Kılıçdaroğlu'ndan hükümete eleştiri

İşte Kılıçdaroğlu’nun konuşmasından satır başları:

ÖĞRETMENLER PARÇALANIRSA SORUNLARINI ÇÖZEMEZ

Öğretmeni itibarsızlaştırdılar. Eminönü Cami’sinin önündeki güvercinlere nasıl yem atılıyorsa öğrencileri de öyle itibarsızlaştırdılar.
Öğretmenler parçalanırsanız sorunlarınızı çözmezsiniz. Önce öğretmen olun, bir olun, birlik olun.
Açlığa mahkum ettiğiniz öğretmen topluma bir şey vermez. Öğretmenin para ve iş sorunu olmamalı.
24 Kasım’da öğretmenlerin sorunlarını tartışıyoruz. Öğretmenlerin mutlu olması gereken günde. CHP iktidarında atama bekleyen öğretmen kavramı olmayacak.
Öğretmenin derdi var da başkalarının yok mu? Gidelim çiftçilere soralım derdi var mı?

YURTTAŞIMIZ BORCUNU ÖDEYEMİYOR

500 bin yurttaşımız kredi kartı borcunu ödeyemiyor. Bireysel banka borçlarını da katarsanız 834 bin kişi borcunu ödeyemiyor.
Gazetelerin ekonomi sayfalarında bunları küçük haber olarak görürsünüz.
Vatandaş gırtlağına kadar borca girmiştir, çıkış arıyor. Bu ülkenin umudu vardır, bu ülkenin geleceği ve CHP’si vardır.

TV DİZİSİNİ KARIŞTIRIYOR

Bu yılın ilk 9 ayında bankalara borcunu ödeyemeyenlerin artışı yüzde 68. Biz neyden bahsediyoruz? Muhteşem Yüzyıl’dan.
Gündemi çalmak istiyorlar. Vatandaşa derdini unutturmak istiyorlar.
TV dizisi ile belgeyi karıştıran adamın 21. yüzyılda başbakan olması ayıp değil midir?

TÜRKİYE EKONOMİDE İLK 10’A GİREMEYECEK

Bu gidişle Türkiye asla ve asla ilk 10 ekonomi arasına giremeyecektir. Bunu ben değil uluslar arası kuruluşlar söylüyor.
Biz söylesek CHP muhalefet ediyor derlerdi, herhalde OECD’nin muhalefet edecek hali yok. 2060’a kadar ülkeler ne olacak diye analizler yapmışlar. Çıkan sonuç bizim için hoş değil.
2002’de cari açıkta dünyada 40. sıradaydık. 2012’de cari açıkta dünyada ikinciyiz. Çünkü üretmeden, elin parasıyla tüketiyoruz.
Bir çılgınlıktır gidiyor. Fatura kime çıkacak biliyor musunuz? Vatandaş bu ülkenin çiftçisine, emeklisine baksın. Fatura bunlara çıkacak. Bu ülkenin üreten güçlerine çıkacak.

ÇÖZÜMÜN ADRESİ CHP

Yeni bir politika gerekiyor
Hangi politikayı ürettiler de Türkiye aydınlığa kavuştu? Hiçbirisi.
Memnun değilseniz, bu tablo düzelsin istiyorsanız onun da adresi CHP
MB bir açıklama yaptı. Gelecek yılın Eylül ayına kadar Türkiye’nin ödemesi gereken borç miktarı 142 milyar dolar. Ekonominin çarklarının rahat dönmesi için önümüzdeki yıl ihtiyaç duyulan para ise 202 milyar dolar. Bu parayı yüksek faiz vererek bulacağız. Faizi de bu ülkenin fakir fukarası vergiyle, zamlarla ödeyecek.
Bütün tasarruflarımızı ölü yatırımlara yatırıyoruz.
Bu ülkenin aydınlarının, köşe yazarlarının, bilinçli her yurttaşımızın düşünmesi lazım. Bunun zamanı gelmiştir artık.
Yeni bir teşvik politikasına ihtiyacımız var.

70 MİLYON BULAMIYORUZ DİYE CERN’DEN ÇIKACAKLAR. YAPMAYIN DİYORUM

CERN diye bir kuruluş var. Enerji konusunda dünyanın en mükemmel kuruluşlarından biri. 1961’den beri kurucu üyesiyiz Hükümet buradan çıkmak istiyor. 70 milyon lirayı bulamıyoruz diyorlar. Bunun için CERN’den çıkıyorsan vay senin haline. TOKİ’de yolsuzluk 60 milyon dolardı. Bakan da kabul etti hani. Yolsuzluğa gelince parayı buluyorsun. Bu ayıbı kabul edemiyorum. Hükümeti yeniden düşünmeye davet ediyorum.

TÜBA diye bir kuruluş var Türkiye Bilimler Akademisi. Oraya seçilecek insanları bilim insanları seçerdi. Bunlar geldi ben seçeceğim dedi. Kimsin sen? Dizi ile belgeseli bilmeyen adam mı fizikçileri belirleyecek.

31 fizikçi Başbakan’a mektup yazdı. ‘Yapmayın’ dedi. TÜBA’yı perişan ettiler.
70 milyon için Türkiye geleceğini satamaz.
Gerçekler acıdır. Yalanla gerçekler kapatılamaz. Yatsı geldi, mum da bitiyor. Yalanla dolanla durum iyi deniyor. Dış politikada da durum böyle. At atabildiğin kadar. İçerde yiyecek bulunur da dışarıda durum farklı. Atıyorsun, desteksiz atıyorsun, sonra neden bu iş böyle oldu diyorsun.

PATRIOT İÇİN TALEPTE BULUNUYORUZ, BAŞBAKAN ‘HABERİM YOK’ DİYOR

Patriot konusunda Başbakan ‘İddialar asılsız. NATO’dan füze talebimiz olmadı’ dedi. Libya’da da aynısını söyledi demi. Dünyada bütün saygın devletlerin dışişleri sözcüsü olur, çıkar açıklama yaparlar Bunu hazmedemiyor. Vah bu ülkenin haline.
Patriot için talepte bulunuyoruz, Başbakan ‘haberim yok’ diyor. Savunma Kurulu’nun başkanı benim diyor. Senin çok şeye başkan olduğunu biliyoruz da. MSB ve Genelkurmay Başkanı var, üçümüzün haberinin olması lazım diyor. Dışişleri Bakanlığı’ndan bir yetkili bunu söylüyorsa bilgileri olması lazım. Ama Başbakan’ın haberi yok. Bu haberin uydurma olduğunu söylüyor.
AKP Genel Başkan Yardımcısı 22 Kasım’da ‘NATO’dan talep ettik, tetiği bizde olacak’ diyor. Tetiğin bizde olacağını biliyor, nerede konuşlanacağını bilmiyor.
2 saat sonra bakmış ki boyunu aşmış, düzeltme yapıyor, tetik NATO ve TSK’da olacak diyor.
Bu hükümete bakar mısınız? Bir başbakan var, halkına yalan söylüyor, bir genel başkan yardımcısı var 2 saatte sözünü yalanlıyor.
Milli Savunma Bakanı da açıklama yapıyor. Nerede konuşlanacağı, komutasının kimse olacağına önümüzdeki hafta karar verilecek diyor.
Yalanlayanlardan biri de Dışişleri Bakanı Davutoğlu.

FÜZELER KÜRECİK’İ KORUMAK İÇİN Mİ GELİYOR

Dünyada füze sistemlerine sahip üç ülke var.
Hollanda ve Almanya’da parlamentolarında Türkiye tartışılıyor. Suriye’ye saldırgan tutum nedeniyle gönderelim mi göndermeyelim mi diye tartışıyorlar. Bu füzeler neden gelecek? Biri açıklasın.
Suriye ya da başka ülkeden bize balistik füze tehdidi oldu mu? Varsa açıklayın. Neden 6 ay önce değil de şimdi geliyor? Suriye olayı 6-7 aydır devam ediyor
Yoksa bu füzeler Kürecik İstasyonu’nu korumak için mi geliyor? Onu da bilmeye hakkımız var.
Bu soruları AKP hükümetinin bu ülkeye açıklaması lazım.

FINDIK KADAR BEYNİ OLAN BİLİR

Davutoğlu diyor ki ‘’Suriye’den bize tehdit geliyor. O nedenle geliyor.’’
Suriye’nin işi başından aşkın. İç çatışma var. Onu bırakıp da Türkiye’ye mi saldıracak. Fındık kadar beyni olan bunun böyle olduğunu bilir.
Neden İran, Rusya rahatsız. Kürecik konusunda da yalan söylüyorlar. NATO tesisi diyorlar.
4 harfin ne anlama geldiğini bilen herhangi biri Kürecik’in NATO’nun tesisi olamayacağını bilir.
O yüzden vekillerimiz o istasyon oraya kurulacaksa Meclis’ten izin almak gerekir dediler. NATO tesisi değil. Paraleli İsrail’de
Kürecik’ten gelen her bilgi dostlarımızla paylaşılır dedi ABD, Yani İsrail’le.
Füzelerin getirilmesi konusunda hiçbir mantıklı gerekçe söylenmiş değil. 

GÜVENLİK TEHDİDİNİN ADRESİ AKP

Eğer güvenlik tehdidi varsa adresi veriyorum. O adres AKP hükümetidir
Tarihe utanç cümlesi olarak geçecek bir cümleyi Başbakan kullandı. ‘’Türkiye bir NATO toprağı’’ dedi. Neden NATO toprağı olsun Türkiye?
Türkiye’nin bir NATO üyesi olduğunu bilmez misin? Sözleşmenin hiçbir yerinde bir ülkenin NATO’nun toprağı olacağı yoktur. Çıkacaksın özür dileyeceksin, yanlış söyledim diyeceksin
Başbakan konuşunca artık mizah konusu oluyor
Herkesin dalga geçtiği bir başbakan var. İçime sindiremiyorum
Hiçbir başbakan uluslar arası arenada alay konusu olmamıştı. İlk kez Başbakan Erdoğan oldu

ASLAN PARÇASINI ALNINDAN ÖPME FIRSATIM OLMADI

8 Eylül 2011’de El Cezire’ye bizim aslan parçası demeç veriyor: Bundan böyle Gazze’ye yardım götürecek gemilere donanmamız eşlik edecek diyor. Ertesi gün gazeteler Donanmamız Gazze yolunda diyor. Çünkü Başbakan söylüyor. Önemli bir laf
Ben de bu aslan parçasına bir çağrıda bulundum. Dedim ki ‘’Gazze’ye yardım götüren gemilere Türk savaş gemileri nereye kadar refakat edecek. Gazze limanına kadar gidecekse seni alnından öpeceğim.’
Bunun üzerinden 2. yıla girdik. Alnından öpme fırsatım olmadı. Ne diyeyim.
Şimdi rol kapmaya çalışıyorlar. Şimdi artık gelip kimse bizim kapımızı çalmıyorlar. Eskiden Ortadoğu’da sorun olduğunda ilk bize gelirlerdi. İran ile Irak 8 yıl çarpıştı. İki ülkeden hiçbiri Türkiye taraf tutuyor demedi. Türkiye tarafsızdı.
Şimdi Ortadoğu’nun bataklığına sürünmüş bir Türkiye var

ŞEHİT ANALARINDAN BİRİNE SARILIP AĞLASAYDI

Gazze olaylarında Mursi devreye girdi. Bizimki başladı ağlamaya. Ağlayacaksan bu ülkede binlerce şehit anası var, onlardan birine sarılıp ağlasaydın bari.
Sonra rol kapacak ya demeç verdi: Ateşkes sağlandı dedi. 2 saat sonra Gazze’ye bir füze daha.
Obama, Mursi ile ilgili ilginç şeyler söyledi: İdeolojiye pek az yer veren bir mühendisin hesaplılığıyla hareket etti. Mursi keskin bir nişancı. Ne söz verdiyse yerine getirdi.
Bizimkiler dünyanın sözünü verdi. Yerine getirmedi ya. Bu söz kimin içine söyleniyor. Herkesin satır aralarını okuması lazım
Bu işin gizli mimarı Erdoğan’mış. Türkiye yer altı örgütü mü gizli mimarı olsun.

HERHANGİ BİR AKP’Lİ VEKİLİ DIŞİŞLERİ BAKANI YAP, DAHA ÇAPLI ÇIKAR

Geçen hafta Balkan konferansı düzenledi İstanbul’da. Konferansta biri siyasette ahlak konusuna değindi. Türkiye’nin en temel sorunudur.
Sahte oy pusulası ile Meclis’te gösteriyorlar kendilerini ama umredeler. Şu sahtekarlığa bak
Üyelerimizi kendi partilerine üye yapmışlar. Kim daha çok üye kaydederse onu turistik geziye götüreceklermiş.
Ülkeyi bu hale getiren kişi senin Dışişleri Bakanın. Kalitesi, çapı ortada. Bir şey yapmak istiyorsan Davutoğlu’nu Dışişleri Bakanlığı’ndan alacaksın. Herhangi bir AKP’li vekili getir oraya, Davutoğlu’ndan daha çaplı çıkar.
Türkiye, CHP’ye, bağımsız medyaya muhtaç.