Kene yüzünden dünyada 6 yılda 155 kişi öldü

Güncelleme Tarihi:

Kene yüzünden dünyada 6 yılda 155 kişi öldü
Oluşturulma Tarihi: Mayıs 22, 2009 19:02

ESKİŞEHİR Osmangazi Üniversitesi (ESOGÜ) Tıp Fakültesi Mikrobiyoloji Anabilim Dalı öğretim üyesi Doç. Dr. Nihal Doğan, kenelerin yol açtığı Kırım Kongo Kanamalı Ateşi (KKKA) hastalığının ilk görüldüğü 2002 yılından 2008 yılına kadar 2 bin 597 vakanın tespit edildiğini ve dünyada 155 kişinin de hayatını kaybettiğini söyledi.

ESOGÜ'de düzenlenen ‘Ülkemizde Kırım Kongo Kanamalı Ateşi'ne Yol Açan Keneler ve Korunma Yöntemleri’ konulu toplantıya konuşmacı olarak Ankara Üniversitesi Veteriner Fakültesi Parazitoloji Anabilim Dalı öğretim üyesi Prof. Dr. Zafer Karaer ile ESOGÜ Tıp Fakültesi Mikrobiyoloji Anabilim Dalı öğretim üyesi Doç. Dr. Nihal Doğan katıldı.

Çok sayıda kişinin izlediği toplantıda konuşan Doç. Dr. Nihal Doğan kenelerin, sivrisineklerden sonra en çok hastalık bulaştıran vektörler olduğunu söyledi. KKKA hastalığının, Asya ve Afrika'da yaygın olarak görüldüğünü belirten Doç. Dr. Doğan, “İnsanda ateş, şiddetli baş ağrısı, ışıktan kaçma, deride kızarıklık ve kanama gibi belirtilerle seyreder. Ölüm oranı dünya genelinde yüzde 10- 50, ülkemizde yüzde 5'tir. KKKA virüsünün ilk görüldüğü 2002 yılından 2008 yılına kadar 2 bin 597 vakanın tespit edildi ve 155 kişi de hayatını kaybetti” dedi.
KKKA hastalığının çok sayıda evcil ve yabani hayvan türünü etkilediğini ifade eden Doç. Dr. Doğan, konuşmasını şöyle konuştu:
“Hayvanlar virüsü enfekte kene ısırığı ile alırlar. En etkili ve yaygın vektörler Hyalomma cinsi içinde yer alırlar. Bazı koyun, kuzu ve keçi gibi hayvanların da viremik olabileceği belirtilmiştir. İnsanlar bu durumdaki hayvanların doğrudan kan ya da enfekte dokularına temas ya da kene ısırığı ile virüsü alabilmektedirler. Hastalığın kuluçka süresi kene tarafından ısırılma durumunda genellikle 1-3 gün, en fazla 9 gün, Enfekte kan, doku veya vücut sıvısına temas durumunda ise 5-6 gün, en fazla 13 gündür. Kırım Kongo Kanamalı Ateşi’nin belirtileri ise ateş, kırıklık , baş ağrısı halsizlik, kanama pıhtılaşma mekanizmalarının bozulması sonucu yüz ve göğüste kırmızı döküntüler, gözlerde kızarıklık, gövde, kol ve bacaklarda morluklar, burun kanaması, dışkıda ve idrarda kan görülür.”

Prof. Dr. Zafer Karaer de kenelerden korunma yöntemleri hakkında bilgi verdi. Prof. Dr. Karaer, bireylerin kendisini ve yaşam alanlarını kontrol altına almaları gerektiğini belirterek, “Tarla, bahçe çalışanları, sağlıkçı, ziraatçı, araştırmacı, çoban, avcı, piknikçi gibi mecburi veya keyfi farklı amaçlarla dolaşanların giysilerinde kol ve bacakların bilek ve boyun kısmı sıkı sıkı kapalı olmalı ve giysiler açık renkli olmalıdır. Özellikle pantolon paçaları, çorap içine sokularak ve hatta üzerine çizme giyilerek dolaşılmalıdır. Sahadan döndükten sonra, vücutta özellikle saç ve çevresi, kulak içi ve çevresi, koltuk altı, bacak araları, diz kapağının arka kıvrımları, göbek deliği ve diğer vücut kıvrımlarının arası günlük kene muayenesi el ve aynalar vasıtasıyla kontrol edilmeli” dedi.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!