KCK tutuklusunun bilgisayarında çok gizli belge

Güncelleme Tarihi:

KCK tutuklusunun bilgisayarında çok gizli belge
Oluşturulma Tarihi: Kasım 02, 2010 14:12

DİYARBAKIR’da terör örgütü PKK’nın gizli şehir yapılanması Kürdistan Topluluklar Birliği Türkiye Meclisi’nin (KCK/TM) ana davasında, sanıklardan Heval Erdemli’nin bilgisayarında bir çok kamu kurumunda bile bulunmayan, gizlilik esaslarına göre saklanması gereken ‘Türkiye Cumhuriyeti İç Güvenlik Strateji’ belgesinin bulunduğunu ortaya çıktı. Aralarında BDP Genel Başkan Yardımcısı Gültan Kışanak’ın da bulunduğu kadınlar ise sanıklara destek vermek için yürüdü.

Haberin Devamı

KCK/TM ana davasında aralarında BDP’li belediye başkanlarının da bulunduğu 104’ü tutuklu 152 sanığın yargılanmasına Diyarbakır adliyesi içinde özel salonda devam edildi. Her gün olduğu gibi sanıklar yine sıkı güvenlik önlemleri altında adliye binasına getirildi. Duruşmayı izleyecek olan aralarında avukat, gazeteci ve sanık yakınları üst aramasından sonra adliye binasına alındı. Polis, aldığı sıkı güvenlik önlemlerini bugün de sürdürdü.


6’ıncı Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmada, 95’i tutuklu 97 sanık hazır bulundu. Duruşmayı BDP Genel Başkan Yardımıcısı Gültan Kışanak, BDP’li milletvekilleri Emine Ayna, Bengi Yıldız, Şerafettin Halis ve DEP eski milletvekili Leyla Zana ile sanatçı İlkay Akkaya ve sanık yakınları izledi.


Duruşma sanık ve avukatların yoklamasıyla başladı. Sanıklar bugün de Mahkeme Başkanı Menderes Yılmaz’a Kürtçe “buradayım” cevabını verdi.

Haberin Devamı


2 MİLYON DOLARA ANLAŞTILAR

Cumhuriyet Savcısı İsmail Aksoy, iddianameyi okumayı sürdürdü. Sanıklardan Bağlar eski Belediye Başkan Yardımcısı Hacı Erdemli ile ilgili suçlamalarını okunduğu iddianamede, “Şüphelinin KCK/TM yapısının mali alanından sorumlu olan Salih Akdoğan ile belediyenin 10 yıllık akaryakıt alımı sözleşmesine karşılık 2 milyon dolar değerinde hisse edinilmesiyle ilgili görüşme yaptığı anlaşılmıştır” denildi.


BİLGİSAYARINDAN ÇOK GİZLİ BELGE ÇIKTI


Batman Belediyesi’nde Kültür Müdürü olduğu sırada tutuklanan ve KCK/TM yöneticileri arasında gösterilen sanıklardan Heval Erdemli’nin bilgisayarında devlete ait gizlilik derecesi yüksek belgenin bulunduğu ortaya çıktı. İddianamede, Erdemli ile ilgili bölümde, “Sanığa ait bilgisayarda yapılan incelemede ‘Türkiye Cumhuriyeti İç Güvenlik Stratejisi isimli dağıtım ve kullanım esaslarında gizlilik esaslarına uygun olarak muhafaza edilmesi gerektiği, yetkisiz kişilerin eline geçmesini engelleyici tedbirler alınacaktır’ şeklinde uyarı bulunan, gizlilik derecesi bulunan belge olduğu tespit edilmiştir” denildi.


BELEDİYE BAŞKANINA KANDİL’DEN TELEFON


Diyarbakır’ın Dicle İlçesi eski Belediye Başkanı Abdullah Akengin’in gençlere ‘kamp’ adı altında eğitim verdiğini iddia edilen iddianamede, sanığın özel işlerinde dahi KCK/TM yöneticilerinden izin istediğini, AB fonlarından mezbahane yapılması için gönderilen 9 bin 150 Euro’nun KCK/TM’ye aktardığı öne sürüldü. KCK/TM yöneticileri ile yaptığı görüşmelerde, işçi alımları ile ilgili sitem ettiği belirtilerek, Akengin’in, “Belediyeden ne zaman bir iki kişinin yerini değiştirmeye çalışsak Kandil’den birileri arıyor” dediği kaydedildi.

Haberin Devamı


DEMİRBAŞ, ‘KANDİL’E GİDEN KADINA YARDIM ETTİ’ İDDİASI

Tutuksuz yargılanan Sur Belediye Başkanı Abdullah Demirbaş’ın da, kamusal alanda örgütsel faaliyetler yürüttüğü kaydedildi. PKK lehine Avrupa ülkelerinde kamuoyu oluşturmaya çalıştığı belirtilen iddianamede, Demirbaş’ın, Kandil’deki örgüt kamplarına giderken peşmergelerle sorun yaşayan bir kadına yardımcı olduğu ileri sürüldü. Demirbaş’ın ayrıca, Roj TV davasında aldığı 1800 TL cezayı KCK/TM’nin karşıladığı ileri sürüldü.

İddianamenin sanıklardan DEP eski Milletvekili Hatip Dicle ile ilgili bölümünde ise, Dicle’nin, KCK/TM yapısı içinde Ekoloji ve Yerel Yönetimler biriminde görev aldığı anlatıldı. Öcalan’ın talimatları doğrultusunda hareket ettiği belirtilen iddianamede, Öcalan’ın avukat görüşme notlarında Dicle ile ilgili söyledikleri delil olarak gösterildi.

Haberin Devamı


HATİP DİCLE BDP GENEL BAŞKANLIĞI'NI KABUL ETMEDİ


Öcalan’ın, Hatip Dicle’yi Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanlığı için, KCK/TM’nin sorumlusu Sabri Ok’un ise, BDP Genel Başkanlığı için önerdiğine yer verilen iddianamede, Dicle’nin Sabri Ok’un yakın dostlarının araya girmesine rağmen teklifleri kabul etmediği öne sürüldü.

KADINLAR YÜRÜDÜ

KCK/TM davasının sürdüğü sırada aralarında BDP Genel Başkan Yardımcısı Gültan Kışanak, Mardin Milletvekili Emine Ayna’nın da bulunduğu yaklaşık 1000 kadın Dağkapı Meydanı’ndan adliye önüne yürüyüş düzenledi. Diyarbakır’daki kadın sivil toplum örgütlerinin sanıklara destek vermek için düzenlediği yürüyüşe bazı erkeklerin de katıldığı görüldü.

KADIN YÖNETİME GİRMEDEN DEMOKRASİ OLMAZ

BDP Genel Başkan Yardımcısı Gültan Kışanak, Büyükşehir Belediyesi önünde parti otobüsünden yürüyüşe katılanlara seslendi. Kışanak tutuklu arkadaşlarının halka hizmet ettikleri için yargılandıklarını söyleyerek, şöyle dedi:

“Biz kadınların, kadının da eşit, özgür yurttaşlık hakları olduğunu biliyoruz. Bu haklarımızı almak için uzun süreli bir mücadele yoluna çıktık. Bu mücadele sürecinde kadınlar da çok büyük bedeller ödediler. Bugün de kadın arkadaşlarımız, içeride tutsaklar ve kadınların özgürlük mücadelesine emek verdikleri için yargılanıyorlar. Bütün kadın arkadaşlarımıza buradan sevgilerimizi yolluyor. Onları en kısa zaman da aramızda görmek istiyoruz. Bu davanın iki ana ekseni var. Bir kadın özgürlüğü. ikincisi de bu halkın kendi öz iradesini açığa çıkarmak istediği yerel yönetimlerdir. Bu ikisi olmadan demokrasi olmaz, bir halk kendini yönetecek insanlara kavuşmadan demokrasi olmaz. Bir halk yerel yönetimlerde katılımcı demokrasi işletecek mekanizmaya sahip olmadan demokrasi olmaz. Yine insanlığın yarısını oluşturan kadınlar bu toplumun özgür ve eşit yurttaşlar haline gelmeden demokrasiden söz etmek mümkün değildir. Biz kadınlar kendi irademizi, kendi örgütlü gücümüzü demokrasi mücadelesinin bir parçası olarak görüyoruz. Kadını yönetime katmadan, söz ve irade sahibi yapmadan, kadını ön kademede ve mekanizmanın içinde görmeden, iradesini kabul etmeden demokrasiden bahsetmek mümkün değil. Bugün içeride yargılanan arkadaşlarımız şahsında demokrasi özgürlük ve eşitlik talebidir. Bugün tutsak edilmek istenen bu değerlerdir. Biz bunu kabul etmiyoruz sonuna kadar mücadele edeceğiz.”

BU ZİHNİYET TERÖRİZMDİR

Kışanak, demokrasiden, özgürlük ve eşitlikten, kadın iradesini güçlü kılmaktan bir an olsun geri durmayacaklarını belirterek, şöyle dedi:

“Bizlerin mücadelesinde arkadaşlarımız en kısa zaman da bizimle birlikte bu meydanlarda olacaklar. Mücadele kervanına güçlerini katarak görüşlerini söyleyecekler. Siz kadınlar aslında bunu çok iyi biliyorsunuz. Bugün mücadelemizde kadın arkadaşlarımız, yüzde 40 kadın cinsiyet kotasını savundukları için terör örgütüne üye olmakla suçlanıyorlar. Bir irade ki, kadınları yönetime katmak istiyorsa, bir anlayış ki kadınlara eşit temsil hakkı yaratmak istiyorsa, kim bunu terörist ilan edebilir? Ancak gerçek anlamda kendi zihniyeti otoriter terörist olanlar bunu yapabilir. Yine kadın arkadaşlarımızın yargılandığı bir başka konu kadına yönelik şiddet ile ilgili yürüttükleri mücadeledir. Kadın arkadaşlarımızın yerel yönetimlere daha etkin katılabilmeleri, kentlerin kadınlara daha duyarlı bir şekilde yönetmeleri için yürüttükleri çalışmalarda bu dava kapsamında suç sayılıyor. Arkadaşlarımız kadın ve yerel yönetim konferansı yaptıkları, bunun kitabını çıkarttıkları, bu kentte kadınlarda yaşıyor, yerel yönetimler kadınlara da hizmet üretmelidir dedikleri için kadınlar yargılanıyor. İşte bu zihniyetin kendisi terörizmidir.”

 

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!