Güncelleme Tarihi:
“İnanıyorum ki CHP’nin rahmetli genel başkanlarının, Mustafa Kemal Atatürk’ün, İsmet İnönü’nün, Bülent Ecevit’in kemikleri sızlamıştır. Sayın Kılıçdaroğlu, o söz sizin eşinize söylenmiş olsaydı ne yapardınız? Nasıl bir tepki verirdiniz? Üzüntülerimden bir tanesi de şu. Evet bir insan konuşurken, özellikle irticalen konuşurken ağzından daha sonra yanlış olduğunu düşünebileceği bir cümle çıkabilir, üzüntü duyar, özür diler, ‘Yanlış söylemişim’ der. Ama Sayın Kılıçdaroğlu böyle bir yola gitmedi, üstelik ‘Sözümün arkasındayım’ dedi. CHP Genel Başkanlığı koltuğu önemli bir koltuktur ve o koltuğa, Atatürk’ün oturduğu, rahmetli İnönü’nün oturduğu, rahmetli Ecevit’in oturduğu o koltuğa Sayın Kılıçdaroğlu leke sürmüştür, leke düşürmüştür. Gereğinin ne olduğunu kendisi takdir etmelidir. İkinci bir üzüntümüz, kadın hakları deyince, kadınlarımıza dönük herhangi bir olumsuz fiil veya beyan deyince mangalda kül bırakmayan CHP’li hanım milletvekilleri, niye susuyorsunuz? İnanıyorum ki onlar da üzüntü duydular ama çekindiler. Cumhuriyet Halk Partisi’ne hiç yakışmamıştır.”
ERDOĞAN: SİYASİ SAPIKLARI NE YAPACAĞIZ
CUMHURBAŞKANI Tayyip Erdoğan, Aile Bakanı Sema Ramazanoğlu’na yönelik sözlerinden dolayı CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na tepki gösterdi. Erdoğan, özetle şunları söyledi: “Maalesef ülkemizde şöyle bir muhalefet anlayışı var: ‘Biz rahat koltuklarımızda oturalım, Cumhurbaşkanına ve hükümete sövelim, hakaret edelim. Böylece siyaset yapmış oluruz.’ Böyle iktidara gelebilmek mümkün mü? Elbette değli. Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı olan hanımefendiye tekrar etmeye terbiyemin elvermeyeceği galiz ifadelerle saldırıyor. Baktım televizyon haberlerinde bu sözler ‘bip’lenerek yani sansürlenerek veriliyor. Ana muhalefetin üzerinden siyaset yapmaya çalıştığı cinsi sapık, şu an cezaevinde ve yaptıklarının hesabını adalete veriyor. Peki bu siyasi sapıkları ne yapacağız? Biz bunları ademe mahkûm edip, hiç yerine koydukça çirkefliğin, çirkinliğin, ahlaksızlığın çıtasını sürekli yükseltiyorlar. Bu zat için söylenen her söz israftır, fuzulidir, tıpkı kendisi gibi gereksizdir. Bu kişi başında bulunduğu partinin de yüz karasıdır. Benim milletim siyasette de dürüst olanın, adam gibi adam olana prim verir. Bu kadar sorumluluk, bu kadar yük bizim muhalefeti bozar.” (Erdinç ÇELİKKAN / ANKARA)