Kirliliğe çözüm temiz üretim

“Sadece Büyük Menderes’teki değil, tüm Türkiye’deki nehirlerin kirlilik sorununun çözümü temiz üretim dönüşümünden geçiyor” diyen Pasinli, Hürriyet’e şunları söyledi:

“WWF–Türkiye olarak Güney Ege Kalkınma Ajansı (GEKA) işbirliğiyle Denizli’de başlattığımız ‘Tekstil Sektöründe Temiz Üretimin Yaygınlaşması’ hareketi Büyük Menderes Havzası’ndaki kirliliği önlemek açısından en önemli girişimlerden biri. Bölgedeki tekstil sektörünün, 12 milyon Euro’ya varacak yatırımla yıllık 10 milyon Euro ve yüzde 20’ye varan su, enerji ve kimyasal tasarrufu sağlaması mümkün. Yatırımların 1-3 yıl gibi bir sürede geri kazanılması öngörülüyor. Tabii temiz üretim dönüşümü tek başına yeterli değil. Kentsel atık suların etkin arıtımı, diğer sektörlerde de temiz üretim uygulamasına geçiş ve iyi tarım uygulamalarının yaygınlaştırılması da gerekiyor.

DÜNYAYA ÖRNEK OLACAK
Dünyanın tüm nehirlerinde, eğer bölge sanayileşme süreci geçirmişse ve kentleşme varsa, su kalitesiyle ilgili sorun yaşanıyor. Temiz üretim, üretimde verimliliği arttırırken aynı anda hem çevresel hem de ekonomik faydanın sağlandığı bir uygulama. Üretim sürecinde doğal kaynak ve enerji tüketiminin, toksik ve tehlikeli kimyasal kullanımının, atık, atık su ve emisyon oluşumunun bütünsel bir yaklaşımla kontrol edilerek minimize edilmesini sağlıyor. Yani aynı miktarda üretim için daha az doğal kaynak ve enerji kullanıyorsunuz ve daha az atık üretimi yapıyorsunuz. Bu açıdan, çevresel kaygıların yanı sıra; doğal kaynakların korunması, endüstriyel verimlilik ve tabii ki ekonomik kalkınma gibi pek çok farklı alana da hitap ediyor. Denizli’de Büyük Menderes için attığımız adımla Türkiye’ye ve dünyaya örnek olacak bir model ortaya koymayı hedefliyoruz. Çünkü bu, çevresel kazanımın yanı sıra, ekonomik sürdürülebilirliği ve sektörel rekabetin korunmasını da beraberinde getirecek bir model.”