Güncelleme Tarihi:
İşte Kılıçdaroğlu'nun açıklamalarından satırbaşları;
"Davete gitmeden önce MYK’da görüştük. Cumhuriyet tarihinin en büyük trajedilerinden biriyle karşı karşıyayız. Bu kadar acı bir olay karşısında hepimizin vicdani kanaatlerini dile getirme hakkı var. İnsanlar bunun için suçlanmamalılar. Bu kadar ağır bir olayı yaşayan hiçbir insan bunu sindiremez.
Anayasamıza göre insanlar önceden izin alarak toplantı ve gösteri yapabilirler. Buna bakalım. İzin alınmış. Bir taşkınlık yok. Bu insanların can ve mal güvenliğini korumak hükümetin temel görevidir. Ama 95 yurttaşımız hayatını kaybetti. Üç sayın bakanın TV ekranındaki açıklamalarına şahit olduk. Bir gazeteci arkadaşımızın sorusu üzerine İçişleri Bakanı güvenlik açığının olmadığını, önlemlerin alındığını ama önlemlerin Kızılay'da alındığını, toplantı yerinde alınmadığını itiraf etti.
İKİ BAKAN GİTMELİ
Sayın Davutoğlu'na bu İçişleri Bakanı'nın istifa etmesi gerektiğini söyledim. Suudi Arabistan'da bile kral bu tür olaylarda belli kararları alırken, biz bu olayda kimi sorumlu olarak alacağız karşımıza? Bu işin siyasi sorumlusu kim? Sayın Bakan görevinden ayrılmıyorsa azledilmesi gerektiğini ifade ettim.
Adalet Bakanı'nın görüntüsü tam bir ibretlik. Toplum ağır bir travma yaşıyor, Adalet Bakanı gülümsüyor. Adalet Bakanı o koltukta oturamaz. Sayın Davutoğlu'na ilettiğimde kendisi olayın raporunu beklediğini, ona göre karar verileceğini söyledi.
Ama bu iki bakan rapor beklenmeden görevden alınmalılar. Bu yapılmadığı taktirde, bu olay daha çok su kaldırır.
Türkiye'nin acil olarak Ortadoğu batağından çıkması gerektiğini söyledim.
Digitürk'ün 7 kanalı yayından çıkarması konusunda, böyle bir karar alınamayacağını söyledim. Bir savcının keyfi üzerine karar alınamaz.
RİZE'DE YAPILAN MİTİNG
Bir mafya babasının Rize'de yaptığı miting. Kendisine söyledim; hukuk devletiyiz, demokrasiyi savunuyoruz. Ama bir mafya babası çıkmış miting yapıyor, oluk oluk kan akacak diyor. Bir Cumhuriyet Savcısı da çıkıp bir şey yapmıyor. Acaba Cumhuriyet savcıları onun emrinde mi?
SELAHATTİN DEMİRTAŞ KENARDA BIRAKILMAMALI
Sayın Selahattin Demirtaş'ın da kenarda bırakılmaması gerektiğini söyledim. Başbakan'ın bütün siyasi partilere eşit mesafede durması gerektiğini kendilerine ifade ettim.
Şu endişemi de ilettim. Siyaset sistemi çözüm üretemez noktaya geliyor. Böyle bir algı oluşuyor. Ve bu algı çok tehlikeli bir algıdır. Ülkede bir sorun veya yanlışlık varsa bunu çözecek olan siyasettir. Siyasetin çözüm üretemediği yönündeki algı, Türkiye'yi başka şeylere sürükleyebilir.
Bütün bu olanlara rağmen kimse umudunu yitirmesin. CHP olduğu sürece hiç kimse Türkiye'nin geleceğinden endişe etmesin. Her olayın üstüne gidiyoruz. Bütün sorunlara kavga etmeden, olgunlukla eğiliyoruz."