Güncelleme Tarihi:
İki kurultayımızın da toplanmasına neden olan arkadaşlarımızın CHP’li olduklarından hiç şüphem yok. oylamalarda evet ve hayır oyu kullanan arkadaşlarımızın da CHP’li olduklarından hiç şüphem yok.
Elbette eleştiri olacak. Tartışma olacak. Herkesi seviyorum herkese inanıyorum. Köklü bir çınarız biz. Dalları ve gövdesi genel başkanlarımızdır, yaprakları ve tomurcukları gençlerimizdir. O nedenle biz görkemli bir çınarız.
Hiç kimseyi ötekileştirmeden bütün eleştirileri büyük bir dikkatle okuduğumu da herkesin bilmesini isterim. Hiç kimsenin endişesi olmasın CHP halkın partisi olacaktır. CHP çağdaş bir sosyal demokrat parti oalcaktır. Geçmiş tüzüğü ben yapmadım, geçmiş tüzüğün altında benim imzam yok. o geçmişte yapılmıştır ama biz geçmişten ders alarak geleceğe bakacağız. Hedefimiz gelecek. Herkese düşen görev var.
KILIÇDAROĞLU'NUN MUHALİFLERE EL UZATTI
CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, bugünkü kurultayın açılışında kısa bir konuşma yaptı. 'Bizde ötekileştirme olmayacak" diyerek muhaliflere de mesaj vermiş oldu.
"Birileri CHP'de sandalyelerin uçuşmasını bekliyordu ama kurultayımızda barış, özgürlük ve demokrasi var. CHP halka doğru bir yol haritası çiziyor" diyen Kılıçdaroğlu, demokrasi ve özgürlük bağlamında bir yol haritasıçizdiklerini söyledi. "Bu parti demokrasi ve özgürlüğü o kadar içine sindirmiştir ki Erzurum ve Sivas'ta demokrasi ve özgürlükle kurtuluş mücadelesi vermiştir" diyen Kılıçdaroğlu, "Bizim gibi düşünmeyenlerin de özgürlüğü olmalıdır. Bizde ötekileştirme olmayacak" diyerek muhaliflere el uzattı.
İşte Kılıçdaroğlu’nun açıklamaları:
"Birileri kavga eden CHP görmek istiyor. Bakın kavga var mı? CHP yeni bir yol haritası çiziyor. CHP halktan yana bir yol haritası çiziyor. 16. kurultayda neden demokrasiye bu kadar vurgu yaptık. Çünkü ayaklarımızın altından özgürlüklerimiz kayıyor. AKP’nin oluşturduğu kendi yandaş medyasıyla Türkiye’de demokrasi varmış gibi gösterilerek ülke ikna edilmeye çalışılıyor.
Sivas kongresi CHP’nin ilk kongresidir. Tek boyutlu düşünce ve anlayış demokrasilere sığmaz. Dün demokrasi tarihi açısından çok önemli bir sınav verdik. Demokrasisi gelişmiş bir CHP var artık halkın karşısında. Ülkeyi erkek egemen bir toplum yapısından çıkarak kadınların da siyaset yapmasının önünü açıyoruz. Umutsuzluk bizim kitabımızda yok. Biz ülkemizi insanımızı seviyoruz. Halktan yana politika üretmek halk için çalışmak. Etnik kimliği, inancı, kıyafeti ne olursa olsun herkesin çatısı altında yer bulacağı tek parti var; o da CHP'dir. halktan yana politika üretmek, halk için çalışmak. CHP'li olmak halka adanmışlık demektir.
Kendimizi toplumumuza adadık, siyasetimiz budur. Özel lükslerimiz yok artık. Her CHP'linin çalışacağı, çaba harcayacağı ciddi sorunlar olduğunu unutmamalı. Ortak ses ortak güç oluşturacağız. Değişik görüşlere saygıyla bakacağız, onları dinleyeceğiz. Herkesi kucaklayacağız. Dün kucakladık. CHP kurultayları artık değişti; barışın, özgürlüğün ve demokrasinin dile getirildiği kurultaylardır.
Burada CHP’nin delegelerine bir kez daha bir kez daha teşekkür ediyorum. CHP’de değişim ve dönüşümün altına imza attıkları için teşekkür ediyorum. Hiç kimseye telefon açık oyunu şöyle kullan demedim. Hiçbir delegenin iradesine de ipotek koymadım. Herkes özgürce gelip oyunu kullanmalıdır dedik.
Çünkü ben CHP delegelerinin yurtseverliğine ve sağduyusuna güveniyorum. Onlar boşuna CHP delegesi olmadı.
Tüzüğümüz kabul edildi. Katılan tüm delegelerin oy birliğiyle kabul edildi. Bir kez daha delegelere teşekkür ediyorum. CHP'de değişim ve dönüşümün altına imza attıkları için bir kez daha teşekkür ediyorum. Hiç kimseye telefon açıp 'oyunu şöyle kullan' demedim. Onları özgür iradeleri ile başbaşa bıraktım. Hiçbir delegenin özgür iradesine ipotek koymadm. 'Herkes özgürce oyunu kullanmalı' dedim. Çünkü ben onların sağduyularına, yurtseverliklerine güveniyorum. Onları boşuna seçmedi üyeler.
CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun ikinci olağanüstü kurultayda yaptığı konuşmanın ardından kürsüye dün yaka paça salonun dışına çıkarılan CHP’li İsa Gök geldi. İşte İsa Gök’ün konuşmaları:
Dünkü kurultaya kimse huzur bozmaya gelmedi. Ben sadece partinin hukuki bir sorun yaşamaması için uyarı önergesi veriyorum. Kurultaylarda bağırış çağırış değil fikir masaya yatırılmalı. Ben uyarıyı yapmaya çalışıyorum. Ben partinin neferiyim. Ben ve arkadaşlarım verilen her görevi yapmaya çalıştık.
Benim talebi neydi, hukuku dolanmayalım, parti hukuki tartışma içine girmesin. Ama önergemi veremediğim gibi saldırı başladı. Asla genel başkanımız konuşma yaparken onu kesmek gibi bir şey demedim. Saldırıya bakın diye bağırıyorum ama bakılmadı. Bir linç girişimi var. Daha sonra TV programlarında eşime kadar laflar gitmiş.”