Sürüş İzlenimi: Emre ÖZPEYNİRCİ
Oluşturulma Tarihi: Kasım 28, 2007 00:00
Otomotiv firmaları yeni modellerini test edip, sürüş izlenimlerimizi aktarmamız için bize verdiğinde, bize hangi motor ve şanzıman tipini istediğimizi sorarlar. Ben de genellikle, "Türkiye’de ağırlıklı olarak satmak istediğiniz hangi versiyonsa onu verebilirsiniz" derim.
Benzer durumu geçtiğimiz haftalarda Skoda’nın yeni Fabia modelinde yaşadım. Skoda, ilk kez test edeceğim yeni Fabia’nın 1.4 litrelik dizel motor versiyonunu teste gönderdi. İşte bütün talihsizlik de burada yaşandı. Çünkü eski teknolojiye sahip 3 silindirli motorun traktör gibi sesi oldukça şirin bir görünüme kavuşan aracın kafamdaki imajını bozdu. "Keşke yeni Fabia’yla ilk tanışmam benzinli motor versiyonuyla olsaydı" diye düşünmeden edemedim.
Aslında, yeni Fabia görünümü ve özellikleriyle Skoda’nın hem Avrupa’da hem de Türkiye’de imajını yukarıya taşıyacak gibi görünüyor. Sonuçta zaten Çek üreticinin 1999 yılında tanıttığı birinci nesli Fabia, 1.6 milyon adet satarak markanın şu anki başarısına ulaşmasındaki en önemli modellerden biri. İkinci nesil Fabia, bir önceki modeline oranla daha geniş, modern ve dinamik çizgilere sahip. Ön bölümü geleneksel Skoda özelliklerini taşıyor. Tampondaki yeni dikey çıkıntılı hatlar ve krom kaplı ön ızgara aracın dikkat çekici bir tasarıma kavuşmasını sağlıyor. Ön ızgara ve farları görsel olarak bölen bu çıkıntılar, tamponun altından yukarı doğru kaput boyunca uzanıyor. Mini Cooper ve Suzuki Swift modellerinde olduğu gibi siyah renkli tasarlanan ’A’ sütunu aracı daha dikkat çekici kılıyor. Farları, daha çok Japon otomobillerinde görmeye alışık olduğumuz gibi hafif çekik tasarlanan aracın arka stopları ise çokgen hatlara sahip. İç ve dış ebatlarında gerçekleştirilen büyümeyle rakiplerinin önüne geçmeyi hedefleyen yeni nesil Fabia, eskisine oranla 22 milimetre daha uzun, 47 milimetre de daha yüksek tasarlanmış. Bu da, iç bölümde yolculara daha geniş bir iç kabin ve bagaj hacmi sağlıyor.
GÜRÜLTÜLÜ DİZEL MOTOR
Boyutları ile küçük sınıftaki rakiplerinin önüne geçen Fabia, buna rağmen kullanım esnasında hedeflenen konforu teste aldığım dizel motorla sağlayamıyor. Çünkü test aracında bulunun eski teknoloji ürünü 3 silindirli dizel motor, gürültülü ve sarsıntılı çalışma karakteri ile Skoda’nın yeni Fabia için yarattığı "İlk sürüşte aşk!" cümlesini bir kere daha düşünmeme neden oldu. İlk çalıştırmada dizel motorlarda oluşan gürültüden kaynaklandığını düşünsem de aradan geçen uzun bir süreden sonra motorun adeta bir traktör gibi çalışması ilk sürüşteki ’aşk’ı ’nefret’e doğru dönüştürmeye başlamıştı. Ancak farklı tavan rengi ve şirin tasarımı ile tüm bakışları üzerine çeken Fabia, bir süre sonra motor gürültüsünü kısmen de olsa unutturdu. Boyutlarının sağladığı avantaja geri dönecek olursak; araç ilk nesliyle karşılaştırıldığında arka yolcular için 18 milimetre daha geniş diz mesafesi ve 42 milimetre daha yüksek baş mesafesi sağlıyor. 300 litrelik bagaj bölümü, arka iki koltuğun katlanmasıyla birlikte bin 163 litreye kadar çıkabiliyor.
YÜKSEK OTURMA POZİSYONU
Sürücünün önceki Fabia’dan daha yüksekte oturması, görünürlüğü ve görüş hakimiyetini artırıyor. Sert fakat kaliteli plastiğin bolca kullanıldığı iç mekanda kafa karıştıran hiçbir kumanda bulunmuyor. Dairesel hız ve devir göstergesi iç mekanda sportif bir etki gösterirken, yüksek konumlandırılan vites, kemikli geçişlere sahip. Geniş camlarla görüş anlamında hiç bir sorunun bulunmadığı Fabia, Classic, Ambiente, Sport ve Elegance donanım seçenekleriyle kişiselleştirilebiliyor. Fabia’da 1.2 litre 70 beygir, 1.4 litre 85 beygir, 1.6 litre 85 ve 105 beygir gücünde üç benzinli motor seçeneği bulunuyor. 1.6 litre benzinli motor seçeneğinin bir de 6 vitesli otomatik şanzımanlısı bulunacak. Ayrıca, 1.4 litre 70 ve 80 beygir gücünde iki farklı dizel motor seçeneği mevcut. Test aracımızda görev yapan 3 silindirli dizel motor 1.4 litre hacminde ve 80 beygir gücündeydi. Çek üreticinin birinci nesilde de kullandığı bu motor öncüsünden 10 beygir daha güçlü. Güç ve yakıt tüketimi konusunda diğer motorlardan pek bir farkı bulunmayan motorun tek dezavantajı 3 silindirli olması nedeniyle sarsıntılı ve gürültülü çalışması.