"Kiliseyi yakacaktım benzinimi çaldılar"

AMACI POLAT ALEMDAR OLMAKMIŞ
İzmir'in Bayraklı semtinde Saint Antuan Kilisesi rahibi Adriano Franchini'yi, geçen pazar günü, ayin sonrası bıçakla karnından yaraladığı iddiasıyla İzmir'de adliyeye sevk edilen Ramazan Bay, yaklaşık beş saat süren sorgusunun ardından ‘Kasten adam yaralamak’ suçundan tutuklandı.

Buca Kırıklar F Tipi Cezaevi'ne gönderilen Ramazan Bay, ifadesinde ‘Kurtlar Vadisi’ dizisinden etkilendiğini ve buradaki ‘Polat Alemdar’ karakteri gibi olmak için bu olayı gerçekleştirdiğini belirtti. Ramazan Bay'ın, savcılık ve polisteki ifadesinde şunlar yeralıyor:
“Mesleğim beton parke döşemek. Bu yüzden köyde fazla durmuyorum. Türkiye'nin çeşitli yerlerinde çalıştım. En son olarak Tekirdağ'ın Malkara İlçesi'nde iki ay kadar önce çalışım. Birlikte çalıştığım arkadaşlarımla birlikte Kütahya'ya gittik. Yaklaşık 10 gün kadar burada iş aradık, bulamadık. Paramız bitince cep telefonunu sattım. Köye tekrar geri döndüm. Babamla aram iyi değildi, onunla geçinemiyorduk. İki hafta köyde kaldıktan sonra, babamın 300 YTL, dedemin 200 Amerikan Dolarını alıp, Balıkesir'e geldim. İş arayışım sürdü, fakat bulamayınca psikolojim bozuldu. Daha önceden Ayvalık'ta yanında çalıştığım ustam bana pasaport çıkartmıştı. Azarbeycan'da çalışmak için, Nahçıvan'a otobüsle hareket ettim. Buranın ortamı hoşuma gitmedi. Bir gün kaldıktan sonra, Türkiye'ye döndüm.

Haziran ayında Silopi'de Kuzey Irak'a gitmeye karar verdim. Burada peşmergeleri görünce çok korktum. Bir iki saat burada kaldıktan sonra geri döndüm. Babamı arayıp özür dilemek istedim. Beni kabul etmesinin zor olacağını düşündüm, bu yüzden aramadım. İnternet kafeye gidip Türkiye'ye zarar verdiğini düşündüğüm kişilere eylemde bulunan, Hrant Dink'i vuran ve papazı öldüren kişilerin kamuoyunda ilgi ile karşılandığını iyi bir şey yaptıklarını, kiliselerin misyoner faaliyetlerini yaptığını bazı kişileri zehirlediğini düşündüğüm için bu eylemi yapmaya karar verdim. Eylemden sonra ben de onlar gibi ünlü olacaktım.

Birini gasp edip bıçaklasam, el üstünde tutulmazdım. Ama bir rahibi bıçaklamak beni oldukça ünlü yapacaktı. Ben lise çağından beri kendimi milliyetçi olarak kabul ederim, bu dönemde ülkü ocaklarına çok sık gider gelirdim. Ülkü ocaklarının düzenlediği bir faaliyete katılmadım. Sadece Karacabey'de Alpaslan Türkeş'in anılması olayına katıldım. Kiliselere karşı eylem yapmaya karar verdim. İzmir'e hareket etmeden önce babamı telefonla aradım beni istemediğini söyledi. Artık köye dönemezdim. Eğer babam kabul etseydi köye gidecektim. Babamla, bu konuşmanın ardından kileselere yönelik eylem yapmaya karar verdim.

KİLİSEYİ YAKACAKTIM, BENZİNİM ÇALINDI
Bursa, Eskişehir ve İzmir'deki kiliselerin adres ve telefonlarını aldım. Sadece İzmir'de Buca İlçesi'nde bulunan kilisenin telefonuna ulaştım. Bu kiliseye eylem yapmak amacıyla İzmir'e geldim. Kilisenin bahçesinde dolaşmaya başladım. Yanıma birisi geldi, kendisine ‘Günah çıkartmaya geldim’ dedim. Bu kişi bana ‘Burası protestan kilisesi, burada günah çıkartılmaz. Sen git Katolik kilisesi bul’ dedi. Bir çok katolik kilisesinin telefonuyla görüşme yaptım. Bir tek Bayraklı'daki kilise benimle ilgilendi. Bayraklı'ya geldim, İzmir'de inşaatlarda kalıyordum. İlk önce kiliseyi yakmaya karar verdim. Bu amaçla iki litre benzin aldım. Ama benzini kilisenin karşısında kaldığım inşaattan çaldılar. Cebimde aldığım bıçak vardı. Ben de bıçaklı eylem yapmaya karar verdim. Olay günü saat 10.30 sıralarında kileseye girdim. Ayin olduğunu biliyordum. İçeride yaklaşık 8- 10 kişi vardı. Ayin başladı. Benim yanıma birisi oturdu. Papaz olduğunu öğrendim. Benimle, konuşmaya başladı. Kendisine Balıkesir'de kilise olmadığı için ayine geldiğimi söyledim. Benim yanımdan kalkıp diğerleriyle ilgilenmeye başladı.

Eylemi yapmak için fırsat kollamaya başladım. Ayin bitiminde papaz, dışarıda iki kişiyle konuştu. Konuşmalarının bitmesini bekledim. Kalabalık olduğu için eylemimi o an yapamadım. Ayine katıldım. Ayinde kim ne yaptıysa ben de aynısını yaptım. Ayine katılanlarla birlikte çay içtim. Herkes gittikten sonra papaza ‘vaftiz olabilir miyim’ diye sordum. Bana ‘Senin gözünde kara var. Sen hastasın. Hemen Hıristiyan olunmaz. Ayinlere gelip gitmen lazım’ diye cevap verdi. Ben de bıçağı çıkartıp karnına bir kez sapladım. Amacım ayağından yaralamaktı. Çok heyecanlı olduğumdan karnından yaraladım. Dışarı çıkıp kaçtım. Bu sırada ezan sesini duydum. Camiye gidip, namaz kıldım. Ardından imama olayı anlattım. O da bana gidip teslim olmamı söyledi. Karakola gidip teslim oldum. Bu olayı yaptığım için şimdi çok pişmanım. Bu eylemi tek başıma kendim yaptım. Beş gece İzmir'de harabe yerlerde kaldım. Ailem kabul etmediği için psikolojik çöküntü içine gidim. Bir hiç olduğumu düşündüm. Benim amacım sadece yaralamaktı. Olayın bu kadar büyüyeceği, hiç aklıma gelmedi. Kurtlar Vadisi dizisini çok seyrediyorum. Buradaki ‘Polat Alemdar’ karakterini çok benimsiyorum. Amacım onun gibi olmak. Bir bölümünde papazların misyoner toplama konusu işlendi. O bölüm beni çok etkilemişti. Cezaevinde beni çok iyi karşılayacaklarını düşündüm. Şimdi çok pişmanım.”