Kimyevi biraderler’in dönüÅŸü

Elektronik müzik dünyasının en yaratıcı ikililerinden The Chemical Brothers, Blue-Jean Dergisi' nden Eralp Baydar'a özel bir röportaj verdi. Ä°kili ‘‘Come With Us’’ albümüyle muhteÅŸem bir dönüş yaptı.Karıştırmayın; gözlüklü olanı Tom, kısa saçlı olan Ed, tam adlarıyla Tom Rowlands ve Ed Simons. Nam-ı diÄŸer, The Chemical Brothers. Haberiniz olsun, bir buçuk yıldır müzik listelerinden ziyade kayıplar listesinde rastladığımız ikili, ‘‘Come With Us’’ baÅŸlıklı dördüncü albümleriyle yılın en büyük dönüşlerinden birini gerçekleÅŸtirmek üzere. Fırsat bu fırsat dedik, son on sekiz ayı Londra'nın güneyindeki küçük bir stüdyoda geçiren The Chemical Brothers'la biz de yılbaşı öncesinde Londra'nın batısındaki Colonnade Town House adlı küçük bir otelde 45 dakika geçirdik. Eralp Baydar, fonda ‘‘It Begen In Afrika’’ ve ‘‘Star Guitar’’ single'larıyla müjdelenen 'Come With Us' çalarken, bakın Tom ve Ed'le neler neler konuÅŸtuk?Mükemmel bir çift olduÄŸunuzu söyleyebilir misiniz?Tom: Yalan sayılmaz. Onca yıldan sonra birbirini kitap gibi okuyan, birbirinin dilinden iyi anlayan karı kocalara benzedik. Ama her ÅŸeyi aynı gören insanlar deÄŸiliz. Neyin doÄŸru olduÄŸu konusunda sık sık anlaÅŸmazlığa düştüğümüz oluyor. Öte yandan, taban tabana zıt insanlar da deÄŸiliz. Yani ortada zıt kutupların birbirini çekmesi gibi bir durum, bir yin/yang beraberliÄŸi yok.Ed: Aynı heyecanı paylaşıyoruz. Sizinle aynı heyecanı duyan biriyle birlikte üretmek hem çok zevkli, hem de çok verimli. Mükemmel bir çift olup olmadığımızı bilemem ama ikili olmamızdan çok memnunum. Baksanıza, tarih hep birbirinin dinamiklerini iyi yakalamış ünlü ikililerle dolu. Yıldız DJ'ler olmaktan hoÅŸnut musunuz?Ed: Ben esas insanların yaptığımız müzikle dans ettiÄŸini görmekten hoÅŸnudum. Gidip bir yerde çaldığınızda, bir kitlenin cuma ya da cumartesi gecesinin parçasına dönüşüyorsunuz. Kısacık da olsa hayatlarının bir bölümünde belirleyici rol üstleniyorsunuz. Manyakça bir ÅŸey! Adınız duyulmuÅŸsa, insanlar belli bir beklentiyle geliyor. O takdirde onları mutlu etmek, kalplerini kazanmak için daha da büyük çaba gösteriyorsunuz. Adrenalin için birebir!Tom: Allah'tan pop yıldızları gibi deÄŸiliz. Ãœnlü olan The Chemical Brothers, Tom ve Ed hálá onun gölgesinde. Yüzlerimiz pek o kadar bilinmiyor. Geçen gün bir noodle bar'daydım. Karşıda oturan çocuÄŸun üzerinde bir The Chemical Brothers tişörtü vardı. Bir ara göz göze geldik. 'Güzel tişört' dedim, 'SaÄŸol dostum' dedi, gülüştük. Yeni albüm için neler diyeceksiniz?Tom: Yeni ve eÄŸlenceli.Ed: Kimileri 'Come With Us'ın önceki albümlere kıyasla daha mutlu, daha ağır, daha karmaşık ya da daha psychedelic olduÄŸunu söylüyor. Bana sorarsan kesinlikle daha iyi.Tom: Geçen albümü (Surrender) tam bir yılda kaydetmiÅŸtik, bu daha uzun sürdü, 18 ayımızı aldı. Hayatlarımızdan birer buçuk yıl. Her ÅŸey ortaya 55 dakikalık müzik koymak için. Ama deÄŸiyor.MüthiÅŸ bir remix CV'niz var. Primal Scream'den St. Etlenne'e, The Charlatans'dan Prodigy ve Manic Street Preachers'a, remix yapmadığınız grup kalmadı gibi. İçlerinden hangi remix favoriniz?Ed: Günden güne deÄŸiÅŸiyor. Bugün için sorarsan, Primal Scream'ın Jailbirds'ü.Tom: Bugün için Leftfield'in Open Up'ı.Kimleri dinliyorsunuz?Tom: Herkesi!Ed: Evet, herkesi!Robbie Williams'ı bile mi?Tom: Swing When You're Winning'i mi? Yok, onu baÅŸkaları benim yerime dinliyor.Ed: Robbie öyle bir konuma geldi ki, bırak Sinatra klasiklerini, Bulgar folk ÅŸarkılarını yorumlasa bile zorlanmadan listebaşı olur. Olsun da. Beni rahatsız etmez.Demin sormayı unuttum, kimi remix'lemek isterdiniz?Tom: Kesinlikle Robbie'yi deÄŸil.Ed: Ama Nicole Kidman'ı remixlemek isterdik, deÄŸil mi?Tom: Ooooh, Nicole Kidman!Ed: Cevap veriyorum: Pulp.Tom: Belki Eminem.Victoria Beckham'la aynı plak ÅŸirketini paylaşıyorsunuz. Ya ÅŸirket patronları Victoria'nın bir single'ına remix yapmanızı isterse?Ed: Zor olurdu, yine de reddetmezdik. Bilhassa da Victoria sayesinde David Beckham'la tanışma olasılığı varken.Tom: David rica ederse, o zaman baÅŸka. David'in hatırına Victoria'yı asla geri çevirmezdik.Â