Cahit AKYOL
Oluşturulma Tarihi: Kasım 06, 2010 00:00
Ümit Kocasakal mesleğinde doçent unvanı almış bir avukat. Galatasaray Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nde ceza usul hukuku anabilim dalı başkanlığı, Yeditepe Üniversitesi’nde öğretim üyeliği, İstanbul Barosu’nda yönetim kurulu üyeliği gibi çok sayıda görevi var. Kalın hukuk kitaplarından oluşan zengin bir kütüphaneye de sahip. Ancak bu kütüphanenin en değerli parçaları, çocukluğundan beri tutkusu olan çizgi romanlar. Çünkü Ümit Kocasakal tam bir çizgi roman fanatiği...
Ümit Kocasakal’ın (44) babası 1964’te Almanya’ya çalışmaya giden ilk kafilenin içindeydi. Bu yüzden Köln doğumlu. Ancak Türkiye’de eğitim alması için 4 yaşında İstanbul’a dedesi ve babaannesinin yanına gönderildi. Bu nedenle okula Büyükdere Mehmet İpgin İlkokulu’nda başladı. Daha o yaşlarından itibaren en büyük tutkusu
Galatasaray. Sırf bu yüzden Galatasaray Lisesi’nin sınavlarına girdi. Yatılı öğrenci olarak okumaya hak kazandı. Hazırlık ortaokul ve lise derken, sekiz yıllık bir eğitimden sonra üniversite sınavlarında çok istediği İstanbul Hukuk Fakültesi’ni tutturdu ve dört yılda okulunu bitirerek mesleğine başladı.
Kocasakal, okul sonrasında “İkinci babam” dediği Profesör Köksal Mehmet Bayraktar’ın avukatlık ofisinde staj yaptı. “Mesleğime orada başladım. İki yıl avukatlıktan sonra askere çağırıldım. 1993’te Elazığ, Bingöl, Muş, Tunceli’yi kapsayan de 8’nci Kolordu Komutanlığı’nda Askeri Savcı olarak görev yaptım. Askerlik sonrası bir yıl yeniden avukatlık yaptıktan sonra Galatasaray Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nde ceza hukuku asistanı oldum. 1998’te doktora tez çalışmam için Marsilya’ya gittim. 2001’de “Kara para aklama suçu” konulu tezimle doçent oldum. Ardından da 2005’te Avrupa Birliği Ceza Hukukunun Esasları başlıklı bir kitap yazdım. Galatasaray Hukuk Fakültesi, Ceza Ve Ceza Usul Hukuku Anabilim Dalı Başkanı oldum.”
GALATASARAY’DA BAŞLADIM
Ümit Kocasakal’ın, Yeditepe Üniversitesi Hukuk Fakültesi öğretim üyeliği, İstanbul Barosu Yönetim Kurulu Üyesi, Türkiye Milli Olimpiyat Komitesi (TMOK) spor hukuku komisyonu üyesi ve Türk Ceza Hukuku Derneği (TCHD) yönetim kurulu üyeliği gibi çok sayıda görevi var. Bu görevlerin gerektirdiği, kalın hukuk kitaplarından oluşan oluşan da zengin bir kütüphaneye sahip. Ancak bu kütüphanenin en değerli parçaları arasında, Galatasaray’dan sonra ikinci tutkusu olan çizgi romanlar da bulunuyor. Aslında her iki tutkusu birbirini beslemiş: “Galatasaray Lisesi’ne sekiz yıl yatılı okudum. Derslerin dışındaki zamanlarda vakit geçmek bilmiyordu. Ben de çizgi romanlara merak saldım. Öncelikle Zagor, Kaptan Swing ve Mr. No gibi kitapların abonesi oldum. Her çıkan kitabı alıyor ve biriktiriyordum. Zamanla o kadar çoğaldı ki, dolaplarıma sığmaz oldu. Okuldaki başka dolaplarda saklıyor, evci olduğumda da eve taşıyordum. Okulda hiç yakalanmadım. Yıllar içinde yüzlerce kitabım olmuştu. İyi bir koleksiyona sahip oldum.”
İYİLER KAZANIR KÖTÜLER KAYBEDER Kocasakal, çizgi romanlardan çok şey öğrendiğini söylüyor: “Pek çok kişi çizgi romanların çocuklar için zararlı olduğunu söyler. Halbuki bana göre çizgi romanlar son derece yararlı. Daima iyiler kazanır, kötüler kaybeder. Çizgi romanlarda kan yoktur. Cinsellik içermez. Çocukların hayal dünyalarını geliştirir. Hatta ben felsefemin temelini bu çizgi romanlar sayesinde attım. Onlara sevgim hiç bitmedi. Duruşma aralarında veya okuldaki teneffüslerde hep çizgi roman okuyarak vakit geçirdim. Bu konuda çevremden çok eleştiri aldım. ‘Koca adam oldun hala Zagor ve Teksas mı okuyorsun’ diyenlere sıkça rastlıyorum. Ama o çizgi romanların, tiryakileri için ne kadar önemli olduklarını ikinci el kitap satanlar ve sahaflar iyi bilir. Çünkü buralarda kitap ararken birçok holding sahibi, genel müdür veya iyi mevkideki insanla tanıştım, dostlar edindim”.
Çizgi romanların çoğunun artık çıkmadığını ama koleksiyon değeri taşıyan eski sayılarının bulunmasının önemli olduğunu anlatan Kocasakal, yüzlerce çizgi roman için bugüne dek çok para harcamış ve onları satmayı kesinlikle düşünmüyor.
BARO BAŞKANLIĞINA DA ADAYAvukat Doç. Dr. Ümit Kocasakal bugün ve yarın (6-7 Kasım) yapılacak İstanbul Barosu Genel Kurulu’nda ‘Önce İlke Çağdaş Avukatlar Grubu’ lideri olarak baro başkanlığına aday. Neden aday olduğunu da özetliyor: “Yenilikçiliğin önderliğine en çok ihtiyaç duyulan bu dönemde, avukatlığı koruyup kollayacak, insanlığın gericiliğe karşı tarihsel itirazını dile getirecek, aklın ve bilimin ışığında tasarlanmış bir eylemlilik gerekiyor. Bu eylemlilik biz avukatların görmezlikten gelemeyeceğimiz bir görev. Amacımız ilkemize, ülkemize ve cübbemize sahip çıkmak, bu anlayışı baroya hakim kılarak avukatların gücünü harekete geçirmek”.