Güncelleme Tarihi:
Kılıçdaroğlu’nun açıklamalarından satır başları:
Hatay'da yaratılan atmosferi, İstanbul'da da gerçekleştireceğiz. Herkesi kucaklayacağız. Hiç kimseyi ötekileştirmeyeceğiz. Geliri düşük bölgelere pozitif ayrımcılık yapacağız.
Tarım ile kent arasındaki dağılımı dengelemek… Kırsal kesime destek vermeniz lazım. İzmir’den bir örnek vereyim. İzmir’de ister fakir olsun ister varlıklı bir aileden olsun; bir çocuk doğuyorsa haber alındığı andan itibaren o aileye her hafta süt gider, kapısına konur aile alır. Şimdi süt üreticisi memnun. Kooperatiften alayım hepiniz kazanın… Ali’den alsam Veli kızacak. En iyisi kurun kooperatifi, siz de kazanın, aile de kazansın, belediye başkanı olarak ben de kazanayım diyor. Bununla ilgili olarak 50’nin üzerinde araç sadece süt dağıtıyor. Doğduğu andan 6 yaşına kadar. Uzun süredir yapılıyor, bir çocuk dahi zehirlenmedi. Bakanlığı düşünün, sözde süt projesi yapmışlardı. Zehirlendiler, hastaneye gittiler. Beceremediler, ama biz yapıyoruz. Neden? Nereden süt aldığımızı da biliyoruz, kime vereceğimizi de biliyoruz.
Bugün bir ekonomik kriz yaşıyoruz. Ekonomik krizi en derinden yaşayan illerden birisi de Hatay. İşsizlik var mı? Çiftçi hayatından memnun mu? Fabrikalar çalışmıyor. Reel kriz var. Kriz reel sektörü vurmaya başladı. Bir devlet memuru alacaklar bir kişi Diyarbakır’da. 7 bine yakın kişi başvurmuş. Şanlıurfa’da geçici işçi alacaklar, 6 ay çalışacak, 6 ay sonra tekrar işsiz. Başvuran sayısı 40 bin. İşsizlik bu boyutlarda.
Gençlerde işsizlik yüzde 50. Yaklaşık 7,5 milyon insan işsiz şu anda. İşsizlik nedir biliyor mu acaba sarayda oturanlar? Evine ekmek götüremeyen babanın dramı biliyorlar mı acaba? Çocuğuna yemek yediremeyen annenin dramını biliyorlar mı acaba? İşsizlik nedeniyle Meclis’in duvarında kendisini yakan gencin dramını biliyorlar mı acaba? Kendisini asan adamın dramını biliyorlar mı acaba? Bir elleri yağda, bir elleri balda. Türkiye bu konumda. Ve ayın 31’inde sandığa gideceğiz, oyumuzu kullanacağız. Ben sizden sadece bir şey istiyorum. Sandığa giderken elinizi vicdanınıza koyun ve oyunuzu öyle kullanın.
Çiftçinin geldiği hale bakın. Dünyada kendi kendine yeten 7 ülkeden biriydik. Saman dışardan, canlı hayvan dışardan; her şey dışardan. Türkiye üretirse güçlü olur. İthalatta güçlü olan bir ülke yoktur. Türkiye üretimden koparıldı. İki Trakya büyüklüğünde alan ekilmiyor. Beylerin aklına gelip sormuyor. Ya bu alanlar niye ekilmiyor diye. Benzine zam yaparsın, mazota zam yaparsın, gübreye zam yaparsın, ilaca zam yaparsın. Fiyatlar niye yüksek diyor. Ne yapsın adam? Hal esnafını, bakkalı, soğancıyı terörist ilan ettiler.
Her şeye zam yap; sen ucuza satacaksın… Eyvallah indir gübrenin fiyatını ucuz olur. Doğalgazın fiyatını indir ucuz olur. Kim pahalıya satmak ister? Herkes ucuza mal etmek ister. Bir şeyi sakın unutmayın. Bu memleketi dün gelip yönetmeye başlamadılar. 17 yıldır yönetiyorlar. Ne istedilerse imkanı vardı. İstediği kanunu çıkardılar, anayasa değişikliğini yaptılar, istedikleri valiyi tayin ettiler, rektörü tayin ettiler. Ne istedilerse yaptılar. Şunu söyleyemezler. “Ben bu işi beceremedim, bu kanunu çıkaramadım. Bu kararname çıkmadığı için ekonomik kriz oldu” Hayır efendim. Niye ekonomik kriz oldu? Çünkü Türkiye’yi yönetemiyorlar.