Güncelleme Tarihi:
İşte Kılıçdaroğlu'nun sözlerinden satır başları:
"İkinci teşekkürüm arkadaşlarıma. Sonuna kadar beklemelerini, ondan sonra evlerine gidip uyumalarını istiyorum.
Ortaya çıkan tablo CHP’nin sorumluluğunu çok daha ileriye taşımıştır. Bunun bilincindeyiz. Biz bu ülkede güçlü bir demokrasinin, sağlıklı bir demokrasinin iyi işleyen kurallar olmasını arzu ediyoruz.
OLAĞANÜSTÜ KOŞULLARDA GİDİLDİ
Bir başka önemli gerçek, Türkiye bu seçimlere olağanüstü koşullarda gitmiştir. 7 Haziran 1 Kasım arası olağanüstü koşullar olmuştur. Gelişmeler, olaylar yaşanmıştır. 400’e yakın insan hayatını kaybetmiştir bu süre içinde. Bunun da çok iyi değerlendirilmesi gerekiyor. Terör can ve mal güvenliği her şeyin önüne geçmiştir.
7 Haziran’da nasıl milli iradeye saygılı olduysak, 1 Kasım’daki tabloya aynen saygılıyız. Hiçbir yurttaşımın bundan en ufak endişe duymamasını istiyorum. CHP seçim öncesi yaptığı çalışmalarda ortaya koyduğu tablodan ötürü hiçbir vatandaşımızdan olumsuz bir tepki almamıştır. “şunu yanlış yaptınız” diye hiçbir yurttaşımız olumsuz bir tepki göstermemiştir. Bu şu anlama geliyor, CHP’de yaşanan değişim olumludur, ve devam edecektir.
Ortaya çıkan tabloda asıl değerlendirmemiz gereken nokta şu. Güç ve hukuk. Bu iki kavramın özenle korunması gerekiyor.
İktidarda olanlar gücü, toplumun vicdanı da hukuku temsil eder. Güç hukukun üstüne çıkarsa toplumda baskıya dönüşür. Bu baskıya dönüşür. Bu demokrasimizi zedeler. Bütün iktidarları hukukun üstünlüğü kavramına özen göstermesi gerekiyor. Eğer demokrasimizi geliştireceksek, kadın erkek eşitliğini sağlayacaksak gücün zehirlenmemesi lazım. Bütün bunları dikkatle izleyeceğimizi bütün vatandaşlarımızın bilmesi gerekir. Sorumluluğumuzun ağırlığı da buradan kaynaklanıyor. Hiç kimse kendisini hukukun üstünde görmemli. Her yurttaşın can ve mal güvenliği sağlanmalı. Gücün baskıya dönüşmesi son derece tehlikelidir. Bugüne kadar hep mazlumun yanında olduk. Bundan sonra da mazlumun yanında olmaya aynen devam edeceğiz. Çünkü hukuku korumanın temel yollarından biri mazlumun yanında olmaktır.
Türkiye’nin geleceği açısından hiç kimse endişe duymasın ve kaygılanmasın. Bu ülkeye demokrasiyi getiren parti CHP’dir. Demokrasiyi güçlendirecek olan parti de CHP’dir. Gücün hukukla dengelenmesi gerektiğini söyleyen de CHP’dir. Hiçbir gücün hukukun üstünde olmadığını söyleyen de CHP’dir. Biz bütün bu sorumluklar içinde görevimizi yapmaya çalışacağız.
Bütün yurttaşlarımın kaygı duymaması, iktidarın uygulamalarını izlemek, gerekli muhalefeti yapmak bizim temel görevimiz olmaya devam edecektir. Hepinize teşekkür ediyorum.
SORU CEVAP
Vatandaşın verdiği bir mesaj var. Tüm muhalefete mi verildi? İstifayı düşündünüz mü?
Son sorudan başlayayım. CHP’yi diğer partilere benzetmeyin. AZ önce de söyledim. Demokrasiyi bu ülkeye getiren bir partiyiz. Bizim zaten kurultay sürecimiz devam ediyor. Kurallar neyi gerektirirse o kurallar aynen çalışır. Bizim oyumuz arttı ama biz kendimizi başarılı görmüyoruz. Milletvekili sayımız arttı diye kendimizi başarılı görmüyoruz. Başarının ölçüsü iktidar olmaktır. Bunu yetkili kurullarımız zaten değerlendirecektir.
Vatandaşın mesajı… Konuşmamda söyledim. Olağan bir süreçte seçime gitmedik. Ekonomideki olumsuzluklar hiçbir zaman düşünülmedi. Sadece Ankara’daki patlamada 102 vatandaşımız hayatını kaybetti. 7 Haziran’dan bugüne 400’e yakın insanımız oldu. böyle bir ortamda Türkiye seçime gitti. Olağanüstü bir ortamda seçime gittik böyle bir tablo çıktı ortaya.
MHP'deki oy düşüşü?
Ben diğer partilerdeki düşüşe hiç değinmeyeyim. O bizden çok ilgili partilerin kendi alanına girer. Kendi aralarında tartışırlar ve değerlendirirler.
Sonuçlara baktığınız zaman merkez sağdan CHP’ye oy gelmediği gibi yorumlar yapılıyor. Oy skalası 25-26 mı?
Önümüzdeki süreçte bunu göreceğiz. Bizim hazırladığımız iki seçim bildirgesi toplumda genel kabul gördü. keşke olağanüstü bir süreç yaşamasaydık, o zaman CHP’ye oyun gelip gelmediğini çok daha rahat değerlendirebilirdik."