Güncelleme Tarihi:
Türkiye, memnuniyetle karşıladı. Rusya, ABD’yi “Irak’taki hatayı tekrarlamayın” diye uyardı. Şam, “Ucuz taktik bunlar” yanıtını verdi.Perşembe akşamı Beyaz Saray Ulusal Güvenlik yetkilisi Ben Rhodes’un Suriye’de kırmızı çizginin aşıldığını ve Esad’ın 150’ye yakın muhalifi kimyasal silah kullanarak öldürdüğünün belirlendiğini söylediğinden beri silah yardımından muhalifleri koruyacak uçuşa yasak bölge oluşturmaya kadar bir dizi seçenek tartışılıyor.
SİLAH YARDIMI New York Times gazetesine konuşan üst düzey bir Amerikalı yetkiliye göre konuyu Türkiye, Ürdün, Katar, Suudi Arabistan gibi müttefik ülkelerle görüşecek ABD, ilk aşamada muhaliflere tanksavar gibi hafif silah ve mühimmat yardımında bulunacak. Uçaksavar gibi ağır silahlar halen düşünülüyor.
UÇUŞA YASAK BÖLGE Cumhuriyetçi Senatör John McCain gibi isimler ise uçuşa yasak bölgenin de düşünülmesi gerektiğini savunuyorlar. Reuters’a konuşan Washington’daki iki Batılı diplomat da, ABD’nin Suriye’de sınırlı bir uçuşa yasak bölge kurmaya hazırlandığını söyledi. Rhodes ise dün yaptığı açıklamada uçuşa yasak bölgenin Libya’da olduğundan daha zor ve masraflı olduğunu belirterek, Suriye’ye ABD askeri göndermek gibi bir niyetleri olmadığını vurguladı. ABD’nin BM Büyükelçisi Susan Rice da, uçuşa yasak bölge kararının bazı dezavantajları ve sınırları olacağını ifade etti.
MUHALİFLER BEKLİYOR Dün İstanbul’da Batılı ülkelerin temsilcileriyle bir araya gelmesi planlanan Suriye Yüksek Askeri Konseyi lideri General Salim İdris, El Arabiya televizyonuna yaptığı açıklamada, ABD’den gelecek silahların yakında muhaliflerin elinde olmasını umduklarını, bunun savaşçılara büyük bir moral takviyesi olacağını söyledi.
Neden şimdi
Washington’ın kimyasal silah açıklamasının şimdi yapılmasında, Suriyeli muhaliflerin rejim karşısında son bir aydır yaşadığı yenilgilerin de etkisi oldu. İran’ın desteklediği Hizbullah’ın Esad’ın yanında savaşa tüm ağırlığını koyması ve ay başında Lübnan sınırındaki kritik bölge Kuseyr’in tamamen rejimin kontrolüne geçmesi, rejim temsilcileri ve muhalifler arasında barışçıl bir çözüm için müzakere fikrine dayalı 2’nci Cenevre konferansını toplamaya çalışan Batı’da alarm etkisi yarattı. Washington’a Kuseyr’i kazandıktan sonra rejimin Halep ve Humus’u da yeniden ele geçirmek için harekete geçtiği yönünde haberler gelince, Obama’nın bizzat talep ettiği konferans da iyice zorlaştı. Ve sonunda Washington kırmızı çizgi kartını oynadı.
Mezalim karşısında artık birleşilmeli
DışişleriBakanlığı Sözcüsü Levent Gümrükçü, ABD’de, Suriye rejiminin kimyasal silah kullandığı yönündeki iddiaların kuşkuya yer bırakmayacak şekilde doğrulandığını ve bu sonucun Türk makamlarındaki mevcut bulgularla örtüştüğünü açıkladı. Yazılı açıklamada “Uluslararası camia bu mezalim karşısında artık birleşmeli ve tavrını açıkça ortaya koymalıdır” dendi.
Rusya: Irak’taki hataya düşmeyin
SURİYE: Dışişleri Bakanlığı’ndan yapılan açıklamada ABD’nin işgal etmeye bahane yaratmak için ‘Kimyasal silah kullanıldı’ yalanını ortaya attığı belirtildi. Açıklamada ,“Suriye’deki terörist grupların elinde kimyasal silahlar olduğunu kanıtlayan birçok açıklama olmasına rağmen, Beyaz Saray, masa başında üretilmiş bir raporla Suriye hükümetini bu tür silah kullanmakla itham etmektedir. ABD, muhalifleri silahlandırmak konusunda Obama’yı haklı çıkarmak için ucuz taktikler kullanıyor” denildi.
RUSYA: Rus parlamentosu Duma’nın Dışişleri Komisyonu Başkanı Aleksi Puşkov, Obama’nın selefi George Bush’un izinden gittiğini söyleyerek “Bush ‘Saddam Hüseyin’in elinde kimyasal silah var’ yalanını uydurmuştu. Obama da aynı senaryoyla işgale zemin hazırlıyor” dedi. Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov’un da, telefonda görüştüğü ABD’li mevkidaşı John Kerry’ye kimyasal silah iddialarıyla ilgili kanıt olmadığını söylediği belirtildi.