Güncelleme Tarihi:
AK Parti Genel Başkanvekili Numan Kurtulmuş, “ekonomik OHAL” ilan edileceği iddialarını yalanladı. CNN Türk yayınında açıklamalar yapan Kurtulmuş, alınan kredilerin dövize yatırılmasının üzerine gidilmesi gerektiğini belirterek, “Dolarizasyon eğilimi var. Sattığımız malı yerine koyamıyoruz, o zaman dövizi kenarda tutalım. Tam da ekonomiyi tamamıyla durgunlaştıracak olan ve bir büyük türbülansın içerisine sokacak olan budur. Biz de ‘Tam tersine üretimimizi artırarak devam edeceğiz’ diyoruz. Bunu istikrarlı sürdürürsek, spekülatif hareketleri de önlemeyi başarabilirsek Türkiye’de bir müddet sonra döviz kurları üzerindeki baskının da azalacağı kanaatindeyim. Çünkü talep çok olduğu için döviz yukarıya çıkıyor. Talebi azaltacak adımları attığımız takdirde döviz kuru belli bir noktaya gelecektir. ‘Ne zaman?’ sorusuna bir şey demek mümkün değil. İnşallah en kısa sürede” dedi.
SERBEST PAZAR KURALLARI
Kurtulmuş özetle şunları söyledi: “(Ekonomik OHAL) Saçma sapan bir iddiadır, böyle bir şey söz konusu dahi olamaz, düşünülemez. Türkiye, ekonomik sistemini serbest pazar ekonomisinin şartları içerisinde gündeme almış bir ülkedir. Bu sistemin içerisinde serbest pazarın koşullarından asla taviz verilmeden devam eder. Hem dövizin fiyatlanması konusunda hem piyasadaki fiyatlar konusunda serbest pazar kuralları hâkim olur. Ancak bugün de bir operasyondan bahsediliyor, stokçuluğa karşı fiyatı aşırı arttıran ve maalesef bu türbülanstan haksız kazanç elde etmek için ortada dolaşanlara karşı da hükümet her türlü tedbiri alır. Ama asla hiç kimsenin aklından OHAL gibi bir laf geçmesin. Bunun konuşulması dahi yanlıştır. Türkiye’nin böyle bir ihtiyacı yoktur.
100-200 DOLARIN ÖNEMİ YOK
(Döviz alımı) Türkiye zor bir süreçten geçiyor, bu süreçteki esas gaye tezgâhı dağıttırmamaktır. Üretimi mutlaka korumamız lazım. Bunun için de dövizin yükselmesi dolayısıyla üreticilerin desteklere ihtiyacı var. Bunun için de devlet krediler veriyor. Piyasadaki dolarizasyon seviyesini aşağıya indirmek için, dolara olan ihtiyacı azaltmak için bu destekleri veriyor.
Devletin ‘tezgâhı dağıtma’ diye verdiği parayı dövize yatırırsan, bu, sana devletin parayı niçin verdiğinin karşılığı değildir. Söylediğim şey budur. Yoksa 100 dolar, 200 dolar gitmiş vatandaşımız döviz almış, bu değildir. Çıkarcı davranan bir kesim... Bunların takip edilmesi lazım. Çoğu üretim alanında desteklenen kurum ve kuruluşlar. Nasıl stokçuların üzerine gidiliyorsa, bunun da üzerine gidilmeli. Krediyi dövize yatırmanın üzerine gidilmeli.
İNSANLARIMIZ BAĞIRIYOR AMA
Hükümetin bu sorunları çözmek için birinci derecede sorumlu olduğunun farkındayız. En kısa süre içerisinde döviz kurlarının da belli bir yatay seyir içerisine ya da zaman içerisinde aşağıya doğru gidecek bir seyir içerisine gelmesini ümit ediyor ve gerekli tedbirleri de alıyoruz. İnsanlarımız eleştiriyor, bağırıyor, çağırıyor ama ‘Bu sorunları çözecek AK Parti’den, Tayyip Erdoğan’dan başka imkân gözükmüyor’ diyor.”
ÖZGENÇ’TEN ‘EKONOMİK OHAL’ ÖZRÜ
Twitter mesajında ‘ağır ekonomik bunalım sonucu OHAL ilan edilebileceğini’ belirten ceza hukukçusu Prof. Dr. İzzet Özgenç, tepkiler üzerine yeni bir paylaşım yaptı. Özgenç, mesajında şu ifadeleri kullandı: “Olağanüstü hâl, arzu edilen bir durum değildir. Olağanüstü hâle mecbur kalınır. Bugün bu hesaptan ağır ekonomik bunalım sebebiyle olağanüstü hâl bağlamında yapmış bulunduğum açıklamalar, toplumumuzun ekonomik bakımdan geleceğine yönelik endişelerin etkin bir şekilde dile getirilmesi amacına matuftur. Bu açıklamalarımla, kişilerin gelecek endişelerinin artmasına ve hatta, ülkemiz ekonomisinin zarar görmesine sebebiyet verdiysem, milletimden özür dilerim.”