Güncelleme Tarihi:
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu partisinin grup toplantısında konuştu.
İşte Kılıçdaroğlu’nun konuşmasından satırbaşları:
Bir ülkenin sanatçıları zalimden değil mazlumdan yana tavır alır. Bir ülkenin sanatçıları diktatörün karşısında asla ve asla boyun eğmez. Bir ülkenin sanatçıları asla ve asla inancı, kimliği ne olursa olsun kimseyi ötekileştirmez. Bir ülkenin sanatçıları savaşı değil dünyanın her ortamında barışı savunur. Bir ülkenin sanatçıları bir ülkenin değer ve inançlarına saygı gösterir. Eğer bir ülkede cumhurbaşkanı koltuğunu işgal eden zat, ettiği yemine sahip çıkmıyorsa ona sanatçı sahip çıkamaz.
Afrin'de 52 şehidimiz var. Yüzlerce yaralımız var. 52 şehidimizin daha kanı kurumadı. Toplanmışlar bir güruh, davul- zurna-klarnet... Bir ülkenin değerleri vardır. Bulunduğunuz apartmanda bir kimse hayatını kaybetmişse televizyonu bile açmazsınız, gürültü yapmazsınız, yemek yapar götürürsünüz.
Bu rezil adamlar ve onları oraya götüren adam, sen eğer yüreğin yetiyorsa bir Afrin şehidinin evinin bulunduğu sokaktan geç, bir de Yaylalar şiirini söyle.
"BU ÜLKENİN KADINLARI 'FESLİ KADİR'LERİ' İSTEMİYOR"
Kadınların gücünü ilk kez ve net olarak adalet yürüyüşünde gördüm. Ve dedim ki, 'Nasıl Cumhuriyet bir kadın devrimiyse o Cumhuriyet'i demokrasiyle taçlandıracak olan 2019 devriminin sahipleri de kadınlar olacaktır.”
Ben bunu söylediğim zaman Saray'da oturan zatın uykusu kaçıyor biliyorum. Seni uykusuz bırakacağım. Garibanı görünce ezersin. Ama benim karşıma çıkmaya cesaret edemezsin. Sende o yürek yok, yürek. Dünya kadar televizyonların, gazetelerin var, çık karşıma Recep Bey çık…
Halkın iktidarında bütün taşeron işçilerine kadro vereceğiz. Bakana yemek götüren garsona kadro vermediler. Arabaya kadro verdiler, o arabayı kullanan şoföre kadro vermediler. Bu rezilliğe kadınların gücüyle halkın partisi son verecek. Tek adam rejimini yıkacağız. Dikta yönetimini ve diktatörü oradan alacağız, alaşağı yapacağız.
En büyük korkuları kadınlar. O yüzden diyorlar ki evde otursun. Kadınlar yeri geldiğinde evde oturacak, yeri geldiğinde hakkını aramak için sokağa da inecek. Bu ülkenin kadınlarına güveniyorum. Çünkü bu ülkenin kadınları demokrasi, eşitlik istiyor.
Her kadın, unutmayın, bir Kuvayı Milliyecidir. Her kadın bir vatanseverdir. Bu ülkenin kadınları özgürlük istiyor, rahat bir hayat istiyor. Bu ülkenin kadınları “Fesli Kadir'leri” istemiyor. “Keşke Yunan galip gelseydi” diyor Fesli Kadir. Ve onu ziyarete gidenler Cumhurbaşkanlığı koltuğunu işgal edip onun önünde diz çökenler. Cumhurbaşkanlığı koltuğunu işgal edip “Keşke Yunan galip gelseydi” diyen adamın önünde el pençe duracaksın. Sen vatan hainisin.
Siz hak, hukuk, adalet dedikçe Saray'da oturan zatın rahat olmadığını biliyorum. Seni rahat uyutmayacağız...
OHAL var bu ülkede. “Kimse konuşmasın, istediğimi hapse attırırım” diyor.
Ben insan haklarını, demokrasiyi savunuyorum. Her evde bereket, huzur olsun istiyorum. Tarihin her döneminde CHP Filistin halkının yanında olmuştur. Filistin’in haklarını sonuna kadar savunmuştur. Gencecik evlatlarımız FKÖ ile birlikte savaşmıştır. Onların mezarları şu anda Filistin’dedir.
Filistin’de eylem oldu. İsrail askerleri acımasızca bunları taradı. 18 Filistinli kardeşimiz hayatını kaybetti. Erdoğan kalktı konuşuyor. Ya arkadaş, sen Mavi Marmara’da Türkiye’nin itibarını 20 milyon dolara satmadın mı? Sen kalktın “İsrail terör devletidir” dedin, sonra gittin İsrail’in önünde diz çöktün.
Şimdi yine iç politika malzemesi yapıyor. 9 kişinin kanı yerdedir. Onların hakkını savunana tek bir lider vardır, tek bir parti vardır. Kılıçdaroğlu ve CHP…
Üç tane şartın vardı: Özür, tazminat ve Gazze ablukasının kalkması. Özür dilenmedi. Tazminat da vermedi İsrail. “Bir hesap açın, ben oraya bağış yapacağım” dedi. Siz de açtınız hesabı, İsrail oraya bağış adı altında para yatırdı. Gazze ablukası kalktı mı? Kalkmadı…
Bir adamın ağzında yalan yuva yapmışsa o adamın bu memlekete faydası yoktur.