Güncelleme Tarihi:
12 Eylül’ün Başbakanı Bülend Ulusu dün kendisini dinleyen Meclis Darbeleri Araştırma Komisyonu’na, İran İslam Cumhuriyeti Lideri Humeyni’nin arkasında kıldığı cuma namazını anlattı. Ulusu, “İran ve Irak arasında arabululucuk yapıyorduk. İran’da Humeyni ile görüşürken cuma günü ‘Haydi namaza’ dediler. Humeyni’nin arkasında namaz kıldık. Hem de birkaç defa oldu bu. Neler yaşadık neler” dedi.
Roma yolunda Başbakanlık haberi
Ulusu, başbakanlığa atanış öyküsünü de, “Valizlerimi toplamış büyükelçi olarak Roma’ya giderken, Evren telefonda başbakanlık teklif etti. Bırakıp da gidemedim, görevi aldım. İstemek değil, görev. Siz Roma’ya mı giderdiniz, görevi mi kabul ederdiniz? Roma’daki elçilikte de ihtilalcilerle çalışılacaktı” diye anlattı. 1960 darbesinde albay olduğunu, duyunca, “Eyvah” dediğini belirten Ulusu, hiçbir darbeyi onaylamadığını da söyledi. Ulusu, o dönem 650 bin kişinin tutuklandığı ve çok sayıda kişiye de işkence yapıldığının söylenmesi üzerine, şöyle konuştu: “İşkencelerden bilgim yok. Kıvırtmıyorum, doğruya doğru. Bana böyle bir şikayet ve talep gelmedi. Olmadı demiyorum ama ilgi alanıma girmiyordu. Ben ülkenin kalkınmasına yöneldim. Sıkıyönetim Genelkurmay Başkanlığı’na bağlıydı. Sıkıyönetim işleriyle ilgili değildim. O dönem polis, öğretmenler, hatta gardiyanlar bile sağ, sol diye bölündü. Sol örgüt üyesi aşırı sağcı gardiyanların hâkim olduğu cezaevine düştüğünde işkencelerin bir kısmı bundan olabilir.”
Derin devlet konusunda bilgi sahibi olmadığını savunan Ulusu, “Kontrgerilla, ABD’lilerin NATO içindeki teşkilatlanmasıydı ama kötü amaçlı değil, daha başka amaçlar için bu yapılanma gerçekleştirildi” dedi.
Demirel de dinleniyordu
Günümüzdeki gibi o zaman da telefonların dinlendiğini belirterek, “Demirel de dinleniyordu. Dinleme kayıtları MİT’e, oradan da devlet organlarına, bana da getiriliyordu” diyen Ulusu, Menderes’in idamını da onaylamadığını savundu. Ulusu, “Ama büyük hata yaptı, yargıyı Meclis’e taşıdı. ‘Odunu koysam milletvekili yaparım’, ‘Asteğmenle orduyu idare ederim’ gibi orduyu rencide edici laflar etti. CHP askeri dürttü. Ama bu asılsın demek değildir. Kabahatleri oldu ama bu ihtilale sebep olmamalıydı” dedi.
Sakladığım sırlarım var
Ulusu, 12 Eylül’deki Kürtçe yasağı için, “O zaman öyle icap ediyordu. Alay eder gibi durumlar oldu. Bir partinin başkanı Diyarbakır’da valinin odasında konuşurken tercüman getiriliyordu. Vali bakan tercüman aracılığıyla konuşuyor. O aksiyona reaksiyon olarak yapıldı” derken, bugün Kürtçe eğitimin ise normal olduğunu söyledi. Bugün artık darbe olasılığı görmediğini belirten Ulusu, komisyon üyelerinin, “Tatmin olmadık, sakladığınız sırlar var” demesi üzerine de, “Kendime sakladığım sırlar var, herşey söylenmez” dedi.