Güncelleme Tarihi:
EN BÜYÜK İHANET KALKIŞMALARINDAN
“Son 8 yıldır, ülkemizle birlikte partimizin ve şahsımızın da yaşadığı kesintisiz saldırı sürecinden milletimizden aldığımız destekle dimdik çıkmayı başardık. Fitili ilk Gezi olaylarıyla ateşlediler. Biz buradaki oyunu gördük ve kararlı bir duruş sergileyerek, bu tuzağı bozduk. Ardından FETÖ’nün 17/25 Aralık kumpasını devreye soktular. Montajların, iftiranın, yalanların havada uçuştuğu bu kumpası da milletimizle boşa çıkardık. CHP’nin borazanlığını yaptığı bu süreci seçimlerde kullanmaya çalıştılar. Milletimizin dirayeti ve kararlığıyla her iki seçimde de hüsrana uğradılar. Sonra PKK sahne aldı. Milletimizle omuz omuza vererek, teröristleri açtıkları kuyulara gömdük. DEAŞ’ından PKK/PYD’sine kadar tüm teröristlerin tepelerine bindik ve sınırlarımızı güvenli hale getirdik. 15 Temmuz darbe girişimi, tarihimizin en büyük ihanet kalkışmalarından biridir.
EKONOMİYE GECE OPERASYONLARI
Yeni hedef ekonomimizdi. Gece yarısı operasyonlarıyla döviz kurunu harekete geçirerek, kur üzerinden faizleri ve enflasyonu yükselterek, ülkemizi ekonomik krizlerin altında ezmek için defalarca atağa kalktılar. Biz yurtdışındaki altınlarımızın tamamını ülkemize getirmek ve döviz rezervlerimizi güçlendirmek suretiyle bu saldırılara karşı hazırlığımızı önceden yapmıştık. Aldığımız ilave tedbirler kurduğumuz dengeleyici mekanizmalar ve uyguladığımız ekonomi politikası sayesinde hamd olsun bu süreci de en az hasarla atlattık. Gezi olaylarındaki amaç neyse, ekonomimize yönelik saldırılardaki amaç da odur. Çukur eylemlerindeki niyet neyse kur, faiz, enflasyon üçgeni üzerinden kurulan oyun da aynıdır. 15 Temmuz darbe girişiminin gerisindeki sinsi gayeyle, ekonomimizi krize sokma planlarındaki hedef aynıdır. Biz de diğer saldırılara ve tuzaklara hangi karşılığı vermişsek, ekonomide de aynı mukabeleyi ortaya koyduk.
İLAVE DESTEK ADIMI ATABİLİRİZ
Salgın dönemi, bize bu tuzakları kuranların ne kadar kırılgan ekonomik, sosyal ve siyasi yapıya sahip olduklarını açıkça göstermiştir. Gelişmiş ülkeler bile bocalarken, biz uyguladığımız kararlı, etkin sağlık politikamız sebebiyle herkesten ayrıştık. Ülkemizi hedeflerinden koparmayacak ve halkımızın geleceğine umutla bakmasını sağlayacak yeni politikalar geliştirmeyi sürdüreceğiz. Özellikle gençlerimize sesleniyorum, müsterih olun. Bu ülkedeki hiçbir birey, insanımız sahipsiz değildir.
NEYMİŞ, UÇAKLARI SATACAKMIŞ
(Kılıçdaroğlu’nun ‘13 tane uçak mı var, satacağım onları’ sözleri) Neler söylediğini görüyorsunuz. Neymiş, gelince uçakları satacakmış. Ya senden öncekilerde bunları söylüyordu. Devlet yönetmenin ne anlama geldiğinden senin haberin yok. Uçakları sattığın zaman devlet yönetmiş mi oluyorsun? Dünyayı dolaşacaksın neyle, tarifeli uçakla mı? Yarış edeceksin neyle, tarifeli uçaklarla mı? Yoo trene binersin, otobüslerle seyahat edersin. Ondan sonra da ‘Ben muasır medeniyetler seviyesinin üzerine çıkacağım’ dersin, Atatürkçüsün ya, anlamaz. Ama iyi bir vergi memuru olduğunu söylüyor. Oradan topladığı paralarla tarifeli uçağa binecekmiş. Hayırlısı olsun, sen bu kafayla daha çok gidersin. Millet ittifakının diğer üyeleri de bunlardan farklı değil zaten, aynı. Bunlardan bir şey olmaz. Ama eşeği sağlam kazığa bağla ki sonra Allah’a emanet edelim. Onun için tedbirleri almamız lazım. Dolayısıyla kapı kapı dolaşmak mecburiyetindeyiz.”
2023 VİRAJINI KAZASIZ DÖNELİM
Erdoğan seçimlerle ilgili şu mesajları verdi: “Dünyanın en güçlü ülkeleri arasına girmek için 2023 virajını kazasız, belasız dönmemiz gerekiyor. Bu bakımdan 2023 seçimleri çok önemli hale gelmiştir. Nitekim karşımızdakiler de bu durumun farkındadır. Tüm güçleriyle 2023 için hazırlanıyorlar. Bunca zamandır Türkiye’ye diz çöktürememenin öfkesi içinde olanlar, önümüzdeki seçimlerle ilgili niyetlerini gizleme gereği bile duymuyorlar. Muhalefetin giderek çirkinleşen, kin ve nefret kokan üslubu 2023 ile ilgili telaşlarını da ele veriyor. Milletimizin geçmişini çok iyi bildiği için ülke yönetiminden ısrarla uzak tuttuğu bu faşist zihniyet, bu karanlık projenin sözcülüğüne bunlar soyunmuştur.”
SAHADAN GENEL MERKEZE RAPOR
“Artık önümüzde beklemeyi gerektirecek hiçbir ajanda kalmadı. Milletimize ve gelecek nesillere yoğun bir vebalin altındayız” diyen Erdoğan AK Parti teşkilatına şöyle seslendi: “Başarmak dışında bir alternatifimiz yoktur. Bu imtihandan da alnımızın akıyla çıkacağımıza inanıyorum. Bir şey hatırlatacağım. Meclis’in ara vermesiyle birlikte hepimiz meydanlarda olacağız. Şunu özellikle hatırlatacağım; arazide yapacağımız çalışmaların raporlarını Genel Merkez’e kesinlikle raporlayacağız. Grup başkanvekilliğine raporlayacağız. Hangi arkadaşlarımız ne kadar çalışma yaptı, nasıl çalışma yaptı, hangi ilimizin durumu nedir, bunları sizlerden alacağız. Yoksa bir turistik seyahat olarak illerimize gideceksek nafile. 2023’e eğer kararlı bir şekilde hazırlanacaksak son iki durak var. 2021’dir ve 2022’dir, 2023 tamamen seçim yılıdır. Bu çalışmayla biz istikametini kaybetmiş, avara kasnak gibi dolaşanlara bu memleketi teslim edemeyiz.”