Güncelleme Tarihi:
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Celal Atik Spor Salonu’nda yapılan, beş adayın yarıştığı, partisinin İzmir il kongresinde kürsüye iki kırmızı karanfille ve ’Kemal Başbakan’ sloganlarıyla çıktı ve partilileri selamladı. Kılıçdaroğlu, Ak Parti’nin CHP’li belediyelere siyasi baskı yaptığını, bu baskı nedeniyle CHP’li belediyelere "Baskın düzenlenirse ne yapacaksınız" konulu eğitim vermek zorunda kaldıklarını belirterek, şunları söyledi:
"Yeniden İzmir’deyiz. Sadece Akdeniz’in Türkiye’nin değil dünyanın incisi İzmir’deyiz. Aydınlık insanların yaşadığı düşünce özgürlüğünün olduğu belediyelerin özveriyle çalıştığı, insana saygının duyulduğu bir kentteyiz. Canım İzmir’deyiz. Demokrasinin bir yarış olduğu, birden fazla il başkanımızın aday olduğu, demokratik bir sürecin İzmir’de de yaşandığını biliyoruz. Bunun için İzmir’deyiz."
Kılıçdaroğlu dünkü Uşak gezisine değinirken, "59 yıl sonra Ulubey’de genç bir arkadaşımız belediye başkanı oldu. Yaklaşık 850 bin liralık borçla devraldı. Belediyeyi kazandığı andan itibaren geçmiş tüm borçları kendisinden, 15 gün içinde ödenmesini istediler. Geçmişte ödenmeyen borçlara sessiz kalan bürokrasi aslan kesildi, tüm borçları ödeyeceksiniz dedi. Belediye başkanı söz vermişti, çalışanların aylığını zamanında ödeyecekti. Haciz uygulandığı ilçenin belediye başkanı özel arabasını sattı çalışanların aylığını ödedi" dedi.
CHP’li başkanların olduğu yerde insan haklarına saygı, yatırım yapma, borçları ödeme ve kendi halkına hesap verme sorumluluğu olduğunu belirten Kılıçdaroğlu, "İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı’nın yaptıklarının altını çiziyorum, imzamı atıyorum. Recep Tayyip Erdoğan’a açık çağrı. Senin güvendiğin hangi belediye başkanın varsa gönder İzmir’e, Aziz Kocaoğlu’nu da ben oraya göndereceğim. İstediğin televizyon kanalında çıkıp konuşsunlar. Her türlü baskıya rağmen bizim belediyelerimiz görevlerini yapıyorlar" diye konuştu.
BAŞKANLARA ’POLİS BASARSA’ EĞİTİMİ
Kılıçdaroğlu, belediyelere baskınlarla ilgili İstanbul’da toplantı yaptıklarını belirterek şöyle dedi:
"O toplantının basına kapalı bölümünde şu bilgiler vardı; Polis sizin belediyenizi basarsa neler yapacaksınız. Demokrasinin olduğu bir ülkede CHP belediye başkanlarına ‘polis sizin belediyenizi basarsa neler yapacaksınız’ diye eğitim veriliyor. Utanılacak bir şey değil mi? AKP iktidarı zorunlu olarak bizim böyle bir eğitim vermemize neden oldu. Sakin olacaksınız, avukatları çağıracaksınız, istenen belgeleri vereceksiniz, bilgisayarlara nasıl el konur, nasıl tutanak tutulacak bunların ayrıntıları verildi. Çünkü AKP’ye güvenmiyoruz. Güvenmediğimiz için kendi belediye başkanlarımızı güvence altına almak istiyoruz."
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu’nun başarılı çalışmalar yaptığını, dünyadaki metropolleri inceleyen uluslararası kuruluşun ‘Dünyanın en sağlıklı gelişen 4’üncü metropolü İzmir’ dediğini belirten Kılıçdaroğlu, "İstanbul ve Ankara nerede? Onlar gerilerde yer alıyor" dedi.
"ONLAR CEPLERİNE BİZ HALKA ÇALIŞIYORUZ"
CHP’li belediye başkanlarının ceplerine değil halka çalıştığını belirten Kılıçdaroğlu, "İzmir’in önündeki en büyük engel AKP iktidarıdır. Elini İzmir’den çeksin, engel olmasın. Hizmet ikiye üçe katlanacak. Elinizi İzmir’den çekin. İzmirli belediyelerimizi rahat bırakın. Kentsel dönüşüm yapalım deniyor. Büyükşehir Belediyesi, altı karar göndermiş Bakanlar Kurulu’ndan çıkması lazım, aylardır çıkmıyor" diye konuştu.
İktidarın yargıyı da eline aldığını söyleyen Kılıçdaroğlu, "CHP’li belediyeyi halka hizmetten alıkoyamayacaksınız. İster polis, kaymakam, valinizle gelin mücadele edeceğiz. Mücadeleyi AKP devletine karşı veriyoruz. CHP’de belediye başkanları cebine ve kendilerine çalışmaz. Ülkesinin çıkarları için mücadele eder, insanı için mücadele eder, çalışır, üretir çaba harcar. Kendileri için değil kentleri için çalışırlar. Onlar ceplerine, biz halka çalışıyoruz" dedi. Kılıçdaroğlu, Ak Parti iktidarının 9 yılda yaptığı harcamalara değinen Kılıçdaroğlu. sözlerini şöyle sürürdü:
"Bunlar bir sürü şeyler yaptı deniyor. Son dokuz yılda AKP’nin kullandığı kaynak ülke genelinde 1 trilyon 397 milyar dolar. 70 milyon yurttaşıma sesleniyorum. Bu para harcanıyor, senin hangi derdin çözüldü? Senin işsizlik sorunun çözümdü mü? Terör bitti mi? Çiftçi, esnaf hayatından memnun mu? O zaman nereye gitti bu paralar? AKP iktidarı yurttaşlarına bunun hesabını vermek zorundadır. Çık 1 trilyon 397 milyar dolarla ne yaptığını açıkla. Bir Atatürk Barajı yaptık de Keban Barajı yaptık de. Nereye gitti bu paralar? Yandaşlara gitti. AKP eşittir yandaş partisi."
Kılıçdaroğlu, ekonominin iyi olmadığını memura verile zammın yetersiz olduğunu belirttiği konuşmasında, "Memurların durumu iyi olacak diyorlardı. Biz ne dedik, sendika veriyorsan toplu sözleşme hakkı vereceksin. Onun adı nedir sarı sendikadır. AKP iktidarının yalakalığını yapan, her söylediğine ‘evet haklısın’ diyen bir memur sendikası demokratik bir ülkede toplu sözleşme yapamaz" dedi.
"DENETLEMEZSENİZ NAMERTSİNİZ KORKMUYORUZ"
İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne yapılan baskılara isyan eden Klıçdaroğlu, "Ankara’da müfettiş kalmadı. Hepsi İzmir belediyelerini denetlesin diye görevlendirildi. Denetleyeceklermiş, denetlemezseniz namertsiniz, korkmuyoruz, sizden çekinmeyeceğiz biz. Sanıyorlar ki biz korkacağız. CHP’yi kuran kadrolar Batı’nın emperyalist güçleriyle savaşan kadrolardır. Korku bizim kültürümüzde yoktur. Haklı davamızı savunacağız. Halkı bastırtıyorsun halkı korkutuyorsun ne yaparsan yap hiçbir CHP’li senden çekinmeyecektir senden korkmayacaktır. Çünkü CHP’li olmak demek yürekli olmak demektir" dedi.
Kılıçdaroğlu, iktidardan korkan aydınlarları eleştirerek, "Aydın denen insan, sorumluluk hisseden kişidir. İktidardan korkan kişiye entelektüel de olsa biz ona aydın değil korkak dönek ve nabza göre şerbet verenler diyoruz. Her yürekli aydın haksızlığa itiraz etmek zorundadır. Aydınların sorumluluğu çok önemlidir. Bir ülkenin geleceğiyle ilgili kararları aydınlar verir. Entelektüel birikimi olan aydınlar siyasi iktidarı eleştirir. Yeni Şafak’ta bir yazar, gazeteci iktidarı eleştirdi diye görevine son verdiler. Bizim gibi düşünmeyen aydınlara da saygılıyız. Ama korkak aydınlarla yolumuzu ayırırız" diye konuştu.
ALEX'İN SÖZLERİNİ ÖRNEK GÖSTERDİ
Kılıçdaroğlu, ülkedeki düşünüce özgürlüğünün durumuyla ilgili Fenerbahçeli futbolcu Alex’in sözlerini örnek göstererek şöyle dedi:
"Fenebahçe’nin meşhur bir futbolcusu var. ‘Alex ne düşünüyorsun Aziz Yıldırım içeri atıldı’ diyorlar. ‘Düşüncelerimi açıklasam ben de süratle başkanın yanına giderim’ diyor. Şu ülkenin geldiği hale bakın. Yabancı bir futbolcu ‘düşüncelerimi açıklarsam içeri atarlar’ diyor."
"TEK MUHALEFET EDEN CHP’DİR"
Kılıçdaroğlu, Başbakan Erdoğan’ın demokrasiden nasiplenmediğini öne sürerek, Türkiye’de Ak Parti iktidarı ile bir diktatörlük sisteminin kurulduğunu söyledi.
Tutuklu gazetecilerin sayısının 105’e çıktığını kaydeden Kılıçdaroğlu, TBMM Başkanı Cemil Çiçek’i eleştirirken de "Yasama organı, elim kolum bağlı bir şey yapamam diyor. Bir Meclis Başkanı ‘Benim elim kolum bağlı bir şey yapamıyorum’ dediği andan itibaren onun Meclis Başkanlığı her ortamda tartışılır’ diye konuştu.
Kemal Kılıçdaroğlu iktidarın yasamayı, yargıyı ve medyayı kontrol altına aldığını, şu anda tek muhalefet edenin CHP olduğunu belirterek, ‘CHP muhalefet yapmıyor’ diyen herkesle her alanda hesaplaşmaya hazır olduğunu söyledi.
Yargının bağımsız olmadığını ve yandaş medya ile Türkiye’nin bilinen tablosunun yansıtılmadığını savunan Kılıçdaroğlu, mücadelelerini demokratik yollardan sürdüreceklerini söyleyerek, "Yargı tümüyle AKP’nin kontrolü altındadır. Mücadeleyi demokratik yollardan yapacağız. Bizim temel hedefimiz bu olmalıdır" dedi.
THY çalışanlarının iş yavaşlatma eylemine değinen Kılıçdaroğlu, "THY greve gitti. Sendikanın haberi yok. Siz hiç Türk İş ve Hak-İş’in sesini duydunuz mu? Sözde işçilerin haklarını savunan kuruluşlar. Eğer bir ülkede işçi sendikası işçinin hakkını değil de siyasi iktidarın borazanlığını yapıyorsa onlara işçi sendikası denemez, onlara sarı sendika denir. Onlar iktidarın sendikasıdır" diye konuştu.
NAZIMIN MEZARI ANADOLU’YA TAŞINACAK
Konuşmasında bugünün Nazım Hikmet’in ölüm yıldönümü olduğunu anımsatan Kılıçdaroğlu, partisinin iktidarı döneminde şairin mezarının vasiyeti üzerine Anadolu’ya getirileceğini belirterek, "Bir sözüm var bir ahtım var. CHP iktidarında Nazım’ın mezarını getirip Anadolu’da bir çınarın altına yatmasını sağlayacağız. Onun Moskava’daki mezarından getirilip Anadolu’da bir çınarın altına defnedeceğiz" dedi.
TERÖR SORUNUNA ÇARŞAMBA RANDEVUSU
Partisinin terör konusunda çözüm önerisi sunmadığına yönelik iddialara açıklık getiren CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, "Çarşamba günü terör konusundaki çözüm önerilerimizi görüşeceğiz. Yeni CHP sorunlara çözüm üreten bir partidir. Eskiden ‘CHP sadece düşünür hiç çözüm üretemez’ derlerdi. CHP hangi sorun varsa çözümün bir parçasıdır" diye konuştu.
Ak Parti iktidarına da süt ve intibak konusunda olduğu gibi projelerini uygulatacaklarını kaydeden Kılıçdaroğlu, "Süt dağıtımı ile dalga geçtin. Beceriksiz adamsın, beceriksiz hükümetsin, süt dağıtmayı bile beceremedin. Kabahat bende değil ki. Gelirsin İzmir Büyükşehir Belediye Başkanlığı’na, adamlarını gönderirsin, kurs görürler, hangi fiyattan alınır nasıl dağıtılır, görürsün. İklim değişikliğinden işsizliğe, yoksulluğa kadın ve gençlerin sorunlarına kadar hayatın her alanıyla ilgili sorunlara çözüm üreten parti CHP’dir" dedi.
Kılıçdaroğlu, Ak Parti’nin kongrelerinde ikinci adam çıkamadığını belirterek, "İkinci adam korkudan çıkamaz. Çıkarsa ne olur partiden atılır ya da ihale verilmez. CHP’de ne oluyor adaylar çıkıyor özgürce yarışıyorlar. Demokrasi içinde mücadele ediyorlar. Bu ülkeye demokrasiye getiren parti, CHP’dir. Beş başkan adayımız da burada" diye konuştu.