Kirli havada kanser tehlikesi

Güncelleme Tarihi:

Kirli havada kanser tehlikesi
Oluşturulma Tarihi: Kasım 24, 2006 11:07

Çevre ve Orman Bakanlığı'nca hazırlanan hava kalitesi konulu broşürde, kirli hava tabakasında kükürtdioksit, benzen, azotdioksit, ozon, partiküler madde ve ağır metaller bulunduğu belirtilerek, “Bilimsel deliller, ağır metal bileşenlerinin insanlar için genotoksik kanserojen olduğunu göstermektedir” denildi.

Çevre ve Orman Bakanlığı yürüttüğü ”Hava Kalitesi” projesi çerçevesinde bir broşür hazırladı.

Broşürde, Türkiye'deki nüfus artışının, kentleşme ve sanayileşmeye neden olduğu belirtilen broşürde, bu durumun hava kirliliğine neden olduğunu ifade edildi.

Hava kirliliği etkenlerini, kentleşme, sanayileşme ve motorlu araçlar olarak 3 ana kategoride ele alınan broşürde, kentsel alanlarda, sanayi kaynaklı emisyonların, trafik, ısınma ve enerji üretiminden kaynaklanan emisyonlar birleşerek hava kirliliğine neden olduğu ifade edildi.

Broşüre göre, ısınmada kullanılan yakıtların kalitesiz olması da hava kirliliğine neden oluyor. Bu nedenle yakma yöntemlerinin yanlış uygulanması ve kullanılan sistemlerin bakımlarının da düzenli yapılması gerekiyor.

HAVA KİRLETİCİLERİ

Kentlerin üzerine özellikle kış aylarında çöken siyah ya da gri dumanların bileşiğinde insan sağlığını olumsuz yönde etkileyecek çok sayıda madde bulunuyor.

Broşüre göre, dumanın bileşiğinde bulunan maddeler ve sağlığa etkileri şöyle:

-Kükürtdioksit: Renksiz bir gaz olan kükürtdioksitin isli (kurum) parçalarla birleşmesiyle kış aylarında sanayileşmiş kentlerde duman epizotları görülüyor. Gaz ve oksidasyon ürünleri, ıslak ve kuru çökelmeler yoluyla atmosferden atılarak asit yağmurlarına neden oluyor.

Kükürtdioksit, fosil türevli yakıtların özellikle kömür, ağır fuel-oil ve kükürt içeren cevherlerin yakılması sonucu ortaya çıkıyor. Söz konusu gaz, solunum yoluyla alındığında tahriş edici oluyor ve yüksek konsantrasyona maruz akalan insanlarda solunum güçlüklerine yol açabiliyor. Özellikle astım ve kronik akciğer hastalığı olan insanlar gazdan zarar görüyor. Aşırı kirlilik durumlarında astım nöbetlerine yol açabiliyor.

-Benzen: Benzen emisyonları, genellikle petrol ürünlerini işleyen veya dağıtan araç yakıt tankları ve depolama tanklarındaki buharlaşmadan kaynaklanıyor.

-Azotdioksit: Azotdioksit, insan sağlığını etkileyen en önemli azot oksit bileşeni olduğu için kentsel alanlardaki en önemli kirleticidir. Azotdioksit salınımı, hava, yol ve su yolu trafiği gibi ulaşımda kullanılan mobil yakma sistemlerindeki yanma ve endüstriyel yanma olaylarından kaynaklanıyor.

Yüksek azotdioksit konsantrasyonuna kısa süreli maruz kalma, sağlıklı insanların akciğerlerinde ciddi ölçülerde zarara yol açıyor. Kronik akciğer hastalığı olan insanların bu konsantrasyona maruz kalması, akciğer fonksiyonlarında ve solunum yollarında hassasiyete yol açıyor.

-Ozon: Ozon atmosferin alt tabakalarında güneş ışığının başlattığı bir dizi fotokimyasal tepkime yoluyla oluşuyor. Solunması durumunda tüm solunum yolu zarar görebiliyor.

-Partiküler madde: Partiküler maddeler, enerji santralleri, yakma sistemleri, sanayi kaynaklı tozlar, dökme malların yükleme ve boşaltma sırasındaki tozumalar olarak ortaya çıkıyor. Düşük düzeylerde dahi partiküler madde solunması durumunda sağlıklı ilgili olumsuz etkileri görülebiliyor. Yüksek konsantrasyonlardaki solunumlar ciddi akciğer hastalıklarına yol açabilmekte, taşınan toksik maddeler ise akciğerde birikebilmektedir.

-Ağır Metaller: Bilimsel deliller, havada bulunan ağır metal bileşenlerinin insanlar için genotoksik kanserojen kaynağı olduğunu gösteriyor.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!