Güncelleme Tarihi:
CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, resmi koalisyon görüşmeleri başlamadan önce MHP lideri Devlet Bahçeli’ye “Birlikte hükümet kuralım, Başbakan sen ol” çağrısı yaptı.
İLK CEVAP HALAÇOĞLU'NDAN
Tarihi teklife ilk cevap MHP Grup Başkanvekili Yusuf Halaçoğlu'ndan geldi. TBMM'de kayıt işlemlerini yaptırdıktan sonra gazetecilerin sorularını cevaplayan Halaçoğlu koalisyon için CHP ve MHP'nin milletvekili sayısının yeterli olmadığını söyledi. Üçüncü partinin desteğinin gerektiğini dile getiren Halaçoğlu, Kılıçdaroğlu'nun üçüncü parti olarak HDP'yi kast ettiğini sandığını belirtti.
'BAŞBAKANLIK İKİNCİ PLANDADIR'
"Genel Başkanımız, Bizim HDP'nin içeriden ya da dışarıdan desteğiyle bir koalisyonda yer almayacağımızı belirtti. Dolayısıyla o işin olmayacağı açık" diyen Halaçoğlu, Bahçeli'ye Başbakanlık teklifinin bu durumu değiştirip değiştirmeyeceğine ilişkin soruya ise "Her siyasi parti iktidar, her genel başkan başbakan olmak ister. Devlet Bey'in çok özel bir yanı vardır, 'önce ülkem ve milletim, sonra partim ve ben' der. Başbakanlık ikinci plandadır. Başbakan olmadan ülkeye hizmet edilecekse onu da eder. Sırf Başbakan olmak için ilkelerinden vazgeçti dedirtmesi mümkün değil" karşılığını verdi.
HDP'DEN CHP-MHP KOALİSYONU HAKKINDA AÇIKLAMA
Milletvekili genel seçimlerinin ardından seçim bölgesi olan Van'da teşekkür ziyaretlerinde bulunan Yüksekdağ, il başkanlığında basın toplantısı düzenledi. Seçimlerde elde edilen başarıya katkısı bulunan dernek, sivil toplum örgütleri, belediye, parti çalışanları ve partililere teşekkür eden Yüksekdağ, "Van'daki 8 vekilin 7'sini aldık. O bir milletvekili arkadaşımıza da selamlarımızı gönderiyoruz.
Asla kendisini burada misafir ve tek başına hissetmeyeceğinin de güvencesini veriyoruz. Bize oy vermeyen Vanlılara da hizmet etmek, onlar için çalışmak, onlarla beraber yürümek bizim asli ve temel görevimizdir. Asla ve asla burada çok kazandık diye böbürlenme, kendini dayatma yaklaşımı içerisinde olmayacağız. Her bir milletvekili, partili arkadaşımız da bütün Van halkını kardeşçe, yoldaşça kucaklama duruşu içerisinde olacak" diye konuştu.
Gazetecilerin gündemle ilgili sorularını cevaplayan Yüksekdağ, kadın cinayetleriyle ilgili soruya, öldürülen Özgecan Aslan'ın duruşmasını örnek göstererek, şöyle devam etti:
"Kadın katliamları, cinayetleri Türkiye'nin çok önemli bir sorunu. Kanayan ve halen kanamaya devam eden yarası. Biz kadın cinayetleri ve intiharlarına yol açan ağır baskıların sadece toplumsal bir yaşam sorunu olmadığını işaret ettik. Bu aynı zamanda siyasetin sorunudur. Bu süre içerisinde, kadın katillerine hak ettiği cezayı vererek ve önleyici tedbir alarak, kadın katliamları ve soykırımı çizgisinin karşısında durulmadı. Her şeyden önce bu katillerin savunulması ve korunmasının siyasette ve hukukta kökten bir şekilde değiştirilmesi gerekiyor. Van'da kadın intiharları yaygın olarak yaşanıyor."
"Erken seçim, ülke gündeminde yok"
Yüksekdağ, koalisyon hükümetinin kurulmasıyla ilgili soru üzerine, gelecek hafta içerisinde yemin töreninin yapılacağını hatırlatarak, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın görevi Başbakan Ahmet Davutoğlu'na vereceğini söyledi.Davutoğlu'nun görüşmelere başlayacağına dikkati çeken Yüksekdağ, şunları kaydetti: "Biz, en kısa sürede Türkiye'de bir koalisyon hükümetinin kurulmasını istiyoruz, tercih ediyoruz ve bunun için gerekli desteği vermeye hazır olduğumuzu da ifade ettik. Türkiye'nin ihtiyaç duyduğu şey bir erken genel seçim değildir. Koalisyon yoluyla hükümet kurmanın önünde şu an bir engel de yoktur. O nedenle tartışılan erken seçim gündeminin Türkiye'nin gündemi olmadığını çok net ifade etmek istiyorum. Çünkü Türkiye'nin ihtiyacı bu değildir. Türkiye'nin ihtiyacı olmayan şey, Türkiye'nin gündeminde değildir. Biz o nedenle erken seçim seçeneğini reddediyoruz. Kısa süre içerisinde bir koalisyonun kurulması için de gerekli demokratik duruşu, tavrı sergileyeceğimizi ifade ediyoruz. En yakın olasılık şu aşamada seçimlerden birinci ve ikinci çıkan partiler arasında bir koalisyon kurulması olasılığıdır. Bu olasılığın ne kadar gerçeğe dönüşebileceğini hep birlikte göreceğiz. Bizim önceliğimiz elbette Türkiye'nin güçlü anamuhalefet markası olmaktır ama koalisyon seçenekleri, zorunluluklar, ihtiyaçlar gündeme geldiğinde de biz bunları hassasiyetle değerlendirir ve rolümüzü oynarız."
"Kırmızı çizgilerle memleketi böldüler"
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'ye "Hükümet kuralım, başbakan sen ol" teklifi götürdüğü şeklindeki soruya Yüksekdağ, "Çok özel olarak benim yorum yapma ihtiyacı duyduğum bir teklif değil. Partiler arasında bu tip görüşmelerin olması doğaldır, sürdürülebilir.
Bizim özel olarak bu teklif veya CHP-MHP kombinasyonu konusunda lehte veya aleyhte bir yorum yapma durumumuz yok. Eğer bir CHP, MHP koalisyonu da kurulacaksa mutlaka ve mutlaka temel olan bir şartı yerine getirmesi gerekir. Türkiye'nin barışı ve Çözüm Süreci konusundaki görevini yerine getirmesi gerekir. Kırmızı çizgi diye diye memleketi böldüler, parsellediler. En büyük tekçiler, birlikçiler, en büyük bölücüler haline geldi. Çünkü kırmızı çizgilerle memleketi böldüler. Bu bölünmüşlüğün üstesinden gelmesi gerekiyor bütün koalisyon seçeneklerinin. Bizim de her koalisyona vereceğimiz desteğin temel ölçüsü budur" yanıtını verdi.
"Öcalan'ın isteğiyle HDP, AKP ile koalisyon yapar mı?" şeklindeki soru üzerine Yüksekdağ, şöyle konuştu: "Ne yazık ki 5 Nisan gününden bu yana Türkiye demokrasisine çok önemli katkıları olmuş bir insanla liderle görüşmemiz engelleniyor. Türkiye aslında bilinçli olarak bir kaosa sürüklenmek isteniyor. Bu çok net ve tarife yer bırakmayacak şekilde kaos istiyorsunuz anlamına gelir. Bütün kaos dinamiklerini de serbest bırakıyorsunuz demektir. Kaosu, gerilimi, çatışmayı yaratacak dinamikleri serbest bırakıyor, dengeyi oluşturacak temel faktörü, merkezi de devre dışı bırakıyorsunuz. Bu tecrit politikasının da bir alırı vardır. Bir yere kadar sabır gösterilebilir."