz etkileri yaşandığının altını çizdi. Mesajın çok açık olduğuna dikkat çeken Klein, "Kendilerine sunduğumuz bu değerlendirmenin ardından harekete geçmek hükümetlere bağlı" dedi. Rapor, Haziran ayındaki sanayileşmiş ülkeler grubu G8 zirvesinde ele alınmak üzere dünya liderlerine sunulacak. Burada yeni bir anlaşmaya zemin olması umuluyor.