‘Kırmızılı Kadın’a destek açıklaması
Güncelleme Tarihi:
Üniversite Dayanışma Platformu ile Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası (Eğitim-Sen), Gezi Parkı olayları sırasında ‘Kırmızılı Kadın’ olarak simgeleşen ve hakkında disiplin soruşturması açılan İTÜ Mimarlık Fakültesi Araştırma Görevlisi Ceyda Sungur’a, üniversite önünde destek açıklaması yaptı.
MESLEKTAŞLARINI PROVAKE ETMEKLE SUÇLANDI
Ceyda Sungur hakkında, görevli asistanlara kalıcı asistanlık kadrosuna geçme ile ilgili attığı e-mail nedeniyle 'Meslektaşlarını provake etmek' ve Eğitim-Sen ve Türk Eğitim-Sen'in 24 Eylül 2014 tarihindeki greviyle ilgili olarak Mimarlık Fakültesi'ne “Grevdeyiz" afişini asmak suçlamasıyla soruşturma açıldı.
Fakülte Dekanlığı tarafından savunması alınan Ceyda Sungur’a destek olmak için, Üniversite Dayanışma Platformu, Eğitim-Sen İstanbul 6 Nolu Üniversiteler Şubesi üyeleri ve Sungur’un arkadaşları, saat 12.30’da üniversitenin Taşkışla yerleşkesi önünde toplandı. Grup sık sık, “Ceyda Sungur yalnız değildir", “Kurtuluş yok tek başına ya hep beraber ya hiç birimiz" şeklinde slogan attı.
DOĞAN" İTÜ REKTÖRLÜĞÜ SENDİKAL ÖZGÜRLÜKLERİ HEDEF ALMIŞTIR"
Eğitim-Sen adına basın açıklaması yapan Eğitim Sen İstanbul 6 Nolu Üniversiteler Platformu Şube Başkanı Mustafa Görkem Doğan, “Bugün burada son bir yılda üçüncü kez idari takibata uğrayan sendika üyemiz Ceyda Sungur’un yanında olmak için toplandık. Ceyda Sungur’un bu soruşturmaya uğramasının nedeni artık Danıştay kararları ile tescillenmiş olan kamu emekçilerinin grev haklarını kullanmasına yönelik bir çağrıyı, afişi fakültedeki odaların kapılarına asmış olmasıdır. İTÜ Rektörlüğü bu sefer de bir üyemiz nezdinde sendikal özgürlükleri hedef almıştır. Rektörlük bundan sonra da çalışma barışını bozduğu her yerde, karşısına en sert biçimde dikilmiş olan sendikamızı görecektir" dedi.
BİLİM İNSANLARINI SORUŞTURMAKLA YILDIRAMAZSINIZ
Üniversite Dayanışma Platformu adına açıklama yapan platform başkanı Mustafa Görkem Doğan, “Ceyda Sungur’a açılan soruşturmalar bugün akademik özgürlüklere karşı yürütülen genel saldırının ve üniversitelerin halk ve doğa çıkarına bilgi üretmesine karşı kampanyanın bir parçasıdır. Buradan uyarıyoruz; bilim insanlarını soruşturmalarla yıldırımazsınız. Örgütlenme özgürlüğümüzden, ifade özgürlüğümüzden soruşturmalarınızdan çekinip vazgeçecek değiliz. Halka ve doğaya karşı sorumluluklarımızdan tehditlerinizden ötürü kaçacak değiliz. Buraya Ceyda Sungur’la dayanışmamızı göstermek için toplanan bizler bütün meslektaşlarımızı akademik özgürlükleri, bilimsel özerkliği ve halk doğa yararına bilim üreten bir üniversite için mücadeleye başlamaya davet ediyoruz" diye konuştu.
Açıklama sırasında arka sıralarda durun Ceyda Sungur ise basın mensuplarının ısrarlarına rağmen konuşmak istemedi.