A.A
Oluşturulma Tarihi: Mayıs 01, 2006 16:20
“Banda Aldo Bare” adlı örgütün lideri olduğu iddiasıyla Arnavutluk tarafından kırmızı bültenle aranan Alfret Shkurti, mahkemeye çıkarıldı.
Ankara 10. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya, tutuklu Shkurti ve avukatı katıldı.
Shkurti, kimlik bilgileri sorulduğunda önce susma hakkını kullanacağını söyledi. Daha sonra isminin Mikel Kodra olduğunu iddia eden Shkurti, Makedonya vatandaşı olduğunu ve bir şirkette yöneticilik yaptığını ileri sürdü.
Mahkeme Başkanı Oktay Saday, Shkurti'nin iadesine yönelik olarak Adalet Bakanlığı'ndan gelen yazıyı okudu. Saday, Shkurti'nin Arnavutluk'ta “alıkoyma, evrakta sahtecilik ve suç örgütü kurma” suçlarından 7 yıl hapis cezasına çarptırıldığını belirtti.
Shkurti, savunmasında, Arnavutluk dışında bulunduğu bir sırada söz konusu cezanın verildiğini ve can güvenliği bulunmadığı için Arnavutluğa iade edilmek istemediğini söyledi.
Mahkemeye sunulan belgelerdeki “Aldo Bere”, “Alfret Shkurti” isimlerinin kendisine ait olmadığını öne süren Shkurti, bu isimlerle sahte belge kullanmadığını ve bu isimlerle ilgili beyanda bulunmayacağını ifade etti.
Shkurti'nin avukatı Cemil Can, müvekkilinin farklı isimlerle çeşitli suçlardan yargılandığını ve beraat ettiğini, aldığı cezanın da Türkiye'de yakalanmasından bir gün sonra karara bağlanmasının anlamlı olduğunu söyledi. Can, Shkurti'nin yakalandığında üzerinde bulunan Mikel Kodra ismine düzenlenmiş pasaportun sahte olup olmadığının anlaşılması için Adalet Bakanlığı'na yazılan yazıya cevap verilmeden iade talebinin mahkemeye gönderilmesini anlayamadıklarını kaydetti.
DOSYADAKİ PARMAK İZLERİ
Dava dosyasındaki parmak izlerinin, Türkiye'deki tespitin ardından Yunanistan'daki eski belgelere eklendiğini ileri süren Can, müvekkilinin Yunanistan'da parmak izinin alınmasını gerektirecek bir eylemde bulunmadığını iddia etti.
Shkurti'nin Türkiye'ye iltica talebi olduğunu ve daha sonra Türk vatandaşlığına geçmek için başvuracağını dile getiren Can, müvekkilinin Arnavutluğa iade edilmemesini istedi.
Can, Alfret Shkurti'nin kimlik ve milliyetinin tespiti için Arnavutluk, Makedonya ve Yunanistan'a yazı yazılmasını, Türkiye'ye iltica talebinin beklenmesini, tutuklama tedbirinin başka bir tedbire çevrilmesini ya da kefaletle serbest bırakılmasını talep etti.
Kendisine Arnavutluk'tan Alfret Shkurti için vekalet gönderildiğini söyleyen Can, mahkemeye çıkarılan kişinin üzerinden çıkan Mikel Kodra pasaportunun sahte olmadığını ve bu kişinin de avukatlığını üstlendiğini kaydetti.
Mahkeme başkanının, “Alfret Shkurti kim?” sorusunu yanıtlayan sanık, “Ben Mikel Kodra'yım. Diğer isimlerle ilgili açıklama yapmayacağım” dedi.
Bunun üzerine Cumhuriyet Savcısı, sanığa, mahkemeye sunduğu ismin doğru olmaması halinde suç işlemiş olacağını anımsattı.
Cumhuriyet Savcısı mütalaasında, dosyadaki bilgilerden sanığın Alfret Shkurti olduğunun açıkça anlaşıldığını ve kimlik tespitine ilişkin talebin reddi yönünde görüş bildirdi. Savcı, sanığın Türkiye'den alınan parmak izinde silintiler bulunduğuna Yunanistan'dan gelen izlerin ise tam olduğuna işaret ederek, parmak izinde sonradan silinti yapılabileceğini ancak ekleme yapılmasının mümkün olmadığını bildirdi.
Mahkeme heyeti verdiği ara kararda, kimlik tespitine ilişkin talebin reddine karar verdi. Alfret Shkurti bunun üzerine, avukatının diğer taleplerinin dikkate alınmasını istedi.
“İADE EDİLSİN”
Cumhuriyet Savcısı esas hakkındaki mütalaasında, Shkurti'nin, Türk Ceza Kanunu'nun “geri vermeyi” düzenleyen 18/4. maddesi uyarınca Arnavutluğa iadesine karar verilmesi yönünde görüş bildirdi.
Shkurti'nin avukatı Cemil Can ise savunma için süre istedi.
Mahkeme heyeti, sanığın tutukluluk halinin devamına karar verirken, Can'a yazılı beyanda bulunması için duruşmayı erteledi.
BATIKENT'TE YAKALANMIŞTI
İnterpol tarafından kırmızı bültenle arandığı belirtilen Alfret Shkurti, 25 Mart 2006 tarihinde Ankara Emniyet Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlar Şube Müdürlüğü ekipleri tarafından Batıkent'teki bir eve yaptıkları operasyonda yakalanmıştı.
“Banda Aldo Bare” adlı örgütün lideri olduğu bildirilen Alfret Shkurti'nin, 2000 yılından bu yana kırmızı bültenle arandığı belirtilmişti.
Arnavutluk İçişleri Bakanı Sokol Oldaşi, Shkurti'nin Ankara'da yakalanması dolayısıyla Türk polisine teşekkür etmişti.