Güncelleme Tarihi:
Beşyol Meydanı Defdardarlık Caddesi'nde halka hitap eden CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, 30 yıldır akan kanı AKP'nin durduramadığını belirterek CHP durduracağını söyledi. Kılıçdaroğlu, "Tek başımıza iktidar olmadık. Ama sormak isterim Vanlı kardeşlerime, biz iktidar olmadık, 30 yıldır kimler iktidar, 30 yıldır kim bu akan kanı durduramadı, dönüp de bir kendilerine baksınlar. 30 yıldır ne yaptı bunlar. Size söz veriyorum, biz şiddeti engelleyeceğiz, akan kanı durduracağız. Barışı ve hoşgörüyü, kardeşliği, bu toplumu egemen kılacağız"dedi.
Partisinin olağan Kongresi'ne katılmak için 2 Nisan 2010'da Van'a gelen ve kongrenin yapıldığı düğün solonunun bulunduğu sokağa girerken taşlı ve yumurtalı saldırıya uğrayan CHP eski Genel Başkan Deniz Baykal'dan sonra Kılıçdaroğlu ilk kez bugün Van'a geldi. Beraberindeki CHP Gurup Başkan Vekili Hakkı Süha Okay ile birlikte özel uçakla gelen Kılıçdaroğlu, Van Ferit Melen Havaalanında, dün kente gelerek miting öncesi hazırlık yapan CHP MYK üyesi Gürsel Tekin, CHP Bursa Milletvekili Abdullah Özer ve Denizli Milletvekili Ali Rıza Ertemür ile CHP il yönetimi tarafından karşılandı. Kılıçdaroğlu bir süre VIP Salonunda dinlendikten sonra parti otobüsü ile kente geldi.
1500 POLİS GÖREV YAPTI
CHP Genel Başykanı Kılıçdaroğlu için Van Emniyet Müdürlüğü tarafından süper bir koruma yapıldı. Adına "Başbakan koruması" denen sisistemle korunan Kılaçdaroğlu için havaalanında, yol güzergahında ve miting alanında adeta kuş uçurtulmadı. Dün çevre illerden Başbakan Recep Tayyip Erdoğan için Van'a gelen polislerin gönderilmediği, bu gün de aynı polislerin Kılıçdaroğlu için tedbir aldıkları belirtildi. Kılıçdaroğlu'nun konuşma yaptığı alan çevreresindeki binalara keskin nişancılar yerleştirilirken, parti otobüsünün çevresi ise polis kordonunu altına alındı. Havaalanından miting alanı arasındaki güzergaha 50 şer metrelik aralarla birer polis memuru yerleştirildi. Kılaçdaroğlu'nun Van gezisi için 1500 polisin görev yaptığı belirtildi.
GENEL BAŞKAN OLARAK İLK GELİŞİM
Koruma çemberi altında kent merkezine giriş yapan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Beşyol Meydanı'nda bulunan Defdardarlık Caddesi'nde halka hitap etti. Kılaçdaroğlu'nu yaklaşık bin kişi izledi. Kılıçdaroğlu, konuşmasına, Van'ın hayatında önemli bir kent olduğunu, ilk kez Cmhuriyet Halk Partisi'nin Genel Başkanı olarak Van'a geldiğini anlatmakla başladı. Van'da CHP'nin oylarının düştüğünü, sorumluluğunu da kendilerinde olduğunu belirterek şöyle konuştu:
ALTTA DÄ°N-Ä°MAN, ÃœSTTE HAN HAMAM POLÄ°TÄ°KASI
"Van'da aldığımız oyların eskiyi göre çok düştüğünü biliyorum. Ama bunun kabahatı Vanlılarda değil. Bunun kabahatı bizde. Daha fazla gelebilirdik, daha fazla konuşabilirdik, daha fazla dertleşebilirdik. Dertlerinizi daha iyi dinleyebilirdik ve çözümleri beraber üretebilirdik. Şimdi geldik beraberiz. çözümlereli beraber üreteciğiz. Halkın iktidarınıda beraber kuracağız. Van'ı ayağa kaldıracağız söz veriyorum size. Bir dönem Van'ın Ferit Meleni vardı, Kinyas Kartalı vardı, Muhlis Görentaş'ı vardı. Şimkdi de Van'ın milletvekilleri var. Van'a ne veriyorlar. Yoksulluk veriyorlar, işsizlik veriyorlar, fabrikaları kapatıyorlar, hayvancılığı öldürdüler. Binlerce kişi köyünü terk etti. Van'da yaşam savaşı veriyor. Acaba yeniden hayata tutunabilirmiyim diye. Van'ın nüfusu şu anda bir milyonu aştı. Van'ı ayağa kaldırmamız, güçlü kılmamız lazım. Birileri bugün Van'ı Vanlıyı değil, cebini düşünmekle meşgul. O milletvekillerinin ne yaptığını siz bizlerden çok daha iyi biliyorsunuz. Hayatı, yaşamı çok daha iyi biliyorsunuz. O nedenle buraya size gerçekleri anlatmaya geldim. Bunların iki türlü politikası var. 8 yıldır iktidardalar. Altta din-iman, üste han hamam politikası yapıyorlar. Vatndaşların arasına giriyorlar, dinden imandan Allah'tan, peyganberden bahsediyorlar. Eyvallah, ondan sonra ne yapıyorlar, bir bakıyorsunuz hepsi han, hamam sahibi olmuş köşeyi dönmüş. Eğer bu gün geçmişte bakanlık yapanlardan birisinin kardeşi Van'da 25 korumayla geziyorsa, Vanlıları düşünüp, taşınması lazım"
YİĞİDİ KURU SOĞANA MUHTAÇ ETMEK İSTİYORLAR
Van'daki sınır ticaretinin açılmasını isteyen Kılıçdaroğlu, "Sınır ticaretinden söz ediyorlar, bir kaç litre mazot getirdi diye yüzlerce araca el koydular. Niye sınır ticaretini adam gibi yapmıyorlar. Burdaki insanlar insan değil mi. burdakiler geçim kaynağı bulmak zorunda değil mi? Açarsın sınırları, muamma olmaktan çıkarırsın, insanlar gitsin sınır ticareti yapsın bir geliri olsun. El aleme muhtaç olmasın o da alın teri ile kazandığı parıyı evine götürsün çoluk çocuğunu beslesin. Ama AKP bunları istemiyor. Onun derdi yoksulluğu sürekli kılmak. yoksulluk sürekli kılınacak ki insanlar, onlara muhtaç olsunlar. Hani Aşık Mahsuni Şerif derya 'Yiğit muhtaç olmuş kuru soğana' aynı onların yapktığı gibi bunlar sürdürmek istiyorlar. Yiğidi kuru soğana muhtaç etmek istiyorlar" dedi.
 AKAN KANI DURDURACAÄžIZÂ
İkditadara geldiklerinde hedeflerini de anlatan Kılaçdaroğlu, şiddeti önleyeceklerini, akan kanı da durduracaklarını söyledi. "Bizim derdimiz, hedefimiz şu, herkes çalışacak, her kes üretecek, her kes evine alın tere ile kazandığı ekmeği götürecek.Bize diyorlarki siz bu bölge için ne düşünüyorsunuz ve zamını gelince Recep Bey derki 'siz hiç iktidar olmadınız' Doğru, tek başına iktidar olmadık. Ama sormak isterim Vanlı kardeşlerime , biz iktidar olmadık, 30 yıldır kimler iktidar, 30 yıldır kim bu akan kanı durduramadı, dönüp de bir kendilerine baksınlar. 30 yıldır ne yaptı bunlar. Size söz veriyorum, biz şiddeti engelleyeceğiz, akan kanı durduracağız. Barışı ve hoşgörüyü, kardeşliği, bu toplumu egemen kılacağız. Eğer siz insanı insan olarak düşünmezseniz, insana değer vermezseniz, 'insan insandır başımızın üstünde yeri vardır' demezseniz, bunları engelleyebilirmisiniz. Bu sorunu çözebilirmisiniz. Önce İnsana insan diye bakmamız lazım. İnsanı insanı diye sevmemiz lazım, kucaklamamız lazım ve o insanı dinlememiz lazım. Derdi nedir acaba bu insaının, ne istiyor diye sormamız lazım. Yerine göre Recep Bey derki, 'Ya sev ya terk et' biz öyle bir şey söyledik mi? Söyleyen adam bu ülkeni Başbakanı, sormayacakmıyız, sen kim oluyorsun da bu ülkenin yurtaşına 'Ya seveceksin, ya bu ülkeyi terk edeceksin'diyeceksin. Biz bunu söylüyoruz. Her yerde söylüyoruz, dedirtiyorlar."
89 RAPORUNUN ARKASINDAYIZ
"Onlar, 89'da bir rapor vardı 89 raporunun arkasında dur diyorlar. Van'da söylüyorum. son satırına kadar o raporun arkasındayız biz. CHP o raporu yazdığı zaman Vatan haini ilan edilmişti. Şimdi ne yapıyorlar, biz söylediğimiz sözün arkasındayız. Biz ne söylediğimizi biliyoruz, Biz isitiyoruz ki bu ülkede barış olsun, eğer huzursuzluk varsa eğer çatışma varsa, esnafı işçisi, emeklisi, memnun olmaz. her kes şikayet eder. şikayeti ortadan kaldırmanın yolu siyasetin görevi değil mi? Askeri önlemlerle, silahla, bu olay durmaz, bu olayı çözecek olan siyaset kurumudur. siyaset kurumuna görev düşüyor. Bunun için buraya geldik. Ankara'da söyledim, her yerde söyledim. Burda da söylüyorum. Bu olayı çözecek olan CHP'dir. olayı çözmek istemeyenler, ya da çözüp gibi görünüp de iktidarda gerginlik yapanlar soy tartışması başlattılar. Soy tartışması başlatan bir başbakan bir ülkenin sorunu çözübilir mi? 21. yüz yılın Türkiye'sinde çağdaş demokrat, özgür bir anayasa getirebilir mi? Bunu söylüyoruz. Anayasa getirdik diyorlar. Hangi anayasa burdan söylüyorum Vanlı kardeşlerime, bu anayasa çıksın bakın başınıza neler gelecek. Bir sabah hepinizi evinizden toplayacaklar, gözaltına alacaklar, savcıya şikayet edeceksiniz, diyecek ki hayır, bakanın talimatı böyle bakana şikayet edeceksiniz savcı haklıdır, hakkında soruşturma açılmasını istemiyorum diyecektir. Ama siz yargıya başvuramayacaksınız. Çünkü bu anayasa değişikliğine sizin yargıya başvurma hakkınız elinizden alınıyor. Yani Kenan Evren'in yapmaya cesaret edemediğini bunlar yapıyorlar. Bunu herkesin çok yi bilmesini istiyorum. Biz böyle mi yapacağız. Özgür bir anayasa getireceğiz.
MÄ°LÄ° Ä°RADE GASPI VAR
Kılıçdaroğlu, seçim barajını indirmeyen AKP'yi eleştirererek milli irade gaspı olduğunu söyledi. Kılıaçdaroğlu, kurutlayda başbakana seslendiğini ve yenilediğini belirterek, "Recep Bey yüreğin varsa niye siçim baraşıjını indirmiyorsun. Niye yüzde 10 nun arkasına saklanıyorsun. Bir de demokrat kesiliyorlar milletin oyu diyorlar. Senin aldığın miletvekillerinin tümü milletin oyu mu? Başka partiye giden oy senin miletvekilini seçiyor. Sen de kalkıp diyorsun ki, ben milletin oyunu aldım. Mili iradenin gaspı var burada. Biz demokrasinden yanayız. demokrasiyi getiren partiyiz. Recep Tayip Erdoğan'ın Başbakan olmasının yolunu açan partiyiz. Ama barajın arkasına saklanırsanız demokrasiyi getiremezsiniz. Vanlı kardeşlerimden şunu isterdim. Sayın başbakan buraya geldiğinde 'Sayın Başbakan sen faili meçhul cinayetleri soruşturmasını mecliste niye engeledin' diye sormasını istendim. insan insandır insanın düşüncesini beğenmeyebilirsiniz. Aynı düşünceyi paylaşmayabilirsiniz ama adamı öldürümüsünüz. Faili meçhuller hangi demokrasıda var. Biz size söz veriyoruz halkın iktidarında söz tüm fali meçhullarin üzerine gideceğiz. Aydınlatacağız. Özel yetkili mahkemeleri biz kaldırımsasını istiyoruz. Özel yetkili mahkeme olmaz. Adamları topla sabah karşı tık içeriye sorgusuz sualsiz aylarca içende kalsınlar. Neymiş Recep Bey'in demokrasi anlayışı Recep Bey'in hukukkuymuş. Sevsinler senin hukukunu. Halkın iktidarında özel yetkili mahkeleleri kaldırmak inşallah bize nasip olacak. normal mahkeme yokmu var niye normal mahkemeye çıkarmıyorsun milleti ezeceksin, bunaltacaksın, diyeceksin ben seni özel yetkili mahkemede özel savcının altında işkence yapacağım. Biz bunu mücadelesini yapacağız. Ülkeye gerçek demokrasi gelen kadar bunu mücadelesini yapacak bu kardeşiniz.
BDP'Lİ BAŞKANA ÖVGÜ
 "Yerel seçimlerde halk tercihini yaptı belediye başkanını seçkti. 2.5 trilyon borç devraldı. Akadaşlar, çalışkan biri diyorlar. Bir tarftan borçları kapatmaya bir taraftanda hizmet etmeye çalışyor. biz hangi siyasi görüşte olursa olsun çalışan adamı taktir ederiz başımızın üzerine koyarız. Yerel yönetimlerde halkın iktidarını sağlamak önemlidir. Her siyasetçinin halka hesap vermesi namusi bir görevdir"dedi.
MUĞLALI KIŞLASINI ADINI DEĞİŞTİRİN
Kılıçdaroğlu, Ahmet Arif'in 33 kurşun şiirine konu olan Van'ın Özalp İlçesi'ndeki Orgeneral Mustafa Muğlalı Kışlası'nada değindi. Kılıçdaroğlu, "Başbakandan rica ediyorum. Hükümetsin, başbakansın toplumun duyarlılığı var. 33 köylünün kurşuna dizildriği bir yerde 33 kuşnunun adını bir kışlaya verme. Onu değiştirin istirham ediyoruz. Biz devletin kin tutmayaçağın biliyoruz. Devlet kin tutmalalı ve yurrtaşına eşit davranmak ve kucaklamak zorundadır. Eğer siz bu durumlarla toplumu ayrırşıtırır geçmişin yaraların ıtekrar deşerseniz ayrışma tohumları ekersiniz. burdan bir çağrı yaptık bakalım Recep Bey bu çağrımıza nasıl bir cevapv erecek. Hem biz hem Türkiyle duyacak. Göreceğiz." dedi.
EVET DEMİYENİN YEŞİL KARTI İPTAL EDİLMEZ
Türkiye'de yeşilkart kullanımında Van birinci sırada olduğunu da belirten Kılaçdaroğlu, "Bu yoksulluğun hangi noktaya geldiğin gösteriyor. Yeşi kartınız, 'evet' vermezseniz iptal edilir' diyene hesap soracağız. Valide kaymakamda bilsin. Yoksuldur diye verdin yeşil kartı. Onu siyasi emeline alet etmek için yeşil kart mı iptal edilir"
TAŞ ATAN ÇOCFUKLARLA İLGİLİ KANONU BİZ DEĞİŞTİRDİK
"Taş atan çocuklarla ilgili o ağır kanunu kim çıkardı. Recep Bey AKP. Bunun yanlış olduğunu defalarca söyledik. Değiştirdiler. Ama bu değişim yeterli değil. çocuklarımızı kazanmalı ve geleceğe hazırlamalıyız. çocuklarımız geleceğe güvenle bakmalıana ve babaları da gelceğe güvenle bakmalı. biz nasıl faili meçhul cinayetlerin aydırnlatılmasını istiyorsak, bu ülkede yoksuldur yoksuldeğldir herçocuğun eşit sartlarda okuyup gelceğe güvenle bakmasını istiyoruz. yeni anayasadan söz ederken hakların ve özgürlüklerin genişletilmesinden söz ettik. Recep Bey bana dağil Türkiye'ye hesap verecek kaçmak kurtulmak yok. siyasete gireken söz verdim. 1 halkıma yalan söymlemeyeceğim. 2 halkım için çalışacağım. 3 cebimi değil vatandaşı düşüneceğim. 4 yurrtaşın düşüncelerini her yerde her ortamda özgürce söylemesini için her türlü çabayı göstereceğim. benim anlayışışım bu. beni birileri beğenmeyebilir, düşüncemi hoş görmeyebilir. Ona da saygı göstermesini bileceğiz. onada diyeceğiz düşünceni özgürce söyle, korkma diyeceğiz. devletin gücü düşünceyi bastırmak için kullanılamaz. Devletin gücü özgürlügü sağlamaktır. Biz bu ülkede doğu ve güneldoğunun kalkınmasından bahsederken bizi eleştirdiler. Vay efendim başka konumu yok. şsizlik bir sosyal yaradır. ne olacak bu memleketin hali acaba akp düşünüyormu. hayır diyor onlar yoksul aç kalsın yeşil kart veririm oylarını alırız bu sosyal devlet değildir. aile sigortasını kuracağız yoksul kadını hesabına her ay asgari ücret kadar para yatıracağız o kadın özgürce gidecek işçi memur emekli gibi bankadan parasını alacak ve çoluk çocuğunu geçimiin sağlayacak. Nazım'ın dediği gibi bir ağaç gisbi tek ve hür ve koca bir orman gibi kardeşçe yaşayan bir Türkiye kurmak için yola çıktık"
Kılıaçdaroğlu'nun ayrılışı sırasında da aynı koruma tedbirlberi uygulandı. Kılaçdaroğlu, havaalanına giderken bir kaç vatandaşın tepki göstermesi dikkat çekerken, polis çevrede adeta kuş uçurtmladı.
Â
Â