Güncelleme Tarihi:
Millet İttifakı Cumhurbaşkanı Adayı ve CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Haliç Kongre Merkezi'nde düzenlenen 'Balkan Rumeli Mübadil Buluşması'na katıldı. Kılıçdaroğlu'na İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu da eşlik etti. Kılıçdaroğlu, “Ülkemizin içinde bulunduğu durum parlak değil. Türkiye'nin buradan çıkması lazım. Bunun için beraber ve birlikte mücadele etmemiz gerekiyor. İçinde bulunduğumuz koşullar hangi açıdan bakılırsa bakılsın, bir karamsar atmosfer yaratmış durumda. Ama bizler, Gazi Mustafa Kemal'in öngördüğü, çağdaş uygarlık düzeyini yakalamak için, hep mücadele ettik. Hiç umutsuz olmadık, asla umutsuz olmayacağız ve kendi geleceğimizi kendimiz inşa edeceğiz. Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün, batılıların kadınlara vermediği seçme ve seçilme hakkını, çok daha önceden vermesi ve kadınların parlamentoda kendilerini temsil etmeleri, bugün için bu sayının çok yetersiz olduğunun farkındayım ve biliyorum ama önümüzdeki süreçte kadınlar mücadele ederek bu hakları çok daha büyük oranda elde edeceklerdir. Buna yürekten inanıyorum" diye konuştu.
"SAYGINLIĞI ARTAR BİR TÜRKİYE'Yİ HEP BERABER YENİDEN İNŞA EDECEĞİZ"
Kılıçdaroğlu konuşmasının devamında, “Gazi Mustafa Kemal'in iki temel kuralı vardır. İki temel ilkesi vardır. Siyasi ve ekonomik. Özgürlük ve bağımsızlık benim karakterimdir der, bayrağımın altında özgürce yaşamak isterim, hiç kimsenin müdahale etmeyeceği, bağımsızlığıma bir şey söylemeyeceği temel bir kuraldır. İkinci bir kuralı daha var. Savaş meydanlarında kazanılan zaferler, ekonomik zaferlerle taçlandırılmazsa, ekonomik bağımsızlığınızı kaybedebilirsiniz. İki temel kural? Ekonomik bağımsızlığınız olmadığı sürece, siyasal bağımsızlığınızın bir anlamının olmadığını görürsünüz. O nedenle Gazi Mustafa Kemal, ekonomik bağımsızlığı başlatmak için olağanüstü çabalar harcadı. Bu ülkede yumurta satılarak şeker fabrikaları kuruldu. Kırıkkale'de entegre savunma sanayi kuruldu. Demir çelik fabrikaları kuruldu. O yoksul ülke demir ağlarla ördü. Hiç kimseye el avuç açmadı. Birisinin kapısına gidip kronometreyi açtırıp hiç kimseyi bekletmedi orada. Ve kendi ülkesinde kendi onuruyla yaşadı. Yoksullukla mücadele etti. Bağımsızlığını, ekonomik büyümeyle, ekonomik kalkınmayla perçinledi. Bugün Türkiye'nin ekonomik açıdan büyük sıkıntıları var. Eğer düne kadar hakaret edilen kişinin kapısına gidilip de para dileniliyorsa, geldiğimiz bir sorun, yaşadığımız bir sorun var. Ve hepimiz bu sorunun farkındayız. O nedenle sandığa gideceğiz. Oylarımızı kullanacağız ve demokratik yollarla otoriter bir yönetimi değiştireceğiz. Bunu yaptığımız zaman dünya siyaset tarihine çok güzel bir armağan bırakmış olacağız. Bu armağanı el birliğiyle bırakacağız. Hep birlikte bu armağanı bizim tarihimize de bir miras olarak bırakacağız. Kuşaktan kuşağı büyüyen, kuşaktan kuşağa gelişen, kuşaktan kuşağa itibarı, saygınlığı artar bir Türkiye'yi hep beraber yeniden inşa edeceğiz" ifadelerini kullandı.
"KILIÇDAROĞLU PKK'YLA MASAYA OTURMAZ, KEFİLİM"
İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, "Ben Meral Akşener, Hasan Tahsin Argun'un yeğeni, 2 Batı Trakya Cumhuriyeti kurmuş. Atatürk'ün arkadaşı Hasan Tahsin Argun'un yeğeni. Ve onun adına diyorum ki, sayın Kılıçdaroğlu PKK'yla masaya oturmaz, kefilim, FETÖ'yle masaya oturmaz kefilim. Hizbullah ile masaya oturmaz kefilim. Harama el uzatmaz, kefilim. Çünkü, Allah'a bin şükür, babamın amcasının bize bıraktığı en önemli miras, dürüstlüğüdür, dürüstlüğü. Dolayısıyla o dürüstlüğü arkama alarak, ona layık olmaya gayret eden bir yeğen olarak bütün müptesabatım üzerine kefilim bana ihtiyacı yoktur. Ama benim hemşirelerimin arasında kefilim ki kul hakkına el uzatmayacak. 13. Cumhurbaşkanı sayın Kılıçdaroğlu'nu seçiyor muyuz?" dedi.