KIRIKKALE: Tayyip ceketini koysa oy veririm

Güncelleme Tarihi:

KIRIKKALE: Tayyip ceketini koysa oy veririm
Oluşturulma Tarihi: Ağustos 16, 2002 10:19

Ne Hülya Avşar, ne de Gülben Ergen. Kırıkkaleliler'in gözdesi Natalia Oreiro. Kırtasiyecilerin önündeki tezgahları, ‘Vahşi Güzel’ adlı televizyon dizisinin güzel yıldızı süslüyor. En fazla onun kartpostalları satılıyor, özlemler onun pozlarıyla vücut buluyor.

Gazete ve televizyonlar, Hülya Avşar ile Gülben Ergen'i hergün yarıştıra dursun, İç Anadolu'nun bu içine kapalı kentindeki beğeniler, farklı noktalara uçup gitmiş. Siyasi yaklaşımlar, beklentiler de aynen öyle. Medyadaki genel havadan uzak, bambaşka siyasi atmosfer hakim Kırıkkale'ye. Ne Kemal Derviş rüzgarı var, ne de İsmail Cem'in yıldızı parlıyor.

Cem'e o kadar değil ama Derviş'e biraz da tepki var. Adını duyanın gözleri dostluk değil, öfke saçıyor. Öyle ki, bir taksi şoförüne sordum, ‘‘Ne dersin, Kemal Derviş siyasete girsin mi?’’ Aldığım yanıt, yeni bir soruyu gereksiz kıldı:

- Derviş, Amerika'dan seçime girsin. Onun yeri orası.

ESKİLER SEÇİMDE TARUMAR OLACAK

Şurası muhakkak ki, Derviş, onlara hitab etmiyor. Seçime 2 aydan fazla bir zaman olmasına rağmen yıldızlarını bulmuşlar bile. O da Tayyip Erdoğan.

Parkta bir masanın etrafına öbek olmuş, sohbet eden emeklilerden Ömer Macit, ‘‘Seçim’’ der demez, elini havaya kaldırdı, kararlı bir ifadeyle salladı. ‘‘Eskiler seçimde tarumar olacaklar.’’ Sonra gülümsedi:

- Yerlerine yeni yıldızlar gelecek. Tayyip yıldız olacak.

‘‘İyi de, ya Tayyip Erdoğan seçime giremezse?’’
deyince, bir kez daha elini boşluğa doğru savurdu:

- Ceketini koysa ceketine oy veririm.

Hemen yanında oturan ak sakallı, göğsünde ‘İstiklal Madalyası’ taşıyan arkadaşı Hüseyin Kızıltaş, söze karıştı. ‘‘Tabii o da aynı, hepsi hırsız.’’ Macit, ona kızdı. ‘‘Bu eski komünist olduğu için böyle söylüyor.’’ Bu kez Kızıltaş, tepki gösterdi:

- Ne komünisti. Ben CHP'liyim. Tayyip, mayyip cumhuriyete karşı geliyorlar. Atatürk'ün, cumhuriyetin CHP'si, seçimde birinci parti olacak.

İki emeklinin hararetli tartışmasını duyan gelince masa iyice kalabalıklaştı. Her kafadan bir ses çıkınca duruma el koymaktan başka çare kalmadı. Ayağa kalkıp, tek tek oy verecekleri partiyi sordum. En çok duyduğum AKP oldu, onu izleyen CHP idi. 30'u aşkın kişiden 1’i ANAP'tan, 2 kişi de DYP'den söz etti.

Daha sonra kentte dolaşırken konuştuğum hemen herkes, fikir birliği etmişcesine AKP'nin 1'inci parti olacağını söyledi.

MHP KALESİNDE NASIL OLDU DA ERİDİ

CHP'nin de kentte yükseleceğine eminler. Oysa Kırıkkale, geçen seçimlerde MHP'nin kalesiydi. 2'nci durumdaki partinin iki misli oy almıştı burada. Ne olmuştu da erimişti MHP? Farklı gerekçeler çıktı.

Geçen seçimde MHP'ye oy vermiş olan esnaf, MHP'ye kırgındı. Nedeni de ekonomik krizdi, geçim sıkıntısıydı. MKE fabrikasının personel sayısının düşmesinden, işsiz gençlerin kahve köşelerinde pineklemesinden ve tabii siftah yapamadan dükkan kapatmaktan yakındılar. MHP'yi cezalandırmaya karar vermişlerdi. 20'li yaşlardaki 2 öğretmen gençle de MHP'yi konuştum. Onların MHP'ye tepkileri, esnaf ile aynı nedenlere dayanmıyordu:

- Türban konusunda pasif kaldılar. Apo'yu idam ettiremediler.

OSMAN DURMUŞ ÖNEMLİ FAKTÖR

‘‘Ama Meclis'te Öcalan'ın affedilmesine karşı çıktılar’’
diyecek oldum. ‘‘3 yıldır neredeydiler. Seçim yaklaşırken böyle yaparak inandıramazlar bizi. 3 yıldır Ecevit'in yanında susup oturdular’’ karşılığını verdiler.

Aynı ifadeleri, taksi durağındaki şoförlerden de duydum. Neredeyse tamamı, geçen seçimde MHP'ye oy vermişti. Bu seçimde ise yönlerini AKP'ye çevirmişlerdi. Şoförler, ‘‘Denenmemişi deneyeceğiz. Bahçeli pasif kaldı. Türkeş'in tırnağı olamadı’’ dediler. Ancak şoförler de, Bahçeli'yi ne kadar eleştirdilerse, bir o kadar da Osman Durmuş'u övdüler:

-Zaten MHP, burada hálá oy alacaksa Osman Durmuş sayesinde alacak.

23 trilyon harcayıp, 10 ayda kente kocaman bir Yüksek İhtisas Hastanesi yaptıran, neredeyse her köye sağlık ocağı açtıran, Sağlık Bakanlığı olanaklarını seçim bölgesine akıtan Osman Durmuş, Kırıkkale'de ‘‘MHP'nin kurtarıcısı’’ durumunda. Ondan olumsuz söz eden tek kişiye bile rastlamadım.

Arabesk milletin ruhunu sardı

Kırıkkale Musiki Cemiyeti'nin kurucusu bestekár Cengizhan Altuntaş'a uğradım. ‘Ağlama değmez hayat bu gözyaşlarına’ adlı ünlü şarkının söz yazarı olan Altuntaş'tan önce bu şarkıyı dinledim, ardından seçim tahminini: ‘Maalesef arabesk müzik bu milletin ruhunu sardı. Bu millet de AKP'yi iktidara getirir. 2'nci de CHP olur.’
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!