Güncelleme Tarihi:
Sanıklardan kapatılan DTP’nin Genel Başkan Yardımcısı Kamuran Yüksek ile ilgili bölümlerin okunduğu iddianamede, Deniz Baykal’ın Diyarbakırı ziyaret etmek istediği ve KCK/TM yöneticilerinden izin aldığı yönündeki iddialar okundu.
Yüksek’in, Sabri Ok ile yaptığı bir görüşmede, DTP’li milletvekillerinin Meclis'te Kürtçe konuşmaları yönünde bir plan hazırladığını, devletin Kürtçe konuşma karşısında tavrının yumuşak olması halinde, Kürtçe’nin meşrulaşacağı yönündeki beyanların yer aldığı iddianamede, aksi yönde tavır takınırsa Güneydoğu’da halk ile devleti karşı karşıya getirerek, “İlk kavgayı Meclis'te başlatacağız” dediği belirtildi.
BAYDEMİR'İ YARGILAYAN
Sanıklardan Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Baydemir’i sözde ‘savcı’ olarak örgüt mahkemesinde yargılayanlar arasında ismi geçen Nadir Yıldırım’ın KCK/TM’nin sözcüleri arasında yer aldığı belirtildi. Bir çok kişiyi örgütün dağ kadrosuna kazandırdığı kaydedilen iddianamede, Yıldırım’ın Murat Karayılan’a karşı sorumlu olduğu bildirildi.
Yine KCK/TM sözcüleri arasında gösterilen ve Yunanistan’a kaçmak isterken yakalanan Mehmet Taş’ın ise, belediye başkanlarını sorguladığı, acil durumlarda alınması gereken kararlar üzerine Abdullah Öcalan’a avukatları aracılığıyla danıştığı belirtildi.
BDP’nin Ekoloji ve Yerel Yönetimler Komisyonun’da görevli sanıklardan Kemal Aktaş’ın da, Öcalan talimatı ile kurulan komisyonda görev aldığı yazılan iddianamede, örgüte bağış adı altında Diyarbakır’daki hastahane sahiplerinden para istediği, vermeyenleri ise tehdit ettiği ileri sürüldü. Belediye başkanlarına örgüt yeminini ettiren kişi olarak iddianamede ismi geçen Aktaş’ın, belediye başkanlarından da zorla para topladığı kaydedildi.
Duruşma sonunda söz alan sanık avukatlarından Sedat Yurtdaş, demokrasi hukuk ve insan haklarına alanında Türkiye'nin attığı adımlara rağmen hiçbir şeyin değişmediğini söyledi. Sanıklardan Hatip Dicle ile birlikte DEP davasında yargılandıkları 2 Mart 1992 yılından beri bir şeylerin değişmediğini bu davada şahit olduklarını savunan Yurtdaş, “İddianame bir bilgi yığını. İddianame daha avukatlara ulaşmadan basına servis edildi. Anayasayı ihlal edildi. İddianame devam eden Ergenekon davasına özenle zamana yayılmış durumda. Bizlerin yargılanıp hapis yattığımız dava gibi bu dava da AHİM'e aykırı. Sizler Diyarbakır'da hakimler var dedirtecek şekilde hukuku uygulayın. Bugün iddianamede geçen Ekolojik ve Yerel Yönetimler'in aynısı AK Parti'nin Yerel Akademisi var. Sanıkların tutukluluk halinin kaldırılmasını talep ediyorum” dedi.
Mahkeme heyeti, sanıkların tutukluluk halinin görülmesine yer olmadığını, bekleme salonu ve araç sıkıntısını Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığa bildirilmesine karar vererek duruşmayı yarına erteledi.