Oluşturulma Tarihi: Mayıs 15, 2005 00:00
Ãœnlü ‘kırmızı telefon’u nicedir unutmuÅŸ, sözünü etmez olmuÅŸtuk. Bereket BaÅŸbakan Tayyip ErdoÄŸan’ın gezisi sırasında Ä°srail ile Türkiye arasında kırmızı telefon hattı kurulmasına kararı verildi de yine hatırlayıverdik. Bir zamanlar Hollywood’un casus filmlerinin deÄŸiÅŸmez aksesuvarı olan kırmızı telefon, göreni, bileni olmayan ama bir yandan da onun kahramanı olduÄŸu öykülerden geçilmeyen, özellikle de medyanın her fırsatta diline pelesenk ettiÄŸi bir efsane!Evet, gerçekten bir efsane. O nedenle siz siz olun, bu efsaneye kanıp, yolunuz tesadüfen BaÅŸbakan ya da DışiÅŸleri Bakanları’nın özel kalemlerine düşerse masaların orasında burasında kırmızı telefon ya da kırmızı hat aramayın! Çünkü bulamazsınız.Ä°ÅŸte kırmızı telefonun gerçek hikayesi...Efsaneyi kavrayabilmek için 40 yıl kadar geriye, 1962 Ekim’ine dönmek gerekli. Sovyetler füzelerini Küba’ya yerleÅŸtirir, ABD de bunun üzerine adayı ablukaya alır. Dünya bir anda bir nükleer savaşın eÅŸiÄŸine gelir. Neyse ki, soÄŸuk terler döken Kennedy ve Kruşçev sorunu anlaÅŸmayla çözerler ve füzeler sökülür, abluka kaldırılır. Ama iki lider, bir daha bu kritik noktaya gelmemek için bir çözüm üretmeye karar verirler. Bulunan çare de Beyaz Saray ile Kremlin arasında ‘doÄŸrudan haberleÅŸme hattı’ kurulması olur. 20 Haziran 1963’te Cenevre’de imzalanan antlaÅŸmanın baÅŸlığı, ‘DoÄŸrudan HaberleÅŸme Hattı AntlaÅŸması’dır ama herkes bunu ‘Kırmızı Telefon AntlaÅŸması’ olarak öğrenir.‘Hot line’ (sıcak hat) olarak da adlandırılan ‘kırmızı telefon’, o günün dar iletiÅŸim olanakları içerisinde anlaşılabilir bir yöntemdi. Telefon numaralarının baÄŸlanabilmesi, uzun çabalarda bulunulmasını, araya ‘Milletlerarası Servisler’in girmesini gerektiriyordu. DoÄŸrudan telefon hattı kurulması, bütün bu gereksiz zaman kaybını önlemiÅŸ, kriz durumunda acil müdahaleyi kolaylaÅŸtırmıştı.Beyaz Saray ve Kremlin arasındaki bu ‘doÄŸrudan haberleÅŸme hattı’, yani ‘kırmızı telefon’, o günden itibaren dünyada bir efsaneye dönüştü. Casus filmlerine, romanlara ilham kaynağı oldu. Ancak bir yandan da aralarında kriz olan baÅŸka ülkeler, ‘kırmızı telefon’dan esinlenmeye baÅŸlamıştı. Hindistan-Pakistan, Güney-Kuzey Kore, Çin-ABD gibi birçok ülke aralarında doÄŸrudan telefon baÄŸlantıları kurdular. Öylesine yayıldı ki, ‘soÄŸuk savaş’ döneminin ‘sıcak ürünü’ kırmızı telefon, sadece aralarında çatışma olasılığı bulunan ülkelerde deÄŸil, dost ülkelerde de kullanılır oldu. TÃœRKÄ°YE’NÄ°N KURDUÄžU KIRMIZI TELEFONLARElbette Türkiye de kırmızı telefon salgınından etkilendi. Hatta öylesine benimsendi ki bu yöntem, CumhurbaÅŸkanlığı, Genelkurmay, BaÅŸbakanlık, TBMM BaÅŸkanlığı, DışiÅŸleri Bakanlığı, MÄ°T MüsteÅŸarlığı gibi kurumlar arasında da PTT yerine doÄŸrudan haberleÅŸme hatları çekildi. Teknoloji geliÅŸtikçe de bu telefonlarda dinlemeye karşı özel önlemler geliÅŸtirildi.SoÄŸuk savaÅŸ döneminde Türkiye’nin doÄŸrudan haberleÅŸme hatları, NATO merkezleri ve bazı Avrupa ülkeleri ile sınırlıydı. Son dönemde bu hatlara Suriye de eklendi. Öcalan’ın bu ülkeden çıkarılmasının ardından, 1998’de iki ülke arasında direkt haberleÅŸme hattı kuruldu.Türkiye-Yunanistan arasında ‘kırmızı hat’ kurulması yaÅŸanan onca krize raÄŸmen ancak Ä°smail Cem ve Yorgo Papandreu’nun DışiÅŸleri Bakanlıkları sırasında Ocak 2000’de gündeme gelebildi.Bu geliÅŸmeyi, birer yıl arayla Milli Savunma Bakanları arasında, sonra da Deniz Kuvvetleri Komutanlıkları arasında hat kurulması izledi. Sonra bir hat da, hava sahası ihlallerinden doÄŸan krizlerin önlenmesi için EskiÅŸehir ile Larissa hava taktik karargahları arasında kuruldu.BaÅŸbakan ErdoÄŸan’ın Ä°srail ziyareti sırasında karara baÄŸlanan ‘kırmızı telefon hattı’ ise krizleri önleme amacından çok ‘dostluk göstergesi’ iÅŸlevi görecek. Ä°srail BaÅŸbakanı Ariel Åžaron, doÄŸrudan hat önerilerinin kabulünden duyduÄŸu memnuniyeti dile getirirken bir de bilgi veriyordu; ‘ABD, Ä°ngiltere, Rusya ve AB liderliklerinden sonra beÅŸinci direkt hattı Türkiye ile kurduk.’TELEFON BAÅžINA HEP BÄ°RLÄ°KTE OTURULUYORKırmızı telefon tanımı, aslında sembolik bir anlamdan öteye gitmiyor. DoÄŸrudan telefon hattı kurulması kararı verilen ülkeler ile sadece karşılıklı birer numara alışveriÅŸinde bulunuluyor o kadar.GerektiÄŸinde bu özel numara aranarak, o devlet adamının özel sekreterine ya da hemen baÄŸlantı kurabilecek yakın bir görevliye ulaÅŸmak mümkün oluyor. Randevulaşılan saatte iki devlet adamı oturuyorlar telefonun başına, görüşüyorlar. Yanlarında da diÄŸer görevliler. Tutanak tutuyorlar, çeviri yapıyorlar ya da bilgi desteÄŸinde bulunuyorlar. Devlet adamı öyle ahizeyi kulağına götürüp de konuÅŸmuyor; diyafon açık tutuluyor ki, odadakiler konuÅŸmayı dinleyebilsin ve kayıt altına alınabilsin.Peki böyle bir hat yoksa ne oluyor? Geleneksel biçimde ülkeler arası teması her zaman olduÄŸu gibi büyükelçilikler saÄŸlıyor. Kırmızı telefon hattı, büyükelçilikleri, bürokrasiyi ortadan kaldırarak zaman kazandırıyor.Ancak iletiÅŸim teknolojisinin hayli geliÅŸtiÄŸi günümüzde devlet adamlarının görüşmeleri de eskiye oranla hayli hızlandı. Ä°srail ile ‘kırmızı telefon anlaÅŸması’nı yorumlayan DışiÅŸleri’nden bir diplomat bu konudaki pratiÄŸi bize özetledi: ‘Artık birçok bakanın müşavirinin cep telefonu numarasını biliyoruz. Biz de kendi cep telefonumuzu veriyoruz. GerektiÄŸinde cep telefonundan anında ulaÅŸabiliyoruz. Hatta istersek zaptını da tutabiliyoruz. Bugünün teknolojisinde kırmızı hattın pek geçerliliÄŸi kalmadı. Artık bir fantezi olarak kaldı.’Anlaşılan artık devlet adamlarının birbirlerine ‘Cep telefonu numaranızı alabilir miyim?’ demeleri ‘kırmızı telefon’dan daha iÅŸlevsel...KAYA TOPERÄ° (CumhurbaÅŸkanı Özal’ın DışiÅŸleri Danışmanı)DoÄŸrudan Beyaz Saray’ı arıyordukIrak Savaşı döneminde Turgut Bey ve BaÅŸkan Bush’un görüşebilmeleri için biz doÄŸrudan Beyaz Saray’ı, onlar da Çankaya’yı arardı. Özal bildirilen saatte telefon başında oluyordu. Yanında da biz olurduk, ses diyafonla odaya verilirdi. Bush ile konuÅŸurken gerek yoktu ama mesela Arap liderlerle konuÅŸurken çevirmene ihtiyaç olurdu. Özel hattan kasıt özel bir numaranın verilmesi. Kırmızı hat, kırmızı telefon yok. Gerek kaldı mı bilmiyorum çünkü artık cep telefonları var.VECDÄ° GÖNÃœL (Milli Savunma Bakanı)Ä°stese cebimi de verirdimYunanistan Milli Savunma Bakanı ile direkt numaralarımız var birbirimizin. Kırmızı hat falan deÄŸil. Sekretersiz görüşme imkanı sadece. Önceki bakan zamanında talep etmiÅŸlerdi. Bir iki defa konuÅŸtuk. Ä°steseler cep telefonu numaramı da verirdim ama numaralar deÄŸiÅŸiyor, bakanlar deÄŸiÅŸiyor. SÃœLEYMAN DEMÄ°REL (9. CumhurbaÅŸkanı)Kırmızı denilen direkt telefondurKırmızı telefon denilen direkt telefondur. Aradığınız zaman doÄŸrudan muhatabınız çıkar. Kırmızı deÄŸil, adı öyle onun. Mesela ben Güniz Sokak’ta oturuyorum baÅŸbakanım, gecenin herhangi bir zamanında cumhurbaÅŸkanıyla görüşmem lazım; veya cumhurbaÅŸkanının benimle görüşmesi lazım. Kaldırdım mı telefonu görüşüyordum. O manada benim kırmızı telefonum hep vardı. BaÅŸbakanken de, cumhurbaÅŸkanıyken de. Ondan sonra deÄŸiÅŸik zamanlarda deÄŸiÅŸik devlet adamlarıyla benim aramda kırmızı telefon vardı. Türk -Yunan münasebetlerinin çok sürtünmeli olduÄŸu 60’lı yıllarda DışiÅŸleri Bakanımız Ä°hsan Sabri ÇaÄŸlayangil ile Yunan DışiÅŸleri Bakanı arasında kırmızı telefon vardı. Bu ÅŸekilde direkt temas halinde olduÄŸumuz insanlar oldu. Ä°letiÅŸim çabukluÄŸu, iletiÅŸim güvenliÄŸi saÄŸlıyordu. O telefonu kullandım ben epeyce.MURAT KARAYALÇIN (SHP Genel BaÅŸkanı)Hiç kırmızı telefonla görüşmedimBakanlığım sırasında hiç kullanmadım. Benden önce ya da benden sonra gelenlerin, hatta baÅŸbakanların da kullandığını pek sanmıyorum. Ben birçok bakanla görüştüm, ama kırmızı telefon olmadan da o ihtiyacı karşılayabildik. Zaten bakanlıkta da öyle kırmızı bir telefon yoktu.Â
button