Güncelleme Tarihi:
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Aydın'ın Söke ilçesinde toplu temel atma törenine katıldı. Sökeliler tarafından ilgiyle karşılanan Kılıçdaroğlu'na Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu, Söke Belediye Başkanı Mustafa İberya Arıkan, Aydın ve İzmir ilçe belediye başkanları da eşlik etti. Törende konuşan Kılıçdaroğlu, "Bizi ayrıştırmak, bölmek istediler, birbirimize düşman etmek istediler. Yok başı açık, yok başı kapalı, yok bunun kimliği şöyle, yok bunun kimliği böyle. CHP'lilerin iki kırmızı çizgisi var; bir vatan, iki bayrak. Vatana ve bayrağa kim sadıksa her zaman onların yanında olduk. Hiç kimsenin inancını, kimliğini, yaşam tarzını sorgulamadık. Bizim ahdimiz var. Bu ülkeye huzur gelinceye kadar beraber mücadele edeceğiz, çünkü dünyanın en güzel ülkesinde yaşıyoruz. Her şeyimiz var ama iyi bir siyaset kurumumuz yok" ifadelerini kullandı.
'150 MİLYAR LİRALIK YATIRIM'
Halka hizmet etmenin, hakka hizmet etmek anlamına geldiğini belirten Kılıçdaroğlu, "Eğer bir belediye başkanı kendisini seçildiği kente adamışsa olağanüstü bir güzellik var demektir. Söke'nin hayatımda ayrı bir yeri var. Maliye Bakanlığı'nda göreve başladığım yıllarda Söke'de görevliydim. 1,5 ay Söke'de, 1,5 ay Kuşadası'nda görev yaptım. Söke'nin o dönemini de bilirim, şimdiki dönemini de biliyorum. Trafik, yol, yeşil alan sorununuz var ama Özlem Başkan bunları çözmeye kararlı. Üstelik doğayı, tabiatı, yolları bozmadan yeraltı otoparkı yapacağız, üstü yeşil alan olacak. Kentin bütün imkanlarından yararlanacaksınız. 1 milyara yakın bir yatırımı yaptı, bugün temelini atacağımız yatırımların tutarı da 150 milyon lira. Özlem Başkan, Aydın için değil Türkiye için de örnek belediye başkanlarından biridir. Aydın'a yaptığı hizmetleri sanmayın ki sadece Aydınlılar biliyor. Bütün Türkiye biliyor. Önümüzdeki süreçte de Allah nasip ederse Özlem Başkanımız Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı olarak görevine devam edecek. Onu size, sizi de Allah'a emanet ediyorum" dedi.
'SİZE BİRAZ ATATÜRK'Ü ANLATMAK İSTERİM'
Öte yandan 30 Ağustos Zafer Bayramı'na ilişkin de konuşan Kılıçdaroğlu, "Bugün 30 Ağustos. Büyük Zaferin 101'inci yılı. Size biraz Atatürk'ü anlatmak isterim. Atatürk, bütün mazlum milletlerin örnek aldığı bir şahsiyet. Gazi Mustafa Kemal Atatürk bağımsızlık savaşını emperyal güçlere karşı yaptı. Adana'dan İstanbul'a kadar her yer işgal altındaydı. O kendi ülkesinin bağımsızlığı için her türlü mücadeleyi yapmaya kararlıydı. Hiç kimseye boyun eğmedi. Atatürk demek, Atatürk'ün ilkeleri demek. İki temel kurala dayanır. Birinci kuralı; 'Özgürlük ve bağımsızlık benim karakterimdir', kendi sözüdür. Yani 'Elinizde tuttuğunuz bayrağın altında özgürce yaşamak isterim hiçbir emperyal güce boyun eğmem' diyor. Bütün mazlum ülkeler de bu sözü temel ilke edinmiştir. İkinci bir ilkesi daha var, der ki; 'Savaş meydanlarında kazanılan zaferler, ekonomik zaferlerle taçlandırılmazsa siyasi bağımsızlığınızı koruyamazsınız.' O nedenledir ki hemen 1923'te İzmir İktisat Kongresi'ni toplamıştır. Her yerde fabrikalar kurmuştur. Kırıkkale küçük bir köy iken, entegre silah sanayisini orada kurmuştur. Kayseri'de uçak fabrikasının temeli atılmıştır. 1940'lı yıllarda dünyaya uçak ihraç eden beş ülkeden biri Türkiye'dir. Kaçımızın bunlardan haberi var? Bugün para dilenen bir iktidar düşünün. 'Acaba bize para verirler mi?' diye bir gidersiniz Araplara, bir gidersiniz IMF'nin kapısına. Türkiye Cumhuriyeti Devleti, Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün ilkeleriyle yola çıktığı takdirde hiçbir emperyal gücün önünde diz çökmemiştir. Cumhuriyet kurulduğunda Osmanlı'nın borçları son kuruşuna kadar ödenmiştir. Gazi Mustafa Kemal ve arkadaşları hiçbir gücün önünde para dilenmemiştir, üretmişlerdir. Köylü kalkınmıştır. O dönem sanayi yeteri kadar gelişmediği için köylü milletin efendisi sayılmıştır. Üretmiştir. Bugün sormak lazım, 'Köylü gerçekten milletin efendisi konumunda mı?' Köylüyü toprağa küstürdüler" açıklamalarında bulundu.
'BEN BU ÜLKENİN BAĞIMSIZLIĞINDAN, BÜYÜMESİNDEN YANAYIM'
Tarihini bilmeyen kişinin ülkenin geleceği hakkında sağlıklı karar veremeyeceğini belirten Kılıçdaroğlu, "Önce tarihimizi bileceğiz. Hem ülkeyi kalkındırıyorsunuz, Osmanlı'nın borcunu son kuruşuna kadar ödüyorsunuz, savunma sanayini, uçak fabrikalarını kuruyorsunuz ama geliyorsunuz 21'inci yüzyıla, 5-10 dolar nereden bulabilirim diye kapı kapı geziyorsunuz. Bunları reddediyorum. Bu ülkenin bağımsızlığından, büyümesinden yanayım. Eğer Türkiye Cumhuriyeti'ne ait bir gemimiz Karadeniz'de yabancı bir ülkenin helikopterleri tarafından basılıyor ve arama yapılıyorsa, bunu Rusya Dışişleri Bakanlığı kamuoyuna açıklıyor ve Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarının bundan haberi yoksa, ahlaki ve siyasi bir sorunumuz var demektir. Türkiye'de 10 yıla mahkum edilen uyuşturucu baronu, onların isteği üzerine hapisten çıkarılır, İsrail Dışişleri Bakanı açıklama yapar. Bizim mahkemelerin baktığı, mahkum ettiği bir uyuşturucu baronunu bir İsrailli gelip, bu ülkeden teslim alıp, kendi ülkesine götürüyor. 'Bu can bu bedende kaldığı sürece Papaz'ı benden alamazsın' diye meydan meydan gezen bir kişi, 'Bak beni kızdırma yoksa senin mal varlığını açıklarım kamuoyuna' dediği zaman, Papaz'ı koşulsuz teslim eden kişinin bu memlekete hayrı dokunur mu? Cumhuriyetin kuruluşundaki felsefemiz neydi? Bugün içine düştüğümüz durum nedir? Biz kendi irademizi, kendi bayrağımızı hiç kimseye teslim etmedik. Etmeyeceğiz de" diye konuştu.
'BU ADALET MİDİR?'
Vergilere de değinen Kılıçdaroğlu, "Fırından ekmek alırsınız vergi ödersiniz, elektrik düğmesine bastığınızda dört çeşit vergi ödersiniz, musluğu açtığınızda beş çeşit vergi ödersiniz, çocuğunuzda defter kitap aldığınızda vergi ödersiniz ama kur korumalı mevduatın sahipleri; 117 milyar lira bunlara faiz ödendi. 117 milyar lira faiz ödüyorsunuz, 1 kuruş vergi ödemiyorlar. Birileri 117 milyar lira faiz alacak, bir kuruş vergi ödemeyecek ama bu ülkenin insanı ekmek alırken vergi ödeyecek. Bu adalet midir? Hak mıdır? Anayasa 'Herkes mali gücüne göre vergi öder' diyor" dedi.
'HİÇBİR ÇOCUK YATAĞA AÇ GİRMEZ ÇÜNKÜ CHP'Lİ BELEDİYE BAŞKANLARI VAR'
Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu da "Bugün 42 bin metrekare üzerine oturan bir otogar ve Söke'nin en büyük sorunu olan trafik sorununu çözecek yeraltı otoparkının temelini atacağız. Seçimlerde vermiş olduğumuz sözleri teker teker yerine getiriyoruz. Bunları zaten yapmak bizim görevimiz ama Sayın Genel Başkanımızın tüm CHP'li belediye başkanlarına verdiği bir talimat vardır, 'Seçildiğiniz beldede hiçbir çocuk yatağa aç girmeyecek' der. Sayın Genel Başkanım Aydın'daki belediye başkanlarının tamamı sizin talimatınızı yerine getiriyor. Hiçbir çocuk yatağa aç girmez çünkü CHP'li belediye başkanları var" diye konuştu.