Güncelleme Tarihi:
MİMESİS TİYATRO - ÇEVİRİ ARAŞTIRMA DERGİSİ
Boğaziçi Üniversitesi Yayınları 563 sayfa
Siz adının dergi olduğuna bakmayın, Mimesis içeriğinin doyuruculuğu ve hacmi sayesinde konuyla ilgilenenler için bir başvuru kitabı niteliğinde aslında. Tiyatro yayıncılığını ısrarla sürdüren Mimesis'in 7. sayısında dört ana bölüm ve bu bölümlerin dışında farklı konulara değinen makaleler yer alıyor. Dört ana bölümü oluşturan konular ise ‘‘Theatre du Soleil’’ (Güneş Tiyatrosu) ve yönetmeni Arianne Mnouchkine, Piccolo Teatro'nun kurucusu ve yönetmeni Giorgio Strehler, siyasal tiyatronun önde gelen temsilcilerinden Augusto Boal ve William Shakespeare'in önemli oyunlarından ‘‘Fırtına’’. Konuların işlenişinde akademik bir dilin hákim olduğu Mimesis; Seçkin Selvi, Ali Taygun, Yılmaz Onay ve Cüneyt Türel gibi isimlerle yapılan söyleşilerle renkleniyor. Dergide BÜ yapımı oyunlar da değerlendirilmiş.
SİYAH ‘AN’LAR ‘‘COOL MEMORIES 1-2, 1980-1990’’
Jean Baudrillard / Çev: Ayşegül Sönmezay / Ayrıntı Yayınları / 323 sayfa
Yaşayan Fransız düşünürlerin en önemlilerinden sayılan Jean Baudrillard, kendisi için tuttuğu notları bu kitap aracılıyla okurlarla paylaşıyor. Özellikle kendi ülkesinde bir medya starı haline gelmiş bu çarpıcı düşünür, dünyaya yaşlanmakta olan ama hayatı anlamlandırma çabasından vazgeçmeyen bir adamın gözleriyle bakıyor. Sayfalar arasında gezinirken zaman zaman bu adamın neşeli bir çocuğa dönüştüğüne de tanık olabilirsiniz. Yaşadığımız yüzyılı alaycı, yoğun ve keskin bir bakış açısıyla gözlemleyen Baudrillard, elimizde kalan tek hayati yoğunluğun ‘‘baştan çıkarma’’ olduğu kanısında. Ayrıca dilin kadın olduğunu ve kendi söylediklerine dönüşerek baştan çıkardığını söylüyor. Doğru mu bilmiyoruz, tek bildiğimiz kitabın da bizi baştan çıkardığı. Yazarın en eğlenceli ve kolay okunan kitaplarından biri.
LAĞIMLARANASI YA DA BEYOĞLU
Bilge Karasu / Metis Yayınları Edebiyat Dizisi / 228 sayfa
Dört yıl önce Temmuz ayında yitirdiğimiz Bilge Karasu'nun ölümünden sonra yayımlanabileceğini düşünerek dostu Füsun Akatlı'ya emanet ettiği metinleri, günlükleri, notları, ‘‘bir bavul ve irice bir seyahat çantası dolusu yazılı káğıt’’ı Akatlı, ustaya yaraşır titiz bir çalışmayla okudu, taradı, seçti, yayıma hazırladı ve ortaya iki kitap çıktı. Karasu'nun yıllar boyu üzerinde çalıştığı, diğer metinleriyle, özellikle ‘‘Narla İncile Gazel’’ ve ‘‘Altı Ay Bir Güz’’le akrabalık taşıyan ‘‘Lağımlaranası ya da Beyoğlu’’nda anlatı ya da kurmaca genel kategorisi içinde yer alan metinleri toplamış Akatlı, sonuna da bir radyo oyunu ve iki opera librettosu eklemiş. Denemeler, metinler, günlükler ve notları içeren ‘‘Öteki Metinler’’ ise yaz sonunda çıkacak.
GÜN ORTASINDA KARANLIK
Arthur Koestler / Çev: Pınar Kür / İletişim Yayınları / Roman / 255 sayfa
Kendi hayatı da eserleri kadar ilginç olan ünlü romancı ve gazeteci Arthur Koestler'in ‘‘Gün Ortasında Karanlık’’ adlı romanı İletişim Yayınları'ndan çıktı. Romancılıkta özel bir tür olan ‘‘hapisane romanı’’ türündeki kitap, kahramanı Rubashov aracılığıyla iktidar-yetki ilişkilerini sorguluyor. 2. Dünya Savaşı yıllarında toplama kamplarında subaylık yapan Koestler, ‘‘Gün Ortasında Karanlık’’ adlı kitabında kendi deneyimlerinden yararlanarak okuyucunun kafasında mahkûmları, hücreleri ve sorgu odalarıyla capcanlı bir hapisane yaratmış. Savaş yıllarında Paris'te Hitler karşıtı Almanca bir dergi yayımlayan, ‘‘İspanya'da Ölüm Güncesi’’, ‘‘Haçsız Haçlılar’’ ve ‘‘Spartaküs’’ adlı kitaplarıyla tanınan Koestler'in ‘‘Gün Ortasında Karanlık’’ adlı kitabı, sizleri bir iç hesaplaşmasına davet ediyor.